30 Nisan 2014 Çarşamba

TRT Avaz yeni yayın dönemine hazır


TRT AVAZ Koordinatörü Yüksel Değercan, “Türkiye bir hayal ülkesi, Türkiye’nin de bu ülkelere yönelik kanalının hayal gibi bir kanal olması gerekiyordu. İşe böyle başladık. Hayal ülkenin, hayal kanalı düşüncesiyle yola koyulduk ve TRT AVAZ’da hızlı bir değişim başlattık” dedi.TRT AVAZ yeni yayın dönemiyle birlikte 27 ülkeyi ve 12 Özerk ülkeyi kapsayan yayın hayatına birçok yeniliği de beraberinde getirecek. TRT AVAZ Koordinatörü Değercan, TRT AVAZ logosunu değiştirerek başladıkları yeniliğe yeni programlar ve yeni yüzlerle devam edeceklerini belirterek, şunları söyledi:



“TRT AVAZ, Türk dünyasının ortak sesi olmak amacıyla 5yıl önce kuruldu. Kendisini yenilemesi gerekiyordu. Bu çerçeve de bir takım adımlar atılması gerekiyordu. TRT AVAZ, coğrafyası 27 ülkeyi ve 12 özerk ülkeyi kapsıyor. Bu cumhuriyetler de, bu ülkelerde Türkiye çok yakından takip ediliyor. İlgi ile izleniyor. Hatta bazı ülkeler için bir hayal ülkesi. Bizde bunun farkındaydık. Madem Türkiye bir hayal ülkesi, Türkiye’nin de bu ülkelere yönelik kanalının hayal gibi bir kanal olması gerekiyordu. İşe böyle başladık. Hayal ülkenin, hayal kanalı düşüncesiyle yola koyulduk ve TRT AVAZ’da hızlı bir değişim başlattık. Logo, yayın içerikleri, programlar, ekran yüzleri, her şeyimizi değiştirdik. Bu değişikler ekrana yansımaya başladı.”



Ortak coğrafyanın, ortak sesi olmayı amaçladıklarını ifade eden Değercan, “Türk dünyasının ortak değerlerini, Türk dünyasına duyurmak, onların değerlerini de Türkiye’ye anlatmak istedik. Türkiye’nin değişimini, büyümesini, gelişmesini anlatmak istedik. Bunların hepsini yavaş yavaş programlarımızla ve ekran yüzlerimizle bu değişimi hissettirmeye başladığımızı düşünüyorum. Bir televizyon kanalında ne olması gerekiyorsa aynısını düşündük. Türk dünyası bir ailedir dedik ve buradan yola çıktık. Türk dünyasının aile kanalı olmasına karar verdik” dedi.



Türkçe dil esaslı olarak 8 dilde alt yazıyla desteklenerek haberleri ve programları vermeyi hedeflediklerini söyleyen Değercan, şunları aktardı:“12 dilde yayın yapıyorduk ama bunun çok da gerekli olmadığını düşündük. 12 dilde yayın yaptığınız anda insanlar yarım saat, haftalık bir saat benim dilimde yayın yapıyor diye bu kanalı kimse izlemez diye düşündük. Türkçe esaslı bir yayın politikası çizdik. Bütün yayınlarımız Türkçe esaslı olacak ve 8 dilde de alt yazıyla da haberlerimizi, programlarımızı vermeye çalışacağız.



Biz bu ülkelere Türk kökenli ülkeler olarak bakıyoruz ve Türkçeyi de ortak değer olarak ortaya çıkarıyoruz. Türkçe esaslı olsun ama yine de insanlar anlasın diye 8 dilde de alt yazıyla desteklemek istiyoruz. Bu olduğu zaman Türkçe’nin biraz daha yaygınlaşmasını ve birbirimizi daha iyi anlamamızı sağlayacağımızı düşünüyoruz. Hatta yönetimin de kararıyla, Rusça ortak dil sayılabilecek büyüklükte konuşuluyor. Bazı ülkelerde iletişim dili neredeyse yüzde 95 oranında Rusça o nedenle bu dili de koymak istedik. Bu coğrafyada Müslüman ve Türk kökenli çok sayıda ülke var. Biz bunlara da ulaşmayı istiyoruz. Bu nedenle Rusçayı da alt yazı dillerinden biri haline getirdik.”



Haber programların sayısı artırılarak Türkiye’de ve Türk dünyasındaki gelişmeleri aktarmayı hedeflediklerini belirten Değercan, şunları söyledi:

“Yeni programlar ortaya koyduk. Örneğin; haber program sayısı oldukça azdı. Bunları sayısını artırdık. Günlük yayınlar başladık. Avrasya Raporu diye bir programımız var. Haftanın beş günü bütün Türk dünyasına bağlanıp, Türk dünyasının nabzını tutup ve Türkiye’deki geliştirmeleri aktarmak amacıyla oradaki ülkelerle canlı bağlantılar kuruyoruz ve o ülkelerin gündemini Türkiye’ye, Türkiye’nin gündemini de oralara taşıyoruz. 50 dakika diye haber programı başladı. Bununla da birçok kitleye ulaştığımızı düşünüyorum. Planladığımız birkaç tane daha haber programlarımız var. Haber programlarımızın tamamını elden geçirdik. Eksiklikler vardı. Bazı programların devamlılığının sağlanmasını istedik. Bunları da elden geçirdik. Kendi çizdiğimiz çerçeve kapsamında yeniden değerlendirdik.”



TRT AVAZ izlenme oranında yüzde 444 artığını ifade eden Değercan, “Ekran büyük değişiklikler fark ediliyor. Yayın kalitesi arttı. Ekran yüzlerimiz tamamen değişti. Program içeriklerimiz daha anlamlı ve daha güçlü mesajlar vermeye başladı. Bunun sonucunda da Facebook da 10 bin olan haftalık gönderi erişim sayımız 5 milyon 100 bine çıktı. Bu son derece önemli bir rakamdı. Beğeni sayımız 66 bin civarında oldu. Bunlar önemli göstergelerdi. Geçen ay izlenme oranlarımız da son derece arttı. Bir ay önceki ayda yüzde 444 oranında izlenme oranlarımızın arttığı tespit edildi. İyi yolda olduğumuzu düşünüyoruz. Özellikle Azerbaycan’da çok fazla izleyicimiz var. Yine Kırgızistan, Kazakistan’dan dünyanın dört bir tarafından izleyicilerimiz bize sosyal medya aracılığı ile ulaşıyor” diye konuştu.



Türk dünyası, ortak değerleri ortaya çıkarılmayı hedeflediklerini ifade eden Değercan, şunları söyledi:“Öyle programlarla geleceğiz ki ortak değerimizi bulacağız. Daha çok gençleri hedefliyoruz. Onların ilgisini çekecek programlar getirmeye çalışıyoruz. Baktığınızda bütün televizyon programları klasik hale geldi. Müzik, tartışma, haber kanallarında ya da eğlence programları ama TRT AVAZ farklı. Çünkü o kadar renkli ki Türk dünyası, ortak değerlerimizin ortaya çıkarılmasına çaba harcayan kanal olduğu için geçekten farklı kültürleri tanıtma imkanı buluyoruz. Bu da renkliliği getiriyor. TRT AVAZ, Türk kültürünü, ortak kültürümüzü ortaya çıkarıyor ve evet biz biriz mesajı vermeye çalışıyor. Bu son derece önemli. Bu tür programların sayısı giderek artacak önümüzdeki dönemlerde ve birbirimizi daha yakından tanımaya çalışacağız. Eylül döneminde TRT AVAZ’ı izleyin farkı göreceksiniz diyorum.”



ÖMER ÇETİN



TRT Avaz yeni yayın dönemine hazır

Muğlaspor moral depoladı


Muğlaspor Kulübü Başkanı Eminer İçten ve çok sayıda yönetim kurulu üyesinin de hazır bulunduğu moral yemeğine Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş de katıldı.

Yönetim kurulu tarafından organize edilen yemeğe katılımı ve takıma katkıları nedeniyle Belediye Başkanı Gümüş ve meclis üyelerine teşekkür eden Muğlaspor Kulübü Başkanı Eminer İçten, “Pazar günü Ortaca ile bir final maçı oynayacağız. Bu önemli maç öncesi düzenlediğimiz yemeğe Belediye Başkanımız Bahattin Gümüş ve meclis üyelerimizin katılımı bizlere güç ve onur verdi. Biz çok iyi biliyoruz ki, Sayın Belediye Başkanımız Gümüş öğrencilik yıllarından itibaren Muğlasporumuza gönül vermiş ve hep desteklemiş. Bundan sonra da başkan olarak her konuda yanımızda olduğunu bilmek bizlere büyük güç veriyor. Kendisine ve değerli meclis üyelerimize söz veriyoruz ki bizler Ortaca maçını kazanacağız. Daha sonra ise sizlerin de desteği ile Muğlaspor’u gelecek yıl hak ettiği profesyonel liglere taşıyacağız” dedi.

Kendisinin koyu bir Muğlaspor taraftarı olduğunu belirten Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, “Bizim gençliğimizde Muğlaspor liglerde fırtına gibi esiyordu. Kulübün tekrar bu başarılı günlere dönmesi için belediye olarak kanunlar çerçevesinde her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Kulübü tekrar hak ettiği noktalara getirmek hepimizin görevi” dedi.

Muğlaspor Teknik Direktörü Egemen Urhan ise, “Sezon boyunca futbolcularım gerek saha içinde gerekse de saha dışında örnek kişilikleri ile mücadele ettiler. Muğlaspor’un başarı için camianın tek bir yürek olması gerekli. Yemeğe katılan Sayın Belediye Başkanımız ve meclis üyelerine çok teşekkür ediyorum” derken, Takım Kaptanı Sinan da yemeğe katılanlara Ortaca maçında galibiyet sözü verdi.



Muğlaspor moral depoladı

Beşiktaş'ta Taksim'e yürümek isteyen göstericilere müdahale


Beşiktaş’ta sabah saatlerinden itibaren toplanan gruplar, Taksim’e yürümek istedi. Polis, göstericileri dağılmaları konusunda uyardı ancak grubun yürüyüş ısrarı sürdü. Bunun üzerine polis, göstericilere tazyikli su ile müdahale etti. Göstericiler de sis bombaları ile polise karşılık verdi. Beşiktaş‘ta müdahale sürüyor.



ABBAS RAMAZANOĞLU – MURAT HOROZ – MUSTAFA BİÇER

İSTANBUL



Beşiktaş'ta Taksim'e yürümek isteyen göstericilere müdahale

İşyerlerine yürüyen vatandaşlar tepkili


Sabah işlerine gitmek için evden çıkan vatandaşlar trafiğe kapanan yollara tepki gösterdi. Vatandaşlar yolların kapalı olmasından dolayı işlerine yürüyerek gitmek zorunda kaldılar. Trafiğe kapanan Karaköy-Beşiktaş istikameti, bölgede işe giden vatandaşlara zor anlar yaşattı. İptal olan toplu taşıma araçlarını kullanamayan İstanbullular, duruma tepki gösterdi. Dolmabahçe Caddesi üzerinde yürüyerek Beşiktaş’a ulaşmaya çalışan vatandaşlar, polisin aldığı geniş güvenlik önlemlerini meraklı gözlerle izlerken, bazı turistler ise durumun şaşkınlığı ile gidecekleri yere ulaşmaya çalıştılar.



KAAN ÜLKER – TAMER YAVUZ



İşyerlerine yürüyen vatandaşlar tepkili

1 Mayıs için işçileri taşıyan otobüs kaza yaptı


Yaralılar ambulanslarla Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine taşındı. Edinilen bilgiye göre, Kocaeli’nden Kayseri’ye 1 Mayıs kutlamaları için gitmekte olan 41 RU 453 plakalı ve sürücüsü henüz tespit edilemeyen otobüs Ankara-Kayseri karayolu üzerinde yağışında etkisi ile sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek takla attı.



Hizmet İş Sendikası Kocaeli temsilcisi İdris Ersoy, kazayı anlatırken, “Ne olduğunu anlamadık Kayseri’ye 1 Mayıs kutlamaları için gidiyorduk” dedi.Yaralılar ambulanslarla Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine taşınırken kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.



ENDERHAN ÖZ



1 Mayıs için işçileri taşıyan otobüs kaza yaptı

Arda Turan: 'Real Madrıd’i yenerek kupayı almak istiyoruz'


UEFA Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Chelsea’yi eleyerek finale yükselen Atletico Madrid’de, milli yıldız Arda Turan maç sonrası yayıncı kuruluşa açıklamada bulundu. Takım arkadaşlarını tebrik eden Arda Turan, “Finale yükselmemiz kupayı kazanınca anlamlı olacak. Bu maç öncesi çok fazla başarı mesajı aldım. Herkese çok teşekkür ediyorum. Ülkemi de en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyorum. Başarılı olabiliyorsam ne mutlu bana. Aileme çok teşekkür ediyorum. Bizim için özel bir gündü. Final çok zor olacak ama bu takım her şeyi başarabilecek güçte. Chelsea ve Mourinho da çok başarılı. Bu maçın ardından hemen lige dönmemiz lazım. Finali de kazanırsak her şey daha anlamlı olacak” dedi.Arda Turan, finalin Madrid derbisi olacağını hatırlatarak, Real Madrid’i yenerek kupayı almak istediklerini belirtti.



Arda Turan: 'Real Madrıd’i yenerek kupayı almak istiyoruz'

Fabrika yandı, işçiler gözyaşlarına boğuldu


Olay, Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Altais isimli fabrikada meydana geldi. Saat 21.30 sıralarında yangını fark eden fabrika bekçisi, durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen Organize Sanayi İtfaiyesi, yangına ilk müdahaleyi yaptı. Ancak yetersiz kalması nedeniyle Adana Büyükşehir Belediye İtfaiyesinden de yardım istedi. Yangın nedeniyle fabrikanın bir kısmı çöktü. Alevlere dört yandan müdahale eden itfaiye ekipleri, uzun uğraşlar sonucunda yangını 2 buçuk saat sonra kontrol altına aldı. 1 Mayıs’ın resmi tatil olması nedeniyle fabrikada kimsenin olmaması olası bir faciayı önledi. Soğutma çalışmaları sırasında fabrikaya gelen kadın işçiler ise birbirlerine sarılarak uzun süre gözyaşı döktü. Bir süre gözyaşları içinde soğutma çalışmalarını izleyen kadın işçileri, erkekler sakinleştirmeye çalıştı.



“TAHMİNİ ZARAR 3 MİLYON LİRA”

Fabrikanın Genel Müdürü Nurettin Şelmeoğlu, tahmini zararlarının 3 milyon lira olduğunu belirterek, “Allahtan yarın tatil olduğu için arkadaşları erken gönderdik. Tek tesellimiz kimseye bir zarar gelmemesi. Ama fabrika kullanılamaz hale geldi, tamamen yandı. Yangının elektrik kontağından çıktığı görünüyor. Bunu söylemek için çok erken, bunu uzman itfaiyeciler belirleyecek” dedi.



Fabrika yandı, işçiler gözyaşlarına boğuldu

Taksim Meydanı araç ve yaya trafiğine kapatıldı


1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı kutlamalarına yasak olan Taksim Meydanı ve çevresi araç ve yaya trafiğine kapatıldı. Taksim meydanı çevresi bariyerlere kapatılırken çevik kuvvet ekipleri TOMA ve akrep tipi zırhlı araçlarla bölgede koğuşlanmaya başladı.



Taksim Meydanı araç ve yaya trafiğine kapatıldı

Sağlık Bakanlığı’ndan ‘MERS’ açıklaması


Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “MERS (Middle East Respiratory Syndrome), Eylül 2012’de ilk defa Suudi Arabistan’da ortaya çıkan yeni bir Coronavirüs’ün (MERS-CoV) neden olduğu ağır solunum yolu hastalığıdır. Hastalık bu güne kadar Suudi Arabistan başta olmak üzere çoğunlukla Körfez ülkelerinde görülmekle birlikte, bu ülkelerde bulunma veya bu ülkelere seyahatle ilişkili İngiltere, Almanya gibi ülkeler de dahil 17 ülkede tanımlanmıştır. Bakanlığımız, Dünya Sağlık Örgütü’nün de yaklaşımı doğrultusunda hastalığın takibi ile ilgili bir Bilim Kurulu oluşturmuş ve gelişmeleri yakından takip etmektedir” denildi.



Açıklamada, “Yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek ve alınacak tedbirleri kararlaştırmak üzere Bilim Kurulumuz 30 Nisan 2014 tarihinde bir toplantı gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda alınan kararlara göre;

- Suudi Arabistan başta olmak üzere hastalığın görüldüğü Körfez ülkelerine gidecek vatandaşlara, din görevlilerine ve sağlık personeline yönelik MERS-CoV hakkında bilgilendirme çalışmaları yapılması,

- Hac vazifesi için Suudi Arabistan’da bulunan ve Suud hastanelerinde tedavi gören Türk hastalara ait bilgilerin ivedilikle Sağlık Bakanlığı’na gönderilmesi,

- Suudi Arabistan’daki vaka sayılarının artmasına bağlı olası salgın durumu göz önünde bulundurularak Diyanet İşleri Başkanlığı’nın umre ve hac dönemlerinde görevlendirdiği sağlık personeli sayısının ve niteliğinin arttırılması,

- Körfez ülkelerine gidecek vatandaşlarımızın hayvanlarla temas etmemesi, çiğ süt ve hayvansal ürünler tüketmemesi, çiğ tüketilecek sebze ve meyvelerin iyice yıkanarak tüketmesi, el ve kişisel hijyen kurallarına dikkat etmesi ve kalabalık alanlarda maske kullanması hususunda bilgilendirilmesi,

- MERS-CoV kesin tanısı konan vakalar ile aynı uçakta seyahat etmiş olan yolculardan iki ön, iki arka, iki yan koltuktaki tahmini temaslı yolcuların bilgilerine ulaşılması ve bu kişilerin temastan iki hafta sonrasına kadar takip edilmesi kararları alınmıştır” ifadelerine yer verildi.

Bugün itibariyle Türkiye’de belirlenmiş bir vaka olmadığı belirtilen açıklamada şu bilgiler verildi:

“Mekke’de tedavisi devam eden 65 yaşındaki vatandaşımızın rahatsızlığının kaynağının MERS-CoV olduğu doğrulanmış olmakla beraber genel sağlık durumunun iyi olduğu bildirilmiştir. DSÖ’nün ülkeler arası giriş noktaları için ek önlemler alması veya seyahat/ticaret kısıtlaması söz konusu değildir. Suudi Arabistan’a gideceklerin Sağlık Bakanlığı’nın uyarılarını dikkate alarak seyahat etmesinde sakınca yoktur.”



ONUR EMRE DURAK



Sağlık Bakanlığı’ndan ‘MERS’ açıklaması

Atletico Madrid finalde


Milli futbolcu Arda Turan’ın da formasını giydiği Atletico Madrid, UEFA Şampiyonlar Ligi yarı finalinde 0-0′ın rövanşında Chelsea ile karşılaştı. Stamford Bridge’de Jose Mourinho’nun çalıştırdığı Chelsea’yi 3-1 mağlup eden Madrid, finalde Real Madrid’in rakibi oldu. Büyük heyecana sahne olan mücadelede Chelsea 36. dakikada Fernando Torres’in golü ile 1-0 öne geçti. 44. dakikada Adrian Lopez’in golüyle skoru 1-1′e getiren Atletico Madrid, 60. dakikada Diego Costa’nın penaltı golüyle 2-1 öne geçti. Karşılaşmanın 72. dakikasında sahneye çıkan milli yıldız Arda Turan takımını rahatlatan golü attı. Sahadan 3-1 galibiyetle ayrılan Atletico Madrid, tarihinde ilk kez UEFA Şampiyonlar Ligi’nde finale yükseldi.



FİNAL 24 MAYIS’TA

2013-2014 UEFA Şampiyonlar Ligi’nin finali 24 Mayıs’ta Portekiz’in başkenti Lizbon’da bulunan 65 bin 647 koltuk kapasiteli Estadio da Luz Stadyumu’nda, Real Madrid ile Atletico Madrid arasında oynanacak. İki İspanyol ekibin final mücadelesi sonrası, 2013-2014 UEFA Şampiyonlar Ligi Kupası İspanya’ya gidecek.



SABRİ KALKAR



Atletico Madrid finalde

Kurtulmuş: 'Hesap yaparken milleti unuttular'


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Seçimler öncesinde Türkiye’yi olağanüstü bir döneme sokmak isteyenler milleti unuttular. Başbakanımız Cumhurbaşkanı olmak isterse güle oynaya Türkiye’nin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olacağını ümit ediyoruz” dedi.



Aylık güncel meselelerin analiz edildiği Haliç Forumu’nda bu ay “Küresel Sistemle Yüzleşen Türkiye’nin Gelecek Ufku” başlığı konuşuldu. Eyüp Mevlevihanesi’nde gerçekleşen programın oturum başkanlığını gazeteci-yazar Fatih Er yaparken, programa konuşmacı olarak AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş katıldı. Kurtulmuş, “Türkiye’de uzun yıllar insanların inançlarıyla oynandı. 18 sene tanrı uludur diye bir ses, ezandır diye bu millete dinletildi. 2002’lere, 2003’lere kadar kız çocukları başı örtülü oldukları için üniversitelere giremediler. Türkiye’de devlet memuriyetinden binlerce insan başı örtülü olduğu için atıldı. Şimdi çok şükür insanlar üniversitelere rahat bir şekilde girebiliyor. İnsanlar kamu görevlisi olarak ciddi bir şekilde var oluyor” dedi.



“BU MİLLETİ HİÇ KİMSE HESABA KATMADAN ADIM ATAMAYACAK”



Seçimler öncesinde Türkiye’nin olağanüstü bir dönemin içine sokulmak istendiğine değinen Kurtulmuş, “Türkiye’yi Ukrayna’dan bin beter yapmak isteyenler, Türkiye’yi Suriye gibi bir hale getirmek isteyenler hayal kırıklığına uğradılar. Bütün hesapları yaptılar fakat milleti unuttular. Şimdi bundan sonra bu memlekette bu milleti hiç kimse hesaba katmadan adım atamayacak. 30 Mart akşamına kadar AK Parti Türkiye’deki partilerden biriydi. 30 Mart akşamından sonra AK Parti bir siyasi hareket halinde dönmüştür. Kalıcı bir hareket haline dönmüştür. Türkiye’nin bundan sonraki yıllarını inşa edecek bir büyük hareket haline gelmiştir. Bu operasyonu yapanların bu koalisyonlarla millete saldıranların da katkıları vardır. Bu anlamda sağ olsunlar var olsunlar ellerine sağlık” şeklinde konuştu.



Kurtulmuş, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti’nin nasıl bir yol izleyeceği şeklindeki sorulara Kurtulmuş, “Türkiye geçtiğimiz 12 yıldaki en devrimci hareketlerinden birisini Türk sistemi açısından yapmıştır. Artık bundan sonra kapalı kapılar ardında bir takım pazarlıklarla Cumhurbaşkanı adayını belirleyip, sonra parlamentoya gelip indir elini, kaldır elini şekliyle Cumhurbaşkanı seçme devri geride kaldı. Bu millet kendi oylarıyla Cumhurbaşkanı’nı seçecek. Ve bu millet Cumhurbaşkanı’nı seçtiği sürece bu ülkeyle ilişkisi olmayan hiç kimse bu memlekette Cumhurbaşkanı olamayacak. İnşallah 10 Ağustos’taki ilk turda Cumhurbaşkanlığı seçimini Türkiye sonlandıracak. Sayın Başbakanımız Cumhurbaşkanı olmak isterse güle oynaya Türkiye’nin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olacağını ümit ediyoruz” yanıtını verdi.



“1 MAYIS GAZİ, SİVAS OLAYLARININ YAŞANMAMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ”



1 Mayıs ile ilgili bir soru üzerine Kurtulmuş, “Eski Türkiye’nin farklı şekilde toplumsal olaylara nasıl birbirlerine düşman haline getirdiklerini biliyoruz. Biz 1977’de vefat etmiş yurttaşlarımızı rahmetle anıyoruz. Türkiye’de bir daha böyle olayın olmaması, 1 Mayıs, Gazi, Çorum, Sivas olaylarının olmaması için çalışıyoruz. Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs ve bütün gösterilerin engellenmesi ise sadece 1 Mayıs’a yönelik bir şey değildir. Bir güzel kutlamayla, anmayla orada 1 Mayıs’ta vefat edenler bir kez daha anılsın. Ama bunun 1 Mayıs 1977 bahanesiyle siyasal istismara dönüştürülmesine mani olalım. Bunun için işçi kardeşlerim gösteri yapmak istiyorlarsa İstanbul’daki resmi meydanlarda toplantılarını yapabilirler. Biz bunu istiyoruz. İnşallah 1 Mayıs o anlamda problemsiz bir şekilde aşılır” dedi.



Kurtulmuş: 'Hesap yaparken milleti unuttular'

8. Giresun Günleri’nde şehitlere anlamlı vefa


27 Nisan’da Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yaparak müthiş görsel şölen yapan Giresun Federasyonu’nun öncülüğünde ve Giresun Valiliği’nin himayesindeki 8. Giresun Günleri’nin açılışı yarın gerçekleşecek. Feshane’de 3 gün sürecek Giresun Günleri’nde önemli bir kültür hizmeti vermeyi amaçlayan Giresun Federasyonu Giresunlu 1076 şehidin listesinin yer aldığı Giresun kitapçığı ilk kez vatandaşlarla buluşturacak.


Giresun Federasyonu Kültür Komisyonu Başkanı ve Devr-i Alem Belgesel Program yapımcısı İsmail Kahraman tarafından hazırlanan ve Giresun Federasyonu’nun kültür hizmeti olarak yapılan çalışmada Giresun’un ilçe ilçe şehit listesi ilk kez açıklanacak. Giresun’un özetle tanıtan kitapçıkta, Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı kayıtlarına göre başta 93 harbi, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı olmak üzere tüm mücadelelerde şehit düşen 1076 şehidin isimleri yer alıyor.


Turan: Şehitlerimize vefa borcumuz var

Giresun Federasyonu Başkanı Hasan Turan, 8. Giresun Günleri’nde önemli bir kültür hizmetini hemşerilerine sunacaklarını söyledi. Giresunlu 1076 şehidin listesini, federasyonun kültür hizmeti olarak Giresun tanıtım kitapçığı ile ilk kez kamuoyuna açıklamanın heyecan ve gururunu yaşadıklarını ifade eden Başkan Turan, “Federasyonumuzun kültür hizmeti olan çalışmayı Feshane’de hemşerilerimize dağıtacağız. Giresunlu şehitlerimiz için ne yapsak azdır. Onlara olan vefa borcumuzu yerine getirmek için yaptığımız bu çalışma denizde bir damla. Onların isminin hatıra ormanlarında yaşatılması noktasında çalışmalarız var. Aziz şehitlerimiz için ne yapsak azdır. Onları bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum” dedi.



8. Giresun Günleri’nde şehitlere anlamlı vefa

Diploma sevinci kötü bitti


Diplomasını almak üzere sahneye çıkan öğrenci, heyecanını yenemeyip ters takla atmak istedi. Ancak yüksekliği iyi ayarlayamayan heyecanlı genç yüz üstü sahneye çakılıverdi. Yüzlerce seyircinin önünde yere kapaklanan genç büyük mahcubiyet yaşarken sahnedekiler uzun süre ne olduğunu anlamaya çalıştı.



Diploma sevinci kötü bitti

Bitlis’te 7 tutuklama


15 Şubat gösterileri sırasında ilçede çıkan olaylarda güvenlik güçlerine mukavemette bulundukları ve taş atarak iş yerlerinin camını kırdıkları tespit edilen 7 kişi, jandarma ve polisin dün ilçe merkezi ve köylerde eş zamanlı düzenlediği operasyonla gözaltına alınmıştı. Geceyi emniyette gözaltında geçiren 7 kişi, tutuklama talebiyle bugün Tatvan Adliyesi’ne sevk edildi. 7 zanlı, tutuklanarak Bitlis E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.



Tutuklama haberinin duyulması üzerine adliye önünde bekleyen BDP’li grup ile polisler arasında ise arbede yaşandı. Polisin tazyikli suyla müdahale ettiği grup, ara sokaklara kaçtı. Ara sokaklarda da devam eden olaylar neticesinde polis ilçede geniş güvenlik önlemleri aldı. İlçede çıkan olaylarda 5 kişi polis tarafından gözaltına alındı.



HAKAN OKAY



Bitlis’te 7 tutuklama

Ortaylı: 'Balkan milletleri için Türkler ortak bir düşmandır'


Tekirdağ’da Namık Kemal Üniversitesi’nin düzenlediği ‘Balkan Tarihi Sorunsalı’ konferansında konuşan tarihçi İlber Ortaylı, katılımcılara Balkanlar hakkında bilgi verdi. Ortaylı, “Balkanlar’da Türkler ortak bir düşman olarak görülmektedir. Türkler arzu edilmeyen bir yapıdır. Fakat bunlar aynı zamanda itişme kakışma, dışarı atma gibi politikalar takip etmelerine rağmen Türkler içeride kalmışlardır. Bugün bile Bulgaristan nüfusunun önemli bir kısmı, Yunanistan gibi başka azınlıkları silen, sindiren bir ülkede hala küçümsenmeyecek bir nüfus Türk’tür” dedi.



Ortaylı, bir öğrencinin Kırım’da yaşananlarla ilgili sorusu üzerine, “Kırım’da Türkler var, Kırım’da Ruslar var. Türkler fevkalade kırgın. Hani lehçe vardır, sahil Türkçesi, onun gibi durum. İnsanlar gidip oraya oturamıyor, iş bulursa sabah çalışmaya gidiyor, akşam evine diğer tarafa gidiyor. Sonra boşalmış köyler var. Benim soyadım da öyle bir köyden gelmektedir. Buraya yeniden iskan olmuyor. Çocukların devam edeceği kendi okulları yok. Kadınlarda bütün dünyadaki Türk kadınları gibi şirazesi bozuk. Amerika’daki Türk kadın çocuğu ile İngilizce konuşuyor, Rusya İmparatorluğu’ndaki Türk kadın çocuğu ile Rusça konuşuyor. Bu çok ayıp bir şeydir” diye konuştu.

Konferansa Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek ve öğrenciler katıldı. Konferansın ardından İlber Ortaylı’ya Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Şimşek tarafından plaket takdim edildi.



SERHAT YEŞİLİPEK



Ortaylı: 'Balkan milletleri için Türkler ortak bir düşmandır'

Nijerya’da kaçırılan kızların anneleri Meclise yürüdü


Nijerya’da 2 hafta önce gece vakti kaldıkları yatakhaneden kaçırılan 200’den fazla kızın anneleri ve akrabaları, başkent Abuja’daki parlamento binasına yürüdü. Bina önünde toplanan kızgın anneler ve akrabaların “Nijerya kızlarımızı kurtar” ve “Nijerya kızlarımıza yardım et” yazılı pankartlar taşıdığı protesto gösterisinde, hükümete harekete geçme çağrısı yapıldı. Protestolara katılan annelerden Emine Muhammed, “Kızlarımız gruplara dağıtıldı ve kimisi Çad’a gidiyor, kimisinin ise nereye gittiğini bilmiyoruz. Buradaki sıkıntımız geçtiğimiz iki hafta boyunca kimseden haber almadık. Kimse çocuklarımızın nerede olduğunu söylemiyor” diye konuştu.



Parlamento adına göstericilere açıklamalarda bulunan Benue Eyaleti Senatörü Banarbas Gemamade, kaçırılan kızların kurtarılması ve şüphelilerin yakalanması için hükümet desteği ve hızlı bir şekilde harekete geçme sözü vererek, “Bu sorunda sizinle birlikteyiz. Senato Başkanı ve Senato yönetiminin tamamı sizi dinlemek için ve ne yaptığımızı söylemek için burada olurlardı ancak şuan militanlar tarafından kaçırılan 234 küçük kız konusunu ele alan bir önerge üzerinde görüşüyorlar. Bu olaylardan dolayı çok üzgün olduğumuzu belirtmek istiyorum” şeklinde konuştu.



Nijerya’nın Borno Eyaleti’ndeki Chibok kentinde yaklaşık 3 hafta önce 200’ün üzerinde kız öğrenci, silahlı militanlar tarafından bulundukları okul ve yatakhanelerden gece vakti kaçırılmıştı. Birkaç aile etraftaki ormanda arama grupları oluşturarak kızlarını bulmaya çalışmış, ancak hükümetin yardımcı olmamasını sebep göstererek son vermişti. Kaçırılmaların baş şüphelisi olarak görülen aşırılıkçı örgüt Boko Haram ise henüz olayı üstlenmedi.



Nijerya’da kaçırılan kızların anneleri Meclise yürüdü

Fenerbahçe seriyi 2-1’e getirdi


Serinin 4. maçı, 2 Mayıs Cuma günü Ülker Sports Arena’da oynanacak. 4. maçı Fenerbahçe’nin kazanması halinde seride durum 2-2 olacak.



SALON: Ülker Sports Arena



HAKEMLER: Rüştü Nuran xx, Halil Baldemir xx, Ozan Çakar xx



FENERBAHÇE: Hollingsworth xx 9, McCoughtry xxx 18, Birsel xx 3, Pondexter xxx 15, Yacoubou xx 6, Ivana Matovic xxx 15, Esmeral xxx 10, Tuğçe xx, Kübra xx 5, Cansu x, Hülya x



GALATASARAY ODEABANK: Işıl Alben x 2, Zellous xx 9, Sancho Lyttle xxx 10, Kelsey Bone xxx 12, Şebnem x 6, Nevriye x 4, Alba Torrens xxx 11, Esra x 1, Yasemen Saylar x, Bahar x 2, Ayşe x 4



5 FAUL ALAN: Birsel (Fenerbahçe)



1. PERİYOT: 18-17 (Fenerbahçe lehine)



DEVRE: 45-30 (Fenerbahçe lehine)



3. PERİYOT: 56-46 (Fenerbahçe lehine)



Fenerbahçe seriyi 2-1’e getirdi

MGK'dan kritik açıklama


Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantısı sona erdi. Milli Güvenlik Kurulu Nisan ayı olağan toplantısının ardından yayımlanan bildiride, “Ulusal güvenliğimizi tehdit eden yapılanmalar ve bunlara yönelik alınan tedbirler değerlendirilmiştir” denildi.



Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başkanlığında Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen MGK Nisan ayı olağan toplantısı sona erdi. Toplantının ardından yayımlanan bildiride şu ifadelere yer verildi:



“Halkımızın huzurunu ve ülkemizin güvenliğini ilgilendiren hususlar ayrıntılı olarak toplantıda görüşülmüş, ayrıca ulusal güvenliğimizi tehdit eden yapılanmalar ve bunlara yönelik alınan tedbirler değerlendirilmiştir. Suriye’de süregelen çatışma ortamının ulusal güvenliğimiz başta olmak üzere bölgesel barış ve istikrara yönelik oluşturduğu tehdit kapsamlı olarak değerlendirilmiştir. Ülkemizde misafir edilen Suriyelilerin ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yürütülen çalışmalar da gözden geçirilmiştir. Ortadoğu bölgesindeki diğer gelişmeler de ele alındı. Meydana gelen gelişmeler tüm boyutlarıyla incelenmiş, ikili ilişkilerimizin son durumu gözden geçirilmiştir. Ülkedeki mevcut sıkıntıların bugün yapılan genel seçimlerin de katkısıyla demokratik ve anayasal çerçevede çözüme kavuşturulmasının, Irak’la birlikte bölgemizin huzur ve istikrarına olumlu etkide bulunacağı belirtilmiştir. İsrail ve Filistin arasında yürütülen barış müzakerelerinde gelinen aşama değerlendirilmiştir, bölgede kalıcı ve yaşanabilir barış için elzem olan Filistinliler arası birliğin sağlanması doğrultusunda Fetih ve Hamas arasında yapılan duyulan memnuniyet dile getirilmiştir. Mısır’da son zamanda yaşanan olaylar gözden geçirilerek özellikle kitlesel idam kararları hakkında duyulan kaygı ifade edilmiş, bu kararların dost ve kardeş Mısır halkının geleceği bakımından düzeltileceği yönündeki beklenti dile getirilmiştir. Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan kriz, bölgesel ve küresel güvenlikle ilgili değerlendirmeler ele alınmıştır.”



ENİSE YAPAR



MGK'dan kritik açıklama

Bursa’da trafik kazası: 4 yaralı


Edinilen bilgiye göre, Bilecik’ten Bursa’ya seyreden Yılmaz Yıldız (41) yönetimindeki 11 AE 935 plakalı otomobil, Mezit-2 mevkiindeki virajda sürücünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıkarak yağmur suyu kanalına daldı. Kaza sonrası sürücü Yıldız, çocukları Hatice Rana Yıldız (13) ve Enes Yıldız’ı (4) araçtan çıkarttı. İki yaralı çocuk olay yerinden geçen özel araçlarla İnegöl Devlet Hastanesi’ne götürülürken, araçta sıkışan sürücünün eşi Müzeyyen Yıldız (39) için itfaiye arama kurtarma ekibi çağrıldı. Olay yerine gelen itfaiye arama kurtarma ekibi tarafından sıkıştığı yerden çıkartılan yaralı kadın ve eşi, ambulansla İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Acil serviste tedavileri süren aileden Müzeyyen Yıldız’ın sağlık durumunun ağır olduğu bildirildi.Kanala giren otomobil çekici ile olduğu yerden kaldırılırken, kazayla alakalı tahkikatın sürdüğü bildirildi.



SALİH BAKICI



Bursa’da trafik kazası: 4 yaralı

Dişi Kanaryalar zoru başardı


Serinin 4. maçı 3 Mayıs Cumartesi günü Burhan Felek Spor Salonu’nda oynanacak.



SALON: Burhan Felek



HAKEMLER: Serdar Nişancıoğlu xx, Ramazan Çevik xx



FENERBAHÇE: Eda xx, Alisha xx, Seda xx, Gökçen xxx, Havlickova xxx, Kim xxxx, Merve, Derya xx, Nilay xx, Elif xx, İpek xx



VAKIFBANK: Gözde xxx, Bahar xx, Brakocevic xx, Costagrande x, Fürst x, Naz x, Gizem x, Güldeniz x, Çağla x, Polen x



SETLER: 25-22, 17-25, 25-19, 25-21



SÜRE: 116 dk. (30, 28, 29, 29)



Dişi Kanaryalar zoru başardı

O Kanun Tasarısı kabul edildi




TBMM Genel Kurulu’nda dün başlanılan Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ve Türk Medeni Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı, yapılan görüşmelerin ardından açık oylama ile kabul edildi.



DERYA YETİM



O Kanun Tasarısı kabul edildi

CHP'li Belediye Başkan Yardımcısının silahlı saldırıya uğraması


Beraberinde Manyas CHP ilçe başkanı olduğu halde Bandırma’nın Dere Mahallesi’ndeki bir sitede yaşanan sorunu çözmek için bölgeye giden Bandırma Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur, burada silahlı saldırıya uğradı. Lunapark alanında bir yer tahsisi ile ilgili olduğu ileri sürülen meseleden dolayı Belediye Başkan Yardımcısına silahlı saldırıda bulunduğu iddia edilen H.K. isimli şüphelinin bacaklarına ateş ederek yaraladığı Başkan yardımcısı hemen hastaneye kaldırıldı. Bandırma Devlet Hastanesi’nde ameliyata alınan Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur’un başarılı bir operasyonun ardından yoğun bakım servisine alındığı, ancak sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi. Doktorlar yaralının sağ bacağında kurşun olduğunu ancak endişe edecek bir durumun bulunmadığını belirtti. Bu arada, zanlının polise silahıyla birlikte teslim olduğu, Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının olayla ilgili soruşturma başlattığı bildirildi.Silahlı saldırı sonucu yaralanan Belediye Başkan Yardımcısı Ozan Onur’u hastanede çok sayıda kişi ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu.



TARIK KÖSE



CHP'li Belediye Başkan Yardımcısının silahlı saldırıya uğraması

Mısır'daki idam cezaları Bursa’da protesto edildi


Mısır’daki darbenin ardından iktidara gelen cunta rejiminin aldığı idam kararlarına tepkiler sürüyor. Mısır‘da daha önce 529 kişi hakkındaki idam kararının ardından 683 kişinin daha idama mahkum edilmesine tepkiler sürüyor. İHH Bursa Şubesi üyeleri ve vatandaşlar, idam kararlarını protesto etmek için Fomara Meydanı’nda toplandı. Katılımın yoğun olduğu gösteriye İHH Bursa Sorumlusu Hüseyin Kaptan, AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun, Mısır‘dan gelen Prof. Dr. Muhammed Nasr Said ve çok sayıda gösterici katıldı. Kardeşlerinin yaşadığı zulmü yüreklerinde hissettiğini belirten İHH Bursa Sorumlusu Hüseyin Kaptan, “Müslümanlara yönelik zulüm sadece Mısır ile sınırlı değil. Arakan’da, Suriye’de, Irak’ta ve daha birçok İslam coğrafyasında zulümler devam ediyor. Şuan Mısır‘da yaşananlar bizleri derinden üzüyor. Darbe yönetiminin aldığı kararları kesinlikle tanımıyoruz. Bizler son nefesimize kadar kardeşlerimizin yanında duracağız. Bugün burada toplanarak kardeşlerimizin yanında olduğumuzu gösterdik” dedi.



Mısır’da yaşanan darbenin ardından Türkiye’ye gelen Prof. Dr. Muhammed Nasr Said de, “Mısır’da yaşananlardan sonra birçok din adamı ve aydın başka ülkelere gitmek zorunda kaldı. Çünkü ülkeye hakim olan cunta rejimi Mısır‘ı kan gölüne çevirdi. Mısır‘da her ev acı içinde kıvranıyor. Bu darbeciler daha önce de İhvan Hareketi’ne saldırdılar ve liderlerini öldürdüler. Bunların amacı İslam’ı yok etmektir. Son zamanlarda yaşananlar Mısır‘daki tabloyu açıkça ortaya koyuyor. Cuntacıların aldığı yeni kararla 683 kişi idama mahkum edildi. Bir annenin beş evladı da bunların içinde. Ne kadar acımasız oldukları çok açık bir şekilde ortada” diye konuştu.



Bu idam karalarının ardında ABD, İsrail ve Avrupa ülkelerinin olduğunu söyleyen Said, “Daha önce yaptıkları gibi yine birçok kişiyi idam etmeye çalışıyorlar. Amaçları İhvan-ı Müslim üyelerini yok etmek. İnşallah Allah onlara fırsat vermeyecektir. Mısır halkının yanında ne ABD ne Avrupa ülkeleri durdu. Mısır‘da yaşanan katliama ses veren tek ülke Türkiye ve tek lider ise Recep Tayyip Erdoğan oldu. Kendisine minnettarız” şeklinde konuştu.



GÖKHAN SARIKAYA



Mısır'daki idam cezaları Bursa’da protesto edildi

Erdoğan: ' Hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır'


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Emin olunuz ki, istiklalimizi, birliğimizi, kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit eden çetelerle, örgütlerle mücadelemiz hiç hız kesmeden devam edecektir. Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır” dedi.



Başbakan Erdoğan, “Millete Hizmet Yolunda” konuşmasında gündemdeki konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Çok zorlu, çok meşakkatli, çok çetin bir seçim sürecinin ardından yeniden vatandaşların evlerine misafir olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, 30 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’nin Türkiye’ye, millete, demokrasiye ve şehirlere hayırlı olmasını dilediğini ifade etti.



“SANDIĞA GÖMÜLDÜLER”

3 Kasım 2002 tarihinden bu yana geçen 12 yılda, 3 Genel Seçim, 3 Yerel seçim, 2 halkoylaması olmak üzere, vatandaşların 8 defa sandığa gittiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin 8 defa zorlu imtihanlardan geçtiğini söyledi. Son yerel seçimlere katılım oranın yüzde 90’lara ulaşması dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nde demokrasi rekoru kırıldığını belirten Başbakan Erdoğan, “Türkiye, meselelerini, sokakta değil, karanlık odalarda değil, sandıkta çözüme kavuşturdu. Ülkemize tercihlerini, rotasını, istikametini sandıkta belirledi. Her seçimde kazanan, milli irade oldu, Yeni Türkiye oldu; kazanan demokrasi oldu. Vesayeti savunanlar, eski Türkiye’yi savunanlar, milli iradeyi ipotek altına almak isteyenler, her defasında hezimete uğradı, her defasında sandığa gömüldü” diye konuştu.



“ÜLKEMİZ İHANET ŞEBEKESİ TARAFINDAN ESİR ALINMAK İSTENDİ”

30 Mart 2014’te gerçekleştirilen Mahalli İdareler seçiminin, bu tablonun çok daha şedit, çok daha bariz biçimde ortaya çıktığı bir seçim olduğuna dikkate çeken Başbakan Erdoğan, 30 Mart seçimleri öncesinde yaşananları vatandaşların tekrar hatırlamasını isteyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine, şahsıma, çalışma arkadaşlarıma, hatta aileme yönelik son derece ahlak dışı saldırılar yapıldı. Milli iradeyi gölgelemek, demokrasiyi devre dışı bırakmak, hukuku çiğnemek suretiyle Türkiye, kutlu istikametinden saptırılmak istendi. 30 Mart öncesi yapılan saldırılar, sadece şahsımızı, sadece ailemizi, arkadaşlarımızı, hükümetimizi hedef almakla kalmadı. Ne acıdır ki, ülke içindeki bazı ihanet şebekeleri ve ülke dışında bunlara lojistik sağlayan bazı örgütler tarafından, ülkemizin istiklali, istikbali; ülkemizin, birliği, kardeşliği hedef alındı. Her gün ortalığa saçılan ses kayıtlarıyla, montaj kasetlerle, kimi zaman görüntülerle, toplumsal değerlerimiz, dini ve manevi değerlerimiz açıkça ayaklar altına alındı. Hazreti Peygamberimizin dahi, kirli bazı örgütler tarafından son derece edepsiz biçimde istismar edildiğine, saygısızca kullanılmak istendiğine şahit olduk. Hiçbir değere hürmeti olmayan; dini, manevi, toplumsal ve insani hiçbir kutsalı tanımayan, helal ve haram kavramlarının sınırlarını kaybetmiş bir örgütün öncülüğünde, ülkemiz adeta esir alınmak istendi.”



“İŞTE BU SALDIRILARA ‘DUR’ DEDİNİZ”

Başbakan Erdoğan, Gezi olaylarının ardından da1 7 Aralık ve 25 Aralık darbe girişimlerinin hedefinin, mevcut hükümeti zayıflatmak, yıpratmak ve ardından da iktidardan uzaklaştırmak olduğunu vurguladı. Sokakları hareketlendirmek, sosyal medya aracılığıyla gençleri sokağa dökmek, şiddeti körüklemek suretiyle huzuru bozmak istediklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, “Ekonomiyi durdurmak, tüm kazanımlarımızı yok etmek, Türkiye’nin istikrarla büyümesini yavaşlatmak istiyorlardı. Küresel ölçekteki büyük projelerimizi, Hızlı Tren, 3’üncü Boğaz Köprüsü, 3’üncü Havalimanı, Marmaray gibi projeleri durdurmak, Türkiye’nin küresel rekabetteki gücünü kırmak istiyorlardı. Artık şehadet haberlerinin gelmediği, artık ölüm haberlerinin gelmediği, başarıyla ilerleyen Çözüm Süreci’ni akamete uğratmak, kardeşliğimize darbe vurmak istiyorlardı. Türkiye 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerlerken, içerden ve dışardan birileri, bu kararlı yürüyüşün önünü kesmek istiyorlardı. İşte siz, bu saldırılara ‘dur’ dediniz. Siz, İstiklalimize, yeniden İstiklal Mücadelemize sahip çıktınız. Sabrettiniz, tahammül ettiniz, sandığa gittiniz ve söyleyeceğinizi çok net biçimde sandıkta söylediniz. Sandıkta verdiğiniz kararla, Yeni Türkiye ve Büyük Türkiye hedefine sımsıkı sahip çıktınız, o hedefleri muhafaza ettiniz. Bir kez daha açık bir şekilde görülmüştür ki, Türkiye demokrasisi olgun bir demokrasidir. Bir kez daha ortaya çıkmıştır ki, halkımızı reşit olarak görmeyen, halkın iradesini, milletin iradesini vesayet altına almaya çalışanlar o irade karşısında hüsrana uğramışlardır” dedi.



“KENDİ ÜLKESİNE İHANET EDENLERDEN MUTLAKA HESAP SORULACAK”

30 Mart seçimlerinde, milletin, demokrasiye inanmayanlara, halkın iradesine güvenmeyenlere asla unutamayacakları büyük bir ders verdiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, bu vesileyle millete şükranlarını sunduğunu söyledi. İradesine, ülkesine, bayrağına, istiklaline, demokrasisine sahip çıkan; İstiklal Mücadelesi ruhuyla sandığa giden millete çok çok teşekkür ettiğini, her birinizden Allah’ın razı olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, “Şunu bir kez daha ifade etmek isterim ki; 30 Mart seçimlerini kazanan, en başta aziz milletimiz olmuştur, en başta Türkiye olmuştur. Türkiye, 77 milyon her bir ferdiyle, bu seçimden kazançlı çıkmıştır. 30 Mart öncesinin demokrasi ve hukuk dışı tartışmaları sona ermiş, Yeni Türkiye ideali zaferini ilan etmiş, Türkiye kutlu yolculuğunda bütün vatandaşlarıyla yeniden güç ve motivasyon kazanmıştır. 30 Mart seçimleriyle, sizlerin bize verdiğiniz mesajı çok iyi okudu, çok iyi anladık. Şundan emin olunuz ki, istiklalimizi, birliğimizi, kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit eden çetelerle, örgütlerle mücadelemiz hiç hız kesmeden devam edecektir. Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır. Sizler, 30 Mart’ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz. Yine sizler, 30 Mart’ta, aktif dış politikamızın, Çözüm Süreci’nin, küresel yatırımların, özellikle de ekonomik politikalarımızın devamı konusunda bize güvenoyu verdiniz” şeklinde konuştu.



“ÖRGÜTÜN PEŞİNE VAGON OLAN MUHALEFET PARTİLERİ CEVABI ALDILAR”

Başbakan Erdoğan, 12 yıldır yaptıkları gibi, dış politikada, iç politikada, sosyal politikalar da ve ekonomide, milletin çizdiğiniz istikamette yürümeye ve millete hizmet üretmeye devam edeceklerinin altını çizdi. “30 Mart’ta sandıkta sizler, huzur dediniz, kardeşlik dediniz, istikrar dediniz” diyen Başbakan Erdoğan, “Hiç endişeniz olmasın, Türkiye’de gerilimlerin tarafı olmayacak, huzurun, kardeşliğin, istikrarın bozulmasına asla göz yummayacağız. Bütün arzumuz, sizin sandıkta ders verdiğiniz muhalefet partilerinin de, sizin mesajınızı okumaları, gereğini yapmalarıdır. 30 Mart öncesinde karanlık örgütlerin peşine vagon olan muhalefet partileri sizden zaten gereken cevabı aldılar. Muhalefetin de artık değişmesi, 2023 hedefleri doğrultusunda, Yeni Türkiye hedeflerine ulaşma istikametinde vazifesini yapması 77 milyonun beklentisidir. Muhalefetin, 30 Mart öncesi düştüğü hatayı görmesini, bunu sorgulamasını, kendisini yenilemesini arzuluyor ve bekliyoruz” dedi.



“KISA SÜRE ZARFINDA ADAYIMIZI AÇIKLAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Biz, 10 Ağustos’ta ilk turu yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, tam bir dostluk, kardeşlik, sükunet ve suhulet havasında girmek istiyoruz. Cumhur, tarihimizde ilk kez Cumhurbaşkanını seçecek. 2007’de yaptığımız Anayasa Değişikliği ile bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanı’nın sizler tarafından seçilmesini Anayasal hükme bağladık. Ağustos ayında ilk kez bu seçimleri gerçekleştireceğiz. Bizim aday tespit çalışmalarımız son derece hassas bir şekilde ilerliyor. İnşallah, kısa süre zarfında adayımızı açıklayacak, Türkiye’yi 77 milyonuyla kucaklayan bir atmosferde seçimleri gerçekleştireceğiz. Ne seçim öncesinde, ne seçim sonrasında bir belirsizliğin oluşmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin ve ekonominin belirsizlik içine girmesine asla göz yummayacağız. İnşallah, Türkiye bu seçimlerden de güçlenerek çıkacak ve 2023 hedeflerine artık çok daha yakınlaşmış olacak.”



“DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN DUALAR EDİLDİ”

Bu ay içinde, Türkiye, millet, cumhuriyet ve demokrasi için çok önemli bir yıldönümünü idrak ettiklerinin altını çizen Başbakan Erdoğan, “23 Nisan’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 94’üncü yıldönümünü milletçe kutladık. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli iradenin tecelli ettiği yegane merkez olarak kabul edildi. Ankara’dan yayılan heyecan, sadece Misak-ı Milli sınırlarının içinde kalmadı. Hindistan’daki, Pakistan’daki, Afganistan’daki, Balkanlar’daki, Ortadoğu’daki, kardeşlerimiz bu sevince ortak oldu. Dünyanın dört bir yanından dualar edildi. Dünyanın dört bir yanından insanlar, kardeşlerimiz parmaklarındaki yüzükleri, kollarındaki bilezikleri çıkarıp, Meclis için, Kurtuluş Savaşımız için gönderdiler. Türkiye Büyük Millet Meclisi, geniş medeniyet havzamızdaki mazlumların hepsi için bir umut ışığı oldu. Bu topraklar üzerinde yaşayan farklı renkler, farklı etnik gruplar, farklı mezhepler, yüreklerini, varını yoğunu ortaya koyarak, Meclis’in iradesi altında, Kurtuluş Savaşımız için, ortak ideallerimiz için mücadeleye başladı. O kurucu Meclis’te yalnızca ve yalnızca millet egemenliği vardı. Hiç kimsenin dışlanmadığı, hiç kimsenin horlanmadığı, hiç kimsenin aşağılanmadığı, hiç kimsenin ötekileştirilmediği bir atmosfer vardı. İşte o birliktelik, o kenetlenme hali, o kardeşlik ruhu, o dayanışma iklimi, bizi bugünlere getirdi. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 94’üncü Yıldönümünde, şu hususu önemle vurgulamak isterim” diye konuştu.



“MECLİS’İ SİNDİRMEYE ÇALIŞAN HİÇBİR GÜÇ KARŞILIK BULMAMIŞTIR”

Başbakan Erdoğan, bu Meclis’in, çok büyük acılar neticesinde kurulduğuna vurgu yaparak, “Bu Meclis, şehitlerimizin, gazilerimizin, aziz milletimizin fedakarlıkları, cansiperane gayretleriyle kurulmuştur. Bu Meclis, bize Cumhuriyetimizi armağan etmiştir. 23 Nisan 1920 ruhu, üzerinde hiçbir vesayet, hiçbir gölge kabul etmemiştir, etmeyecektir. Zaman zaman, demokrasimizin kesintiye uğratıldığı, Meclis’in varlığının hiçe sayıldığı, milli iradenin yok sayıldığı dönemlerden geçtik. Demokrasinin, hukukun, milli iradenin hiçe saydığı o karanlık dönemlerde de Türkiye büyük acılar yaşadı. Ancak, aziz milletimiz, kendisini Meclis’in, milli iradenin üzerinde gören her gücü, her oluşumu, günü geldiğinde bertaraf etti. Şurası bir gerçek ki; Türkiye, aziz milletimiz, her meselesini Meclis yoluyla, demokrasi yoluyla çözmeye kararlıdır. Meclis’e el uzatan, Meclis’i sindirmeye çalışan hiçbir güç, milletin vicdanında karşılık bulamamıştır, bulamayacaktır. Türkiye, demokratikleştikçe, Türkiye üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne doğru uzanan yolculukta mesafe kat ettikçe, daha da büyüyor, daha da gelişiyor, hedeflerine, hayallerine doğru daha bir kararlılıkla koşuyor. Türkiye düşmanları, Türkiye’nin medeniyet yürüyüşünü durduramadı ve de durduramayacak da. Siz bize destek oldukça, biz, sizin hayallerinizi, sizin ideallerinizi, sizin hedeflerinizi gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Yatırımlarımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz, açılışlarımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.



“ALLAH ÖMÜR VERİRSE, YAPININ TAMAMLANDIĞINI AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”

Seçim sürecinde, gittiği hemen her şehirde, birçok ilçede toplu açılışlar gerçekleştirdiklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:



“Seçim sonrasında da bu açılış törenlerimize ara vermedik. 12 Nisan’da, İstanbul ve Marmara Denizi’nin temizliği için son derece önemli bir yatırımı, Ambarlı İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’ni hizmete aldık. Bu arıtma tesisiyle birlikte, yıllık 54 bin 750 ton çamurun, 146 milyon metreküp atıksuyun Marmara Denizi’ne karışmasını engellemiş oluyoruz. Arıtılan suların bir kısmı çevre sulama ve sanayide kullanılabilir hale getirilecek. 5 yıllık işletme bedeli ile beraber 122 milyon 500 bin Euro’ya mal olan bu tesis, enerjisini de kendisi üretecek. Ben, bu çevre yatırımının bir kez daha İstanbul’umuza, Marmara Bölgemize hayırlı olmasını diliyorum. Ve bu vesileyle de İstanbul Büyükşehir belediyemize teşekkür ediyorum. 19 Nisan’da bir başka büyük yatırımı, Avrasya Tünelimizin inşasında önemli bir aşamanın startını verdik. Bu proje bütünüyle tamamlandığında, inşallah, tıpkı Marmaray’da olduğu gibi, Kazlıçeşme -Göztepe arasında, denizin altından gidiş gelişli iki tüp yerleştirecek, lastikli araçların dakikalar içinde iki kıta arasında seyahat etmesini mümkün hale getireceğiz. Bu sayede, denizin altından lastikli araçların geçmesine imkan tanıyan ve sadece Amerika’da, Malezya’da, Fransa’da olan karayolu tünelinden Türkiye’de de olmuş olacak. Toplam maliyeti 1 milyar 245 milyon dolar olan bu büyük proje, 14,6 kilometrelik bir yoldan oluşuyor. Kazlıçeşme’den Göztepe’ye, 14,6 kilometre… Bunun, 5,4 kilometresi, Boğaz’ın altında inşa ettiğimiz bu tünelden oluşacak. Geriye kalan 9,2 kilometrelik kısımda da, yollar, geçiş tünelleri, köprüler, üst geçitler inşa edeceğiz. Bu iki nokta, yani Kazlıçeşme ile Göztepe arası şu anda 100 dakikada alınabiliyor. Avrasya Tüneli tamamlandığında, bu mesafe sadece 15 dakikada katedilecek. Tünel ve yollar inşa edilip tamamlandığında, hem kendisini amorti edecek, hem de yakıttan sağladığı tasarrufla ülkemize önemli getirisi olacak. İnşallah, Allah ömür verirse, yapının tamamlandığını da görecek, açılışını yine milletimizle birlikte gerçekleştireceğiz.”



“NİSAN AYI BOYUNCA, YURTDIŞI TEMASLARIMIZI DA SÜRDÜRDÜK”

Başbakan Erdoğan, bu ay içinde ayrıca, Konya, Karaman ve Kayseri’de de açılışlarının olduğunu anımsatarak, “26 Nisan’da Konya ve ilçelerinde, 34 farklı yatırımdan oluşan toplam 169 trilyon liralık hizmet ve tesisin açılışını gerçekleştirdik. Yine aynı gün, Karaman’da, yapımını tamamladığımız 268 trilyon liralık eser ve yatırımı hizmete aldık. Bir gün sonra, 27 Nisan’da Kayseri ve ilçelerinde tamamlanan yatırımlarımızı resmi olarak açtık. Bu sayede, bir gün içinde, kamu ve özel sektör yatırımlarından oluşan toplamda 72 farklı projeyi, 598 trilyon lira tutarındaki yatırımı Kayseri’ye kazandırmış olduk. Tüm bu yatırımların, hizmet ve eserlerin hayırlı olmasını diliyor, Bakanlıklarımıza, Bakan arkadaşlarımıza, belediyelerimize, özel sektörümüze milletim adına teşekkür ediyorum. Bütün bu yoğun gündem içinde, Nisan ayı boyunca, yurtdışı temaslarımızı da sürdürdük. Kardeş ülke Azerbaycan’la her seçim sonrası ilk ziyaretlerimizi yapmak artık ülkelerimiz arasında bir gelenek oldu. 30 Mart seçimleri sonrası, Azerbaycan’ı ziyaret ettik ve orada ülkelerimizin geleceği adına önemli görüşmelerde bulunduk. Bu yurtdışı ziyaretimize ilave olarak, dış politikamız açısından çok önemli olan kabuller de gerçekleştirdik, dünyanın dört bir yanından gelen devlet adamlarını ülkemizde ağırladık. Bu kapsamda, Letonya Cumhurbaşkanı Andris Berzins ile, Kenya Cumhurbaşkanı Uhuru Kenyatta ile, Malezya Başbakanı Necib Tun Abdurrezzak ile, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner ile, Hırvatistan Parlamentosu Başkanı Yosip Leko ile, Kırım Tatar Lideri Sayın Kırımoğlu ve Kırım Tatar Türk Meclisi Başkanı Çubarov ile, Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck ile görüşmeler gerçekleştirdik.Tüm bu temasların da ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.



“1 MAYIS’IN VANDALİZMDEN UZAK KUTLANMASI EN BÜYÜK ARZUMUZ”

“Bugün itibariyle, Hicri 1435 yılının Mübarek 3 Ayları’na erişmiş bulunuyoruz” diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Üç ayların, mübarek Recep ve Şaban aylarının, ülkemiz, milletimiz, Müslümanlar ve tüm insanlık için hayırlar getirmesini niyaz ediyorum. Rabbime, hepimizi Mübarek Ramazan’a da eriştirmesi için dua ediyorum. Üç ayların ilk Cuma akşamında, yani yarın, Mübarek Regaip Kandilini de idrak edeceğiz. Regaip Kandilinizi de şimdiden tebrik ediyorum. Perşembe günü, çalışanlar için büyük öneme haiz 1 Mayıs’ı kutlayacağız. Bildiğiniz gibi, 2008 yılında Hükümet olarak 1 Mayıs’ı Emek ve Dayanışma Günü olarak biz tatil ilan ettik. 1 Mayıs’ın, şiddetten, vandalizmden, çatışmadan uzak şekilde, bir emek, demokrasi ve dayanışma şöleni olarak kutlanması en büyük arzumuz. Millet olarak, geçmişte yaşanan acı ve kötü manzaraların yaşanmasını hiç arzu etmiyoruz. 1 Mayıs’ın artık coşku içinde kutlanması, olumsuz imajından kurtulması en büyük arzumuz. İşçilerimizin, emekçilerimizin, tüm çalışanlarımızın, tahriklere boyun eğmeden, kendi günlerini bayram havasında kutlayacaklarına inanıyor; ben de tüm çalışanların Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum. Bu düşüncelerle sözlerime son veriyor, ailelerinizle, sevdiklerinizle, sıhhat ve afiyet içinde yaşamanızı temenni ediyor, yeniden kavuşmak, yeniden buluşmak üzere, hepinize hayırlı akşamlar diyorum.”



Erdoğan: ' Hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır'

Kayseri'de intihar


Edinilen bilgilere göre, Melikgazi ilçesi Esenyurt Mahallesi Yeşil Sokak’ta 67 yaşındaki A.K., girdiği bunalım sonucu kendisini bahçedeki kayısı ağacına asarak intihar etti. Yaşlı adamı bulan vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekipleri incelemelerde bulundu. Yetkililer olayla ilgili inceleme başlattı.



OLCAY DÜZGÜN



Kayseri'de intihar

Oğlunun adını duyunca yıkıldı


Bakanlar Kurulu kararınca Devlet Övünç Madalyası’na layık görülen şehit polis ve askerlerin yakınları ile gazilere, Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle madalyaları takdim edildi. Törene Vali Mustafa Toprak, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Atay, Hava Eğitim Komutanı Korgeneral Mehmet Çetin, Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Hasan Uşaklıoğlu ve çok sayıda üst düzey temsilci katıldı.Törende şehitlerin ve gazilerin özgeçmişleri okunurken şehit aileleri gözyaşlarına hakim olamadı.



Şehit ailelerinin yakınlarına madalyalarını takan İzmir Valisi Mustafa Toprak, şöyle konuştu: “Bu topraklarda bugün özgürce yaşayanların, vatanına, milletine, bayrağına, ezanına ve tüm mukaddesatına bir halel gelmesini istemeyen herkesin milletimizin birlik ve beraberliğine, vatanın bölünmez bütünlüğünün korunmasına önem vermeleri gerektiğine inanıyorum. Canlarının bir parçası olan evlatlarını kaybetmiş olmalarına rağmen hiçbir zaman bedenlerinden sabrı ve dillerinden “Vatan sağolsun” cümlesini düşürmeyen şehit ve gazilerimizin aileleri, yakınları her zaman bu milletin baş tacı olacaktır.” Türk milletinin her ferdinin istiklal ve istikbali için şahadeti Allah’ın kullarına nasip ettiği ölümlerin en şereflisi olarak gördüğünü anlatan Toprak, şunları söyledi: “Zira biliyoruz ki Cenab-ı Allah kutsal kitabımızda bizlere; Allah’a adanmış canları, Allah için vatan, bayrak ve ezan gibi mukaddes değerler uğruna feda edilmiş canları övmüş ve cennetiyle müjdelemiştir. Yine biliyoruz ki, Allah katında en yüce mertebe, peygamberlikten sonra şehitlik mertebesidir. Ne mutlu bu mertebelere erişenlere. Evladınızın, yakınlarınızın mukaddes anısına sunulan bu övünç madalyasını gururla taşıyınız. Çünkü Türk Milleti ilelebet payidar olmasını bu fedakarlıklara borçludur.”




BABASININ MADALYASINI TAKTI

Törende Hava Eğitim Komutanı Korgeneral Mehmet Çetin de şehit yakınları ve gazilere madalyalarını taktı. Korgeneral Çetin, şehit polis memuru Murat Koç’un Devlet Övünç Madalyası’nı 5 yaşındaki oğlu Ata Koç’a taktı.

Törende görevlerinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Özgür Küçük, Piyade Er Mustafa Türkmen, Sıhhiye Er Yusuf Vural, Jandarma Komando Er Göksel Fidan, Jandarma Er Oğuz Şahin Kayabaş ile polis memurları Sinan Aras, Murat Koç, Samet Kırcalı, Mümin Atik’in yakınına övünç madalyası verildi.




Malullerden Piyade Üsteğmen Bülent Sarıgül, Piyade Kıdemli Çavuş Mehmet Lütfi Dal, İstihkam Uzman Çavuş Semih Gündeğer, Piyade Onbaşı Kamil Öncel, Topçu Uzman Çavuş Bülent Kusanç, Piyade Uzman Çavuş Mesut Evci, Jandarma Er Mehmet Taza, Polis Memuru Özkan Çağlar, Polis Memuru Hakan Demir, Polis Memuru Mehmet Yalçın ve Polis Memuru Serter Gönen’e de madalyaları verildi.




FERRUH SERÇE-MİHRAP DÜZÖZ



Oğlunun adını duyunca yıkıldı

Roberto Carlos, imza gününde taraftarlarla buluştu


Sivasspor Teknik Direktörü Roberto Carlos, takıma sponsor olan teknoloji mağazası Bimeks’te imza gününde taraftarlarla buluştu. Carlos, ligde kalan son 3 maçlarını kazanarak, Avrupa Ligi’ne kalmak istediklerini söyledi.



Sivasspor Kulübü’ne sponsor olan teknoloji mağazası Bimeks’te taraftarlarla imza gününde buluşan Carlos’a kırmızı-beyazlı taraftarlar yoğun ilgi gösterdi. Taraftarların ilgisi nedeniyle mağazaya girmekte zorluk çeken Brezilyalı teknik direktör, bol bol imza dağıtarak hatıra fotoğrafı çektirdi.



Carlos’dan formalarına, atkılarına ve elbiselerine imza almak isteyen taraftarlar mağaza içerisinde uzun kuyruklar oluşturdu. İmza gününde basın mensuplarının sorularını cevaplayan Carlos, “Sivas şehrinde böyle güzel bir markanın olması çok güzel. Başka bir güzel bir marka olan Sivasspor’la güçlerini birleştirmeleri, Sivasspor’a yardımcı olmaları her anlamda bence çok güzel. Hem Bimeks markası için hem de Sivasspor için gerçekten güzel bir sponsorluk anlaşması. Bundan sonra benim evimde Utaka’nın evinde, Kadir’in evinde Bimeks’in ürünleri olacak” dedi.



“BİZİM İÇİN KEYİFLİ”

Taraftarların yoğun ilgisinden sıkılmadığını belirten Carlos, “Tam aksine, bizim için keyifli. Önceki senelerde taraftarın ilgisi nasıldı bilmiyorum. Takımın taraftarlarla bütünleşmesi adına, antrenmanların taraftarlara açılması bu sene güzel gidiyor. Taraftarlar sadece beni görmeye değil; kaptanımızı, Utaka’yı, ligin şu anda gol kralı olan Aaatif’ı ve bunun gibi diğer arkadaşları görmeye geliyor. Bu da tabi ki bize çok büyük bir mutluluk kaynağı” diye konuştu.



Carlos, ligde kalan son 3 maçta galibiyet hedeflediklerini vurgulayarak, amaçlarının Avrupa Ligi’ne kalmak olduğunu söyledi.

İmza gününe Sivasspor Kaptanı Kadir Bekmezci ve golcü oyuncu John Utaka da katılırken, Carlos’a günün anısına Bimeks yetkilileri plaket takdim etti.



UĞUR YİĞİT



Roberto Carlos, imza gününde taraftarlarla buluştu

Tataristan Cumhurbaşkanı Minnihanov Antalya’da


Tataristan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov, Valilik binası önünde Antalya Vali Vekili Turan Eren ve Vali Yardımcıları tarafından karşılandı. Karşılamanın ardından makama geçen konuk Cumhurbaşkanı Minnihanov, Valilik Şeref Defteri’ni imzaladı. Minnihanov, Türkiye ile olan işbirliği ve münasebetler hakkında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Tataristan ziyareti esnasında bilgi verdiğini ve en kısa sürede Antalya’yı ziyaret edeceğini söylediğini belirterek, Tataristan-Türkiye ilişkilerinin çok iyi geliştiğini söyledi. Minnihanov, bugün itibari ile Tataristan’da beyan edilen Türk yatırımının 1,5 milyar dolar olduğunu ifade etti.



Tataristan’da bulunan yabancı sermayeli yatırımlar içerisinde Türkiye’nin birinci sırada olduğunun altını çizen Minnihanov, Tataristan’da 278 Türk şirketinin çalıştığını belirtti. Türkiye ile Tataristan arasındaki ticari ilişkilerin her geçen gün hızla geliştiğini belirten Cumhurbaşkanı Minnihanov, Türkiye’nin birçok bölgesiyle ilişkileri geliştirmeyi düşündüklerini ifade etti. Ziyaretin Türkiye-Tataristan ilişkilerini daha da güçlendireceğine inandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Minnihanov, Türkiye ve Tataristan arasında yeni ticari işbirliklerinin kurulması ve gelişmesi için gereken bütün potansiyele sahip olunduğuna dikkat çekti. Tataristan’da özel bir organize sanayi bölgesi oluşturduklarını ve bu bölgede büyük ve orta çaplı Türk şirketlerinin bu yıl içerisinde fabrikalarını açmış olacaklarını vurgulayan Minnihanov, Türkiye ile birçok projeyi Türksoy kapsamında yaptıklarını ve her iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da ilerleyeceğine inandığını belirtti.



Antalya Valisi Vekili Turan Eren ise, Cumhurbaşkanı Minnihanov’un Antalya ziyaretinden duyduğu memnuniyeti belirterek, Tatar halkı ile Türk halkının tarihten gelen çok güçlü kardeşlik bağlarıyla birbirine bağlı olduğunu vurguladı. Tatar halkı ile Türk halkının arasında hem manevi hem de kültürel güçlü bağların bulunduğunu ifade eden Eren, her iki ülkenin de gittikçe gelişen ekonomileri sayesinde ortak birçok projeyi yapabileceklerine inandığını işaret etti.



Antalya’nın Türkiye’nin turizm ve tarım başkenti olduğuna ve Antalya’da orta ölçekli sanayinin de hızla geliştiğine ve değiştiğine dikkat çeken Eren, “Şüphesiz ki bu ziyaret her iki ülke arasındaki ekonomik, kültürel, siyasi ilişkilerin gelişmesine önemli katkı sağlayacaktır ve iki ülke arasındaki mevcut ticaret hacmini arttıracaktır. Tarihin engin derinliğinden gelen kardeşlik duygusu, kültürel yakınlık ve manevi yakınlık, ekonomik ve ticari ilişkilerle desteklenmelidir ki mevcut olan ilişkiler çok daha güçlü bir noktaya gelecektir” dedi.



Tataristan Cumhurbaşkanı Minnihanov Antalya’da

Otomobile çarpmamak için motosikleti devirdi: 2 yaralı


Edinilen bilgiye göre, Turgut Reis Mahallesi Hastane Caddesi üzerinde ilerleyen Arif Koparal idaresindeki 02 HS 588 plakalı motosikletin aniden önüne bir otomobil çıktı. Sürücü otomobile çarpmamak için direksiyonu çevirince motosiklet devrildi. Kazada, motosiklet sürücüsü Arif Koparal ile yanında bulunan Cihan Zahir Taştı yaralandı. Yaralılar, olay yerine gelen 112 sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede tedavi altına alınan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.Kazayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.



CİHAN KİZİR



Otomobile çarpmamak için motosikleti devirdi: 2 yaralı

8. Giresun Günleri Regaip Kandili programıyla başlıyor


Giresun Federasyonu, bu yıl 27 Nisan’daki Taksim yürüyüşü ile duyurduğu 8. Giresun Günleri’nin açılışına Regaip Kandili coşkusuyla başlayacak. 1 Mayıs Perşembe günü Feshane Kültür ve Kongre salonunda kapılarını İstanbullulara açacak olan Giresunlular, 4 gün sürecek etkinlik süresince binlerce Giresunlu ve İstanbulluyu Feshane Giresun günlerinde ağırlayacak. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. H. Mehmet Günay’ın katılacağı programda Kuran’ı Kerim tilaveti ve semazen gösterileri de yer alacak.



Perşembe akşamı tüm hemşehrilerini Feshane’de kutlanacak Regaip Kandili programına davet eden Giresun Federasyon Başkanı Hasan Turan, 8. Giresun Günleri’nin ilk gününün Regaip Kandili’ne denk gelmesinin etkinliklerdeki coşkuyu bir kat daha arttırdığını söyledi. Başkan Turan yaptığı açıklamada, “Mübarek 3 Ayların Başlangıcı olan Regaip Kandili programımızda tüm İstanbulluları bu özel gecede ağırlamaktan Giresunlular olarak mutluluk duyacağız. Bizim için anlamlı bir tevafuk oldu. Biz de Federasyon olarak bunu fırsata çevirerek değerli hocamızın katılımıyla bir program düzenliyoruz. Regaibi ve üç ayları gerçek anlamda değerlendirmek ancak bu tür organizasyonlar ile olur. Bu duygu ve düşüncelerle Giresunlu hemşehrilerimiz başta olmak üzere, Aziz Milletimizin ve İslam âleminin Regaib Kandili’ni tebrik ediyor, bu gecenin milletimizin, İslam aleminin ve tüm insanlığın birliğine, dirliğine, barış ve huzuruna vesile olmasını niyaz ediyorum” ifadelerini kullandı.



8. Giresun Günleri Regaip Kandili programıyla başlıyor

Babet ayakkabılar topuklu ayakkabılar kadar zararlı


Tekden Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Erhan Özfidan ayakkabı seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri anlattı. Pratik ve rahat olması nedeniyle tercih edilen babetlerin insanın doğal yürüyüş ve basış şeklini değiştirdiği için uzun vadede ayağın yapısını bozduğunu belirten Dr. Özfidan, şöyle konuştu: “Çok düz olduğu için sağlıklı olduğu düşünülen bu modeller aslında ayağı tutacak hiçbir bağ olmadığı için eklemlerde zedelenme, topuklarda artan baskıya bağlı olarak bilek ve kalçalarda ağrıya, uzun süre giyildiğinde yürüyüşte şekil bozukluğu, ayak tabanında yayvanlaşma ve düztabanlık gibi ayak deformasyonlarına neden oluyor.Ayakların vücut dengesini sağlamada önemli rolü olduğunu biliyoruz. Ergonomik olarak yanlış tercih edilen ayakkabıların sırt ve kalça ağrılarından kireçlenmeye kadar birçok sağlık sorununa yol açtığını da söyleyebiliriz.”



“YÜKSEK TOPUKLU AYAKKABI KİREÇLENMEYE NEDEN OLABİLİR”

Yüksek topuklu ayakkabıların zararından bahseden Dr. Erhan Özfidan, şunları söyledi: “Yüksek topuklu ayakkabılarında vücudun ağırlık merkezini öne doğru iterek bel ve kalçanın normal duruşunu olumsuz etkiliyor. Bu durumda bel kavisi artıyor. Bunun sonucunda bel ve kalça kaslarında aşırı gerginlik ve ağrı oluştur. Dizlere binen aşırı yükten dolayı diz ve bacak ağrılarının yanı sıra diz eklemlerinde de kireçlenmeler olur.”



Dr. Erhan Özfidan, ayakkabı seçiminde ideal topuk yüksekliğinin 2-5 santimetre arasında olduğunu, ayakkabıların burun kısmının yuvarlak ve geniş olması ve parmakların rahat hareket edebilmesi gerektiğini ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Doğal deriden yapılmış, hava sirkülasyonu olan ayakkabılar tercih edilmeli, eğer babetlerin rahatlığından vazgeçilemiyorsa, içine yumuşak bir destek konulmalı ve ayak kavisi desteklenmeli, dolgu topuklarda ön ve arka kısmın eşit olması durumunda sorun yaşanmıyor ancak yine de dolgu kalınlığı 10 santimetreyi geçmemelidir.”



EMRAH VAROL

DENİZLİ



Babet ayakkabılar topuklu ayakkabılar kadar zararlı

Kılıçdaroğlu'nun 1 Mayıs işçi bayramı mesajı


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ilişkin yayımladığı mesajda, “Dün olduğu gibi bugün de 1 Mayıs Türkiye’nin 7 bölgesinde ve 81 ilinde coşkuyla kutlanacaktır. 1 Mayıs İşçi Bayramıdır. 1 Mayıs emeğin bayramıdır. 1 Mayıs bahar bayramıdır, adına ne derseniz deyin, 1 Mayıs resmen bayramdır ve herkesin bayramını, başkasının can ve malına zarar vermeden istediği yerde, istediği gibi kutlamak en doğal hakkıdır. Ancak, daha önce 1 Mayıs Bayramdır ve kutlama yeri Taksimdir diyen, ama özellikle son yıllarda hak ihlallerini alışkanlık haline getiren ve başta basın olmak üzere, örgütlü toplumu, örgütlü mücadeleyi hedef alan bir iktidarla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.



Kılıçdaroğlu, mesajının devamında şunları kaydetti:



“1 Mayıs’ta, emeğin en yüce değer olduğuna inanan ve insanlık onurunu korumayı esas alan CHP’nin Genel Başkanı olarak, herkes için daha iyi çalışma koşullarının yaratılması, eksiksiz ve engelsiz sendikal hakların sağlanması, iş hayatında ayrımcılığa son verilmesi, taşeron köleliğinin ortadan kaldırılması, çalışma yaşamında ILO normları ile AB kriterlerinin asgari norm olarak kabul edilmesi, herkesin insan onuruna yaraşır bir işe ve yaşanabilir ücrete sahip olması, işyerinde, toplumda, ülkemizde ve dünyada barışın sağlanmasını diliyorum. Bütün emekçilerin çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, hep birlikte el ele, omuz omuza olmaya, hak aramaya ve hem demokrasiye, hem de Türkiye’ye sahip çıkmaya çağırıyorum. Dileğimiz ve isteğimiz 1 Mayıs’ın kimsenin canı yanmadan, adına yakışır bir şekilde bayram gibi kutlanması ve AKP ile yandaşlarının provokatif oyunlarının boşa çıkarılmasıdır. Bu duygu ve düşüncelerle 1 Mayısları özgürce ve gönlümüzce kutlayabilmemiz için geçmişte canı pahasına mücadele edenleri rahmetle anıyor, o günün mücadele ruhunu bugüne taşıyanları sevgiyle selamlıyor, herkesin yarın akşam evlerine bayramdan döner gibi mutlu, huzurlu dönmesini diliyor, yaşasın emeğin ve işçinin bayramı, yaşasın 1 Mayıs diyorum.”



PELİN ÜZEK



Kılıçdaroğlu'nun 1 Mayıs işçi bayramı mesajı

Anaç sığır desteklemeleri ödendi


Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Songül Kadıoğlu, 2013 yılı Anaç Sığır Desteklemesi olarak 417 bin 300 TL. ödeme yapıldığını söyledi.

İl Müdürü Songül Kadıoğlu, üreticiler ile çiftçilere yönelik desteklemelerin devam ettiğini ifade ederek, “Hayvancılık desteklemeleri kapsamında ilimiz yetiştiricilerine 2013 yılı Anaç Sığır Desteklemesi olarak 417 bin 300 TL ödeme yapılmıştır” dedi.



Anaç sığır desteklemeleri ödendi

Hakem Emre Şenkal’a özel davet


Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu‘nun, 19 Yaş Altı Avrupa Şampiyonası’nda fair-play ödülü almasının ardından uluslararası ilk hakem olan Emre Şenkal, 30 Nisan-3 Mayıs tarihlerinde İtalya’nın Riccione şehrinde yapılacak olan Avrupa Kulüpler Şampiyonası’na özel davet edildi. Şampiyona ile beraber Avrupa Squash Federasyonu’nun yıllık olağan genel kurulunda hakem toplantılarına katılacak olan Şenkal, ardından önemli birçok müsabakayı yönetecek. Avrupa Squash Federasyonu yetkilileri son bir yıldır Türkiye’de Squash branşındaki gelişmeleri yakından izlediklerini, gelişmelerden hem çok memnun olduklarını hem de tüm desteklerini vermek istediklerini belirttiler.



Hakem Emre Şenkal’a özel davet

Kamyona çarpan minibüste can pazarı


Kamyonun altına giren minibüste sıkışan sürücüyü kurtarmak için itfaiye ve 112 ekipleri seferber oldu.

Bursa’dan İnegöl istikametine seyir halinde olan Zülfet D.’nin kullandığı 40 AC 517 minibüs, Babasultan yol ayrımında kontrolden çıkarak, A.A. yönetimindeki 01 RS 124 plakalı kamyona arkadan çarptı. Kamyonun altına giren minibüsün sürücüsü şoför mahallinde sıkıştı. Kazayı gören yoldan geçen sürücüler durumu İtfaiye ve 112 Acil Servis’e bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, sıkışan Zülfet D.’yi kurtarmak için uzun süre uğraştı. Minibüsün kapısı kesilerek kurtarılan ağır yaralı sürücü, İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Kazayla alakalı tahkikat sürüyor.



SALİH BAKICI



Kamyona çarpan minibüste can pazarı

Eski bakanın rekorunu kırdı


İl başkanlığı yaptığı dönemde vatandaşla kurduğu sıcak ilişkiyi seçim sürecinde de yakalayan ve mahalle mitinglerinde büyük kalabalıklara hitap eden Eyüp Eroğlu, belediye başkanı olduğu andan itibaren yoğun bir ziyaretçi akına uğradı. Kendisine gösterilen ilgiye kayıtsız kalmayıp, her vatandaşla tek tek ilgilenerek hatıra fotoğrafı çektiren Başkan Eroğlu, yaklaşık 40 binin üzerinde insanla tokalaşarak eski Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel’e ait rekoru, bir ayda egale etti. ’Türkiye’nin en genç il belediye başkanı’ unvanına da sahip olan Eroğlu, yoğun ilgi nedeniyle arkası kesilmeyen ziyaretlerin işini aksatmaması için, mesai saatleri dışında gece yarılarına kadar çalışması ile haberlere konu olmuş ve daha görevde bir ayını doldurmadan, Tokatlıların beğenisini toplayıp aldığı yüzde 52’lik oy oranının karşılıksız olmadığı izlenimini şimdiden oluşturmuş oldu. Başkan Eroğlu, sosyal medyada da büyük popülarite yakalarken, adına açılan birçok fan sayfası ile de takipçi sayısında şimdiden farklı bir rekora koşuyor.



Öte yandan 40 bin kişi ile tokalaşma rakamının Başkan Eroğlu’nun mahallerde yaptığı ziyaretler ve ’hayırlı olsun’ ziyaretlerine gelenlerin Belediye Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından çekilen fotoğraflardan tespit edildiği kaydedildi.



Eski bakanın rekorunu kırdı

Diziler ve maçlar elektriği çarpıyor


Enerji Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Barış Sanlı, Gediz Üniversitesi Enerji Çalıştayı’nda ilginç bilgiler verdi. Kurtlar Vadisi, Muhteşem Yüzyıl gibi dizilerin olduğu akşamlar elektrik tüketiminin fırladığını belirten Sanlı, “Şampiyonlar Ligi maçları varsa kullanım gece yarısı bile düşmüyor. Cuma namazı vaktinde azalan tüketim en az dini bayramlarda geriliyor” dedi.



Gediz Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Enerji Çalıştayı düzenledi. Sektör temsilcilerini bir araya getiren, enerji zirvesine dönüşen etkinlikte Türkiye’nin enerji karnesi, yatırım planları ile rüzgar ve güneş gibi çevreci kaynakların kullanımı ele alındı. Konuşmacı olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Barış Sanlı, Borusan EnBW Enerji Operasyon Direktörü Tuna Güven, Erke Sürdürülebilir Bina Tasarım Danışmanlık Şirketi Genel Müdürü Cemil Yaman, Wago Elektroteknik Otomasyon Proje Müdürü Başak Hatipoğlu, Bereket Enerji Güneş Enerjisi Teknolojileri ve Ar-Ge Müdürü Ahmet Öztepe, Fina Enerji Proje Lojistik ve Servis Müdürü Çağdaş Duran, Aydem ve Gediz Elektrik Yatırım Müdürü Ahmet Bayramoğlu, Hacettepe Üniversitesi’nden Yrd.Doç. Dr. Mithat Can Kısacıklıoğlu ile Gediz Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Ümit Çalı katıldı, çalışma alanlarıyla ilgili sunumlar yaptı. Enerji Bakanlığı’nın yatırımlardan sorumlu yöneticilerinden Barış Sanlı, ülkemizin elektrik tüketimini anı anına takip ettiklerini dile getirdi. Sanlı, istatistiklerden ilginç sonuçlar çıktığına dikkat çekerek Kurtlar Vadisi, Muhteşem Yüzyıl gibi sevilen dizilerle futbol maçlarında elektrik tüketiminin fırladığını söyledi.



Secilen diziler ekrana geldiği akşamlar TV kullanımından kaynaklı olarak tüketimin ortalamanın epey üstüne çıktığını dile getiren Sanlı, şöyle konuştu: “Hele Şampiyonlar Ligi karşılaşmaları varsa maç sonrası yorumlar bile izleniyor, sabahın ilk saatlerine kadar elektrik kullanımı azalmıyor. Şebeke yükünü artıran bu durumlara karşı deneyimlerimiz ışığında önceden hazırlıklı olduğumuz için herhangi bir sorun yaşanmıyor.”

Fabrikaların çay molalarında tüketimin düştüğü bilgisini veren Sanlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Cuma namazı vaktinde de tüketim iki bin megavat gibi ciddi miktarda azalıyor.



Elektrik tüketiminin en aza indiği dönemse dini bayramlar, 36 bin megavattan 15 bin megavata kadar geriliyor. Çünkü insanlar bir araya gelince kullanım azalıyor. Sürekli yenilediğimiz bu istatistikler ve sahip olduğumuz bilgiler sayesinde ülkemizin enerjideki nabzını tutuyor, gerekli tedbirleri alabiliyoruz. Ölçmeden yönetme şansımız yok.”



100 MİLYAR DOLAR YATIRIM



Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Barış Sanlı, Türkiye’nin önümüzdeki 10 yılda 100 milyar dolara yakın enerji yatırımı alacağına da işaret etti. Avrupa ve Ortadoğu’ya elektrik satmak isteyenlerin santraller kuracağını vurgulayan Sanlı, şu ifadelere yer verdi: “Jeopolitik konumumuz, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir kaynaklardaki potansiyelimiz ile şeffaf enerji politikalarımız elimizi güçlendiriyor. Yabancılar bunun farkında, biz de yurtdışına gidip Türkiye’nin stratejik konumunu anlatıyoruz. En son Hindistan’da temaslarımız oldu, Hintliler Avrupa’ya erişmek için Türkiye’yi yatırım planlarına aldı. Her sene 8-10 milyar dolar yatırım yapılacağını öngörüyoruz.”



Diziler ve maçlar elektriği çarpıyor

‘Ağlatan Dans’ yayın için gün sayıyor


Bir Çerkes delikanlısı ile Türk kızının aşkının konu edildiği dizinin 1. bölüm fragmanı yayınlandı. Kısa bir süre sonra Show Tv ekranlarında yayına başlayacak olan “Ağlatan Dans”, Kafkas halklarına ait meşhur bir ezgi olan “Ağlatan Kafe”den esinlenerek, Kaf Dağı’nın eteklerinde yaşanan bir aşk hikayesini konu ediniyor.



ÇERKES-TÜRK AŞKI



Yasemin Nak’ın hikayesini kaleme aldığı dizide, Öykü Çelik bir Türk kızı, Kıvanç Kasabalı’ysa bir Çerkes erkeğini canlandırıyor. Çekimleri Çanakkale’de gerçekleşen dizinin yapımcılığını Joy Pr üstlendi. Mayıs ayının ilk haftalarında yayınlanmaya başlaması beklenilen dizide Çelik ve Kasabalı’ya Arsen Gürzap, Cem Kurtoğlu, Levent Tülek, Suavi Eren, Ümit Yesin, Nihat İleri, Fırat Şahin, Burcu Sülüm, Muhammet Ali Kılıç, Burçin Yıldırım, Murat Çağlar ve Cem Sultan Karabulut eşlik ediyor.



DENİZ KARA



‘Ağlatan Dans’ yayın için gün sayıyor

Dünyanın en rahat kucağı


BRN Yatak, Anneler Günü nedeniyle düzenlediği yarışmada annelere ve çocuklarına süpriz hediyeler kazanma fırsatı sunuyor. Yurt genelinde başlatılan yarışmada, twitter üzerinden #dünyanınenrahatkucağı hashtagiyle annelerin çocuklarıyla çektikleri selfie fotoğraflar paylaşılacak. Yarışmada, fotoğrafı en çok beğeni alan anneye yatak ve emzirme yastığı verilirken, çocuğu için yün bebe yorgan ve yastık hediye edilecek.

Kesintisiz ve kaliteli uykuyu tercih edenlerin adresi olan BRN Yatakları’nın Genel Müdürü Berna İlter, kazanan talihlinin 11 Mayıs Anneler Günü’nde ilan edileceği selfie fotoğraf yarışmasıyla ilgili şunları söyledi:

“Düzenlediğimiz bu yarışmayla, dünyanın en rahat kucağına sahip annelerimize, ‘dünyanın en rahat yeri olan’ BRN Yatak uyku ürünlerini hediye ederek, kendilerine bir anlamda teşekkür etmek istedik. Umarız, tüm dünyada oldukça ilgi gören ürünlerimiz annelerimizi mutlu eder.”



BRN YATAK

Dünya genelindeki satışlarını geçen yıl sonunda iç pazara da yayan BRN Yatakları’nın Ankara Armada, İstanbul Capacity, Arena Park, Brandium, Vialand AVM’ler Masko, Samsun, Bodrum, KayseriPark, Gaziantep PrimeMall AVM ve KKTC’de mağazaları bulunuyor.



Dünyanın en rahat kucağı

İdris Güllüce: Sera gazı emisyonları yüzde 21 oranında azaltıldı


Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, “Türkiye’nin kişi başı sera gazı emisyon miktarı 5.9 tondur. Türkiye’nin küresel sera gazı emisyonları içerisindeki tarihsel payı sadece yüzde 0.4’ dür” dedi.



Türkiye’nin, iklim değişikliği ile mücadele konusunda kendi imkanları çerçevesinde üzerine düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirdiğini belirten Bakan Güllüce, iklim değişikliği ve küresel ısınma hakkında bilgi verdi. Türkiye’nin hızla gelişmekte olan bir ülke olduğunu vurgulayan Bakan Güllüce şunları söyledi:



“Ekonomik ve sosyal kalkınmamız sürdürülebilir bir biçimde devam etmektedir. Türkiye’nin kişi başı sera gazı emisyon miktarı 5.9 tondur. Bu değer OECD ortalamasının üçte biri ve Avrupa Birliği ortalamasının yarısıdır. Ayrıca Türkiye’nin küresel sera gazı emisyonları içerisindeki tarihsel payı sadece yüzde 0.4 dür. Sadece ulusal önlemler ve kaynakları ile 1990-2012 döneminde sera gazı emisyonları yüzde 21 oranında azaltılmıştır.”



2015 yılından itibaren Türkiye’nin toplam sera gazı emisyonlarının yaklaşık yarısının tesis bazında kayıt altına alınacağını ifade eden Bakan Güllüce, “Ülkemizde ve dünyada yaşanan kuraklık, sel gibi aşırı iklim olayları ile ilgili bilim çevrelerindeki yaygın kanaat, dünyadaki sera gazlarının artışı ile birlikte küresel ortalama sıcaklıklarının yükseldiği ve bunun da iklim değişikliklerine neden olduğu yönündedir. Sera gazı emisyonlarının kontrolü ve iklim değişikliğine uyuma yönelik olarak toplam 541 eylem içeren ve 2023 yılına kadar uygulanacak olan İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) 2011 yılında uygulamaya konulmuştur” diye konuştu.



İdris Güllüce: Sera gazı emisyonları yüzde 21 oranında azaltıldı

Otomobilin çarptığı yaya yaralandı


Kaza, Aksaray E-90 Karayolu Makas Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Makas Kavşağı’ndan şehir merkezine seyreden A.Ç. (43) idaresindeki 42 L 7747 plakalı otomobil, yolun karşısına geçmek isteyen M.K’ye (23) çarptı.



Kazayı gören vatandaşlar sağlık ekiplerini arayarak yardım istedi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahale sonrası yaralı Aksaray Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.Kazaya karışan otomobil sürücüsü A.Ç. gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü.



Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.



YASİN CAN



Otomobilin çarptığı yaya yaralandı

Pepedil: ‘Çocuğunuzun dünyasını keşfedin’


Pepedil, Rönesans Eğitim Vakfı’nın Adana Optimum Outlet Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirdiği “Anne- Baba Destek Programlarının” 15.’sine konuşmacı olarak katıldı.Optimum Avşar Sineması’nda düzenlenen “Çocuğun dünyasını anlamak ve yönetmek” konulu eğitim seminerinde ailelere uyarılarda bulunan Dilara Pepedil, ailelerin çocuklar üstünde tutumları, çocukların neden dikkat çekmek istediklerini ve annelerin çocuklar üzerinde nasıl başarılı olacaklarını anlattı.



BAĞLANMA SORUNU



İlgisiz, sevgisiz ve şefkatsiz büyüyen çocukların dikkat çekmek için çabaladıklarını ve güvenli bağlanma sorunu yaşadıklarını vurgulayan Terapist Dilara Pepedil, şunları söyledi:”Güvenli bağlanma, çocuğun anne ve babadan ayrıldığında ‘benden uzaktalar ama geri gelecek. Ben kendi başıma bu ayrılık durumuyla başa çıkabilirim” bilincini kazanmasıdır. İlgisiz büyüyen çocukta, sağlık güvenli bağlanma oluşmuyor. Güvenli bağlanma çocuğun 0-1 yaşında aileden yeterli ilgiyi görmesiyle sağlıklı şekilde oluşuyor. Ayrıca çocuklar, anne ve babalarından yeterince şefkat, sevgi, saygı görmeyince, dikkat çekebilmek için ayrıca çaba gösteriyor.”



AİLE FAKTÖRÜ



Aile içindeki tutumun çocuğun sağlıklı gelişiminde büyük rol oynadığını belirten Pepedil, “Baskıcı aile tutumu ailenin çocuğu kendi kurallarıyla yönetmesi, çocuğun ihtiyacı ve fikrinin önemsemediği tutumdur. Tavizkar tutum ise anne babanın çocuğa aşırı toleranslı davranması ve kuralların tamamen yok sayılması durumudur. Aşırı korumacı tutum, çocuğa ‘dışarı çıkma hasta olursun’ diyerek hayatını kısıtlaması ve onun gelişim açısından eksik yetiştirmesidir. Bu nedenle dengeleri çok iyi kurmak gerekiyor” dedi.



DENGEYİ SAĞLAYIN



Baskıcı, tavizkar ve aşırı korumacı aile tutumlarının çocukların gelişmesinde eksikliklere neden olacağının dile getiren Pepedil, şöyle devam etti:”Doğru aile tutumu demokratik aile tutumu dediğimiz davranış biçimidir. Ailenin kurallarının ve çocuğun ihtiyaçlarının dengede tutulmasıdır. Bu tutumda ne aile çok baskındır ne de çocuk. Bu sistem çocuğun sağlıklı gelişimine katkı sunar.”



Dilara Pepedil, seminer sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı.



Pepedil: ‘Çocuğunuzun dünyasını keşfedin’

Volkan Bayramusta, Söke’deki görevine başladı


Kuveyt Türk Efeler ve Nazilli’den sonra 3. Şubesini Söke’de hizmete açtı. Türkiye genelinde 291′inci, Aydın’da ise üçüncü şubesini hizmete açan Kuveyt Türk’ün Söke İstasyon Caddesi üzerinde hizmet vermeye başlayan Söke Şube Müdürlüğü’ne Aydın Efeler Müdür Yardımcılığı görevini yapan Volkan Bayramusta getirildi.

Kuveyt Türk Söke Şube Müdürü Volkan Bayramusta, Söke’nin özellikle tarımsal üretim faaliyetleri ile çok önemli bir merkez olduğunu ifade etti. Kuveyt Türk’ün en büyük amacının müşterilerine en iyi hizmeti sunmak olduğunu ifade eden Volkan Bayramusta, “Söke özellikle tarımsal üretim faaliyetleri ile yurt çapında çok önemli bir merkezlerimizden biri. Kuveyt Türk olarak Söke’de etkin ve kaliteli hizmet sunmak birinci önceliğimiz” ifadelerini kullandı.



LEVENT TUNCER

AYDIN



Volkan Bayramusta, Söke’deki görevine başladı

İstanbul barajlarında 10 yılın en kurak mevsimi


İstanbul’un içme suyunu sağlayan barajlarda, son 10 yılın en kurak ayı yaşanıyor. Barajlardaki su miktarı yüzde 30,52 seviyesine kadar gerilerken, yağan Nisan yağmurları da fayda etmiyor.



BALIK TUTULAN YERLERDE HAYVANLAR OTLUYOR



Her gün milyonlarca metreküp suyun tükendiği İstanbul’un, ihtiyacını büyük ölçüde karşılayan Alibeyköy barajındaki kuraklık dikkat çekiyor. Osmanlı döneminde İstanbul’un dört bir yanına su taşıma için yapılan kemerlerin altında şimdilerde hayvanlar otluyor. Geçtiğimiz yıllarda kemerlere kadar uzanan sular, şimdilerde ise metrelerce uzağa kadar çekildi. Alibeyköy Barajı’nın yanında ot toplayan Abdullah İnce isimli bir vatandaş, “Su köprünün alt tarafındaydı. Ormanın eteğinden gidiyordu. Şimdi tek başına karşıya geçebiliyorsun. Çoktu suyumuz ama bu sene yok. Ormanın eteklerinden gidiyordu, ormanın yanından balık tutuluyordu” dedi.



BOŞ TOPRAĞA OLTA



Sazlıbosna, Şamlar Barajı da kuraklıktan nasibini aldı. Köyün eteklerine kadar uzanan suların yerinde şimdilerde ise çatlayan topraklar görülüyor. Vatandaşların olta attığı yerde ise şimdi boş topraklar bulunuyor. Eskiden su seviyesinin cami önüne kadar geldiğini ifade eden Şamlar Köyü sakinlerinden Bilal Küçükkara, “Kış ayları kurak geçince sular çekildi. Bir zamanlar bulunduğum yerde balık tutuyorduk. Yağmur yağıyor ama yeterli değil” diye konuştu.



SON 10 YILIN EN KURAK AYI



Barajlardaki su miktarı yüzde 30,52 seviyesi ile son 10 yılın en düşük oranına ulaştı. 10 yıl içinde en düşük seviye 2008 Nisan ayında yüzde 42,87’ye gerilemişti. Ardından yükselişe geçen su miktarı, 2011 yılında yüzde 97,36 oran ile zirve yapmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise, İstanbul’un su sıkıntısını yaşamayacağını her platformda ifade ediyor.



AHMET FARUK SARIKOÇ-REFİK FİDAN



İstanbul barajlarında 10 yılın en kurak mevsimi

29 Nisan 2014 Salı

Twitter dibi gördü


Kullanıcı artış hızı yüzde 30’dan yüzde 25’e düşen sosyal medya sitesi Twitter’ın aylık aktif kullanıcı sayısı 255 milyona ulaşırken bu kullanıcıların yüzde 78’ini mobil internet kullanıcıları oluşturdu. Halka açıldıktan sonra mali tablolarıyla ilgili ikinci açıklamasını yapan Twitter’ın 2014 yılının ilk çeyreğinde zararı 132 milyon dolar oldu. Şirketin geçen yıl aynı aynı dönemde zararı 27 milyon dolar olmuştu. Açıklamanın ardından düşüşe geçen Twitter hisseleri yüzde 9 değer kaybetti. Önceki dip seviyesi 38,80 dolar olan Twitter hisseleri böylece bugüne kadarki en düşük seviyesi olan 38,50 dolara geriledi.



Evan Williams tarafından 2006 yılında kurulan ve Merkezi San Francisco’da bulunan Twitter, kasım ayında halka açıldığı ilk gün yatırımcısına yüzde 73’lük getiri sağlamıştı.



Twitter dibi gördü

“Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” okuyucuyla buluştu


Destek Yayınları’ndan çıkan Yazar Baran Aydın’ın yeni kitabı “Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” raflardaki yerini aldı. Baran Aydın, 2005 yılında ortaya çıkan Atatürk’ün 105 dosyadan oluşan vasiyetinden yola çıkarak oluşturduğu “Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” adlı kitabın, 2. Nutuk olma özelliğini taşıdığını ifade ediyor.

Baran Aydın’ın kaleme aldığı “Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” adlı kitabında şu satırlara yer veriliyor:

“Gazi Mustafa Kemal henüz kurulan Türk devlet dinamiklerinin her bir parçasını ayrı ayrı dizayn ederken çok dikkat etmişti. İnce eleyip sık dokumasına rağmen içinde çok yakın çevresi dışında kimseye açamadığı bir sıkıntı taşımaktaydı.

İçinde taşıdığı bu rahatsızlık 1927 yılında tamamladığı Nutuk’un son cümlelerine yansımıştı: ‘İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dâhili ve harici bedhahların olacaktır.’ Bir çözüm bulmalıydı. Gelecekte Türk devletiyle husumeti olanların dahi engel olamayacakları bir çözüm. Gelecek nesillere aktarılacak ve içinde taşıdığı rahatsızlığı giderecek oranda önemli bir çözüm. Nihayet Gazi Paşa, yıllar öncesinden düşünmeye başladığı sorunun çözümünü bulmuştu. Milletine, Türk devlet geleneğine uygun şekilde hazırlayacağı bir vasiyetname bırakmayı planlamıştı. Günü geldiğinde vasiyetnamesini devlet yetkilileri açıklayacak ve Gazi Paşa’nın bilinmesini istediği gerçekler bir bir ortaya çıkarılacaktı. Ayrıca vasiyetname bir nevi II. Nutuk olacaktı. Nutuk’ta paylaşılmayan 1927 yılından önceye ait konular ve belgeler de bu vasiyetnamede yer alacaktı. Ayrıca 1927 yılından sonra sakladığı belgelerin yorumlarına da ikinci Nutuk’ta yer verebilecekti.”

Baran Aydın’ın “Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” adlı çalışması bu vasiyeti ilk kez gün yüzüne çıkarıyor.



“EKİBİ, ARŞİVLERİ 105 ADET DOSYA HALİNE GETİRDİ”



Atatürk’ün ekibinin istiklal Savaşı’nı belgelediklerini arşivlediklerini de kitabında ele alan Yazar Aydın, bu sürecin 10 Kasım’a kadar sürdüğünü belirtiyor. Kitabında, bu arşivlerin 105 adet sarı dosya haline getirildiğine değinen Yazar Baran Aydın, “Atatürk’ün vefatından bir süre sonra Çankaya Köşkü’nde bulunan 105 adet sarı dosya Ziraat Bankası’nın zemin katındaki özel kasalara konuldu ve 50 yıl boyunca açıklanmaması koşuluyla saklandı. Devlet yetkilileri ise 2005 yılına kadar 105 adet dosyanın varlığı hakkında sessiz kalmayı tercih etti.

Bu kitapta, Atatürk’ün en yakınında bulunmuş dönemin yetkililerinin anılarında, röportajlarında, meclis tutanaklarında; Atatürk’ün hususi evrakı olan 105 adet dosyanın varlığını doğruladıklarını ilk kez belgeleriyle göreceksiniz” dedi.



“Atatürk’ün Gizlenen Vasiyeti” okuyucuyla buluştu

Itzhak Perlman sanatseverleri bir kez daha büyüledi


Map İletişim ve Piu Music organizasyonuyla, 70. yılını kutlayan Yapı Kredi ana sponsorluğunda “Good Music In Town Konserleri” kapsamında Dünyanın en önemli müzik otoritelerince 20. ve 21. yüzyılın en üstün keman virtüözü kabul edilen Itzhak Perlman, sanatseverlere unutulmaz bir gece yaşattı.Her gittiği ülkede müzikseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaşarak konser biletleri aylar öncesinden tükenen, “Schindler’in Listesi” filminden de tanınan ve geçtiğimiz yıl da İstanbul’da müthiş bir konsere imza atan Itzhak Perlman’ın konserine yine ilgi büyüktü.



Geçtiğimiz aylarda da Yapı Kredi sponsorluğunda İstanbul’da konser veren Perlman, bu yıl yine geçmişte Yehudi Menuhin’e ait Stradivari’nin altın çağında yapılmış en iyi kemanı olduğu düşünülen 1714 yapımı antik Soil Stradivarius ile katılacak.Perlman konsere, geçmişte Yehudi Menuhin’e ait Stradivari’nin altın çağında yapılmış en iyi kemanı olduğu düşünülen 1714 yılı yapım tarihli, 300 yıllık Soil Stradivarius ile katılacak.



Perlman’ın kullandığı enstrümanın değerinin 20 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor.En İyi Oda Müziği ve En İyi Enstrümantal Solist Performansı gibi toplamda 5 ayrı dalda Grammy Ödülü’ne sahip olan Perlman’ın, Harvard, Yale, Brandeis, Roosevelt, Yeshiva ve Hebrew Üniversitelerindefahri ve onursal doktoraları bulunuyor.



Polonyalı ünlü besteci ve kompozitör Zbigniew Preisner, Avustralyalı şarkıcı, besteci ve aranjör Lisa Gerrard ile birlikte 8 Mayıs 2014’te İstanbul Kongre Merkezi’nde sahne alacak. Konser, bu sene 70. yılını kutlayan Yapı Kredi’nin ana sponsorluğunda, Map İletişim ve Piu Music organizasyonuyla düzenlenecek.



Itzhak Perlman sanatseverleri bir kez daha büyüledi

Kosova’da Dünya Dans Gününde meydanlar şenlendi


Kosova’da 4’üncü kez kutlanan Dünya Dans Günü coşkulu geçti. Dans severler Priştine merkez meydanında toplanarak, Afrika kabilelerinin danslarından Latin Amerika danslarına kadar farklı dansları seyretme imkanını buldu.“Dans Evolution “ derneği tarafından tertiplenen dans gösterisi, Kosovalılar tarafından büyük beğeni ile izlendi.



Geleneksel hale getirdiği gösteriyi örgütleyen “Dans Evolution “ derneği başkanı Dafina Rudi, gösteri öncesinde yaptığı açıklamada, Kosova’da Dünya Dans Günü kutlamnalarının yapılmasından son derece mutlu olduklarını belirterek, Kosovalılara dansı sevdirmekte bugünün önemli katkısı olduğunu belirtti.“Dans Evolution “ derneği kurucularından Fejzullah Mustafa da, Kosova’da dans severlerin sayısının her geçen gün arttığını belirterek, “ Kosova ‘nın Dünya Dans Günü’nü kutlayan ülkeler arasında yer almasından mutluyuz” dedi.



Yağışlı havaya rağmen dans severlerin izlediği gösteri renkli görüntülere sahne oldu. Yaklaşık 2 saat süren dan gösterisi, Arjantin’den gelen iki kişilik müzik ve dans grubunun gösterisi ile başladı. Kosovalılar ilk kez Caporea müzik aleti ile tanışarak, ilk defa Afrika yerlilerinin dansını izledi. Meydanda toplanan vatandaşlar, alkışlarla tempo tutarak dansa eşlik etti.



Monito Bonidelas, Caporea müzik aletinin ilginç bir çalgı olduğunu ve gittikleri her yerde ilgi gördüğünü kaydederek, Afrika yerlilerinin savaş danslarından birini, seyirci ile buluşturduğunu söyledi.Gösteri daha sonra küçüklerin Brezilya’nın sevilen parçaları eşliğindeki dansları ile devam etti. Sempatik hareketleriyle çocuklar, büyüklerin alkışını topladı.



Merita Shabani, Dünya Dans Günü’nde açık havada dans etmenin heyecan verici olduğunu belirtirken, Nesa Kazazi, dans etmenin kendisi için bir yaşam tarzı olduğunu söyledi. Harisa Emiri de, çocuklarla topluluk halinde dans etmenin ayrı bir güzelliği olduğunu kaydetti.Program kapsamında yetişkinlerin de dansları, ayrı bir ilgi uyandırdı. Yetişkinler ,Latin Amerika’nın Tango’dan Sansa’ya kadar dans türlerini icra etmekte hünerlerini sergiledi.



Dünya Dans Günü kutlamaları 1982 yılında ilk kez UNESCO Uluslararası Tiyatro Enstitüsü’nün Dans Komitesi tarafından başlatıldı.



ERCAN KASAP



Kosova’da Dünya Dans Gününde meydanlar şenlendi

Eski hakemler bombaladı


Bursa’da Ördekli Kültür Merkezi’nde Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği’nin düzenlediği “Hakem Gözüyle Antrenör” panelinde konuşma yapan eski hakem ve spor yorumcuları Bünyamin Gezer, Mustafa Çulcu ve Muhittin Boşat, Merkez Hakem Kurulu ve hakemleri bombaladı.



MHK Başkanı Zekeriya Alp’in istifa etmesi gerektiğini vurgulayan Muhittin Boşat, “Hakemlerin performansını bir bütün olarak sezon başından beri ele aldığımızda çok başarılı olduklarını söyleyemem. Bu başarısızlığın altında hakemlerin salt bireysel hataları değil, hakemlerin yönetiliş ve atanma tarzlarıdır. Bana göre hakemlere verilen eğitimler doğru değil. Hakem atamaları hakemlerin de kafasını karıştırıyor. Bu da hakemlerin hata yapma oranını yükseltiyor. Hakemlerin hatalarında bir kasıt olduğunu zannetmiyorum. Bursaspor’da olduğu gibi birçok kulüp hakem hatalarına kurban gitti. Bana sorarsanız “hakem hatalarından en çok hangi kulübün bu işten canı yandı” derseniz “Kayserispor” derim. Bunu net bir şekilde söyleyebilirim. Bursasporun da bazı maçlarda çok ciddi şekilde hakem hatalarından canı yanmıştır. Hakem sayısı arttıkça, hatalar azalacağı yere daha da arttı. Merkez Hakem Kurulu’ndaki arkadaşlarımız 5 ve 6. hakem uygulamasına balıklama atladılar. Avrupa’daki maçlara baktılar, ama örneğin Cüneyt Çakır Avrupa’daki maçlara çıktığı zaman yardımcıları iki deneyimli hakem oluyor. Oysa Türkiye’de böyle bir şey yok. Bizde çok deneyimsiz hakemler kale arkasında çizgi hakemliği yapmaya başladılar. Paylaşım çoğaldı, fakat kimse sorumluluk almıyor. Ben bu uygulamanın yarar getirdiğine inanmıyorum. Merkez Hakem Kurulu başkanının bana göre Kasımpaşa – Beşiktaş maçının futbol federasyonu tarafından resen tekrar kararı alındığı anda sayın Zekeriya Alp’in istifa etmesi lazımdı. Ne yazık ki o tavrı sergilemediler” dedi.



“CİNAYET İŞLENDİ”



Süper Lig’de görev almamış hakemlere maç yönettirmenin cinayet olduğunu belirten Bünyamin Gezer, “Hakemlerin performansına baktığımızda iyi bir periyot sergilemediklerini gördük. Hakemler çok büyük hatalar yapıyor. Bunun nedeni iyi seçilmediklerinden. Hakemler diyagonal sistemi uygulayamadıkları için, hep arada kaldıklarından dolayı bu hatalar gün yüzüne çıkıyor. “Çok hakem hataları azaltır” diye bir kaide yok. Hakemler birbirleri arasında iletişim kuramıyorlar. Süper ligde maç yönetmemiş hakemlere hakemlik yaptırmak bana göre cinayettir. 31 haftalık periyota baktığımızda Merkez Hakem Kurulu yetersiz kaldı diyebiliriz” şeklinde konuştu.



“MHK CÜNEYT ÇAKIR’IN ŞEMSİYESİNDEN ÇIKSIN”



MHK’nin Cüneyt Çakır’ın şemsiyesi altından çıkması gerektiğini söyleyen Mustafa Çulcu, “Bazı takımlar hususunda hakemler takımları önemsemediler. Bir Fenerbahçe, iki Galatasaray, 3. Beşiktaş, 4 Trabzonspor olarak korku sırası oluşturuldu. Merkez Hakem Kurulu hakem atamalarıyla bu 4 takımdan ses gelmediği sürece yollarına devam ediyorlar. Hakemler yaptığı hatalardan ders çıkarmıyorlar. Şu ana kadar MHK’de hakemlere ciddi dersler anlatılan bir düzen oluşturduğuna dair bir duyum almadık. Hakemlere yol gösterebilecek kimse yok. 13 hakemin üzerinde 204 maç var. Diğer yandan 75 maça 12 hakemden biri atanıyor. Elinizdeki 25 hakem ile ligi çevirmeye çalışıyorsunuz. Kadroda bulunup hiç görev almayan 15 hakem var. Bu isimleri neden kadroda tutuyorsunuz. 5-6 yıldır kadroda olmasına rağmen hiç maç yönetmemiş hakemler var. Hakemlere hatalarına rağmen her hafta maç verirseniz, daha başarılı olacağına dair söylemler vardı. 6 yıldır görevdesiniz biz hala bir değişme göremedik. Bu işi beceremiyorsunuz anlamına geliyor. Cüneyt Çakır’ın şemsiyesi altında gölgelendirmekten lütfen çıkın. Gerçekleri görün. Gelecek haftalarda daha da sıkıntı olacak. Önümüzdeki sezon 4. yıldızı kim takacak kavgası daha da stres oluşturacaktır. Siz önce buna hazırlanın” dedi.



Eski hakemler bombaladı