31 Mayıs 2014 Cumartesi

Sokak ortasında erkek cesedi bulundu


Edinilen bilgiye göre, Bahçeli Evler Mahallesi 935 Sokak’ta saat 04.30 civarlarında genç bir şahsın cesedi vatandaşlar tarafından fark edildi. Vatandaşlar durumu polis ekipleri ile 112 sağlık ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri ceset üzerinde incelemelerde bulunurken, polis ekipleri çevrede güvenlik önlemi alarak ölen kişinin bilgilerine ulaşmaya çalıştı. Cumhuriyet savcısının olay yerine gelip inceleme ve çalışmalarda bulunması sonrası kimliği belirsiz şahsın cesedi, tabuta konularak otopsi yapılmak üzere cenaze aracı ile Adıyaman Tıp Fakültesi Morgu’na kaldırıldı. Kimlik, telefon ya da herhangi bir belge ceset üzerinden çıkmazken, şahsın vücudunda çok sayıda kırık ve darp izlerinin bulunduğu öğrenildi. Gencin başka bir yerde öldürülüp daha sonra sokak ortasına atıldığı düşünülüyor.

Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.



CİHAN KİZİR



Sokak ortasında erkek cesedi bulundu

Fotoğraf Sanatçısı Sabit Kalfagil fotoğraf severlerle


Türkiye Tekstil, Örme ve Giyim Sanayi İşçileri Sendikası (TEKSİF)’in toplantı salonunda gerçekleşen ve yaklaşık 70 kişinin katıldığı konferansta konuşan Kalfagil, öncelikle MAFSAD’ın düzenlemiş olduğu photoshop kursuna katılan kursiyerlere katılım belgelerini takdim etti.



Prof.Dr. Sabit Kalfagil, MAFSAD’ın SODES kapsamında yürüttüğü Fotoğraf Aşkına Projesi çerçevesinde Malatya’da fotoğraf severlerle bilgilerini paylaştı. “Fotoğraf Sanatında Kompozisyon” ve “Türkiye’nin Üzerindeki Işık” konulu iki adet sunum gerçekleştiren Sabit Kalfagil, fotoğrafta kompozisyonun önemli unsurları hakkında bilgi verdi.



Sunumun ardından MAFSAD’ı ve Malatya’yı onurlandırdığı için Kalfagil’e MAFSAD Başkanı İnan Orhan tarafından plaket takdim edildi.MAFSAD Başkanı İnan Orhan, yaptığı açıklamada katılımından dolayı Kalfagil‘e ve Malatyalı fotoğraf severlerle Kalfagil ‘in buluşmasına ön ayak olan MAFSAD üyesi Doç.Dr.Ahmet Soylu’ya, photoshop kursiyerlerine, program sunucusu Nursel Kaplan’a, katılımlarıyla etkinliği destekleyen fotoğraf severlere çok teşekkür etti.



Etkinlik hakkında bilgi veren MAFSAD üyesi Doç.Dr.Ahmet Soylu, fotoğraf duayeni Kalfagil’in fotoğraf konusunda gerçekten büyük bir duayen olduğunu belirterek, Kalfagil‘i Malatya’da ağırlamaktan mutluluk duyduklarını, katkılarından dolayı MAFSAD yöneticilerine teşekkür etti.



Fotoğraf Sanatçısı Sabit Kalfagil fotoğraf severlerle

Talas'ta Grup Seksendört rüzgarı


Talas Belediye Meydanı’nda düzenlenen geceye, vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Gece ilk olarak komedyen Yavuz Seçkin’in birbirinden güzel skeçleriyle başladı. Ünlü komedyen sahnede izleyenleri gülmekten kırıp geçirirken, yaptığı Bülent Ersoy, Fatih Terim, Mahsun Kırmızıgül, Aziz Yıldırım gibi taklitleriyle izleyenleri kendine hayran bıraktı.



Yaklaşık yarım saat sahnede kalan ünlü komedyen sırasını pop müziğin sevilen gruplarından Grup Seksendört’e bıraktı. Solist Tuna Velibaşoğlu, grubun sevilen eski ve yeni şarkılarını seslendirdi. Büyük bir coşku ile şarkılarını seslendiren Grup Seksendört, Talaslılara unutulmaz bir gece yaşattı.



Talas'ta Grup Seksendört rüzgarı

Güney Afrika’dan Türkiye’ye yatırım çağrısı


Büyükelçi Vika Mazwi Khumalo, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin organizasyonu ile basın mensuplarıyla bir araya geldi. Beyazıt’taki Double Tree Hilton Oteli’nde düzenlenen toplantıya TGC Başkanı Turgay Olcayto, Başkan Vekili Vahap Munyar, İhlas Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ballı ve basın organlarının üst düzey yöneticileri katıldı. Toplantıda Türkiye ve Güney Afrika’nın bugünkü ve geleceğe yönelik durumu ve ekonomik iş birliği konuları ele alındı.



Güney Afrika’nın demokrasiye geçişinin 20’inci yılı etkinlikleri kapsamında düzenlenen basın toplantısında İhlas Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ballı’nın sorularını yanıtlayan Büyükelçi Vika Mazwi Khumalo, Türk iş adamlarına “Güney Afrika’da yatırım yapın” çağrısı yaptı. Büyükelçi Khumalo, “Türkiye’deki iş adamları Güney Afrika’daki iş sektörü için ülkemize yatırım yapmalı. İki ülke arasındaki ticaret, ülkelerin sahip olduğu iyi ilişkilerin potansiyelini yansıtmıyor. 1 milyar dolarlık ticaret elbette yeterli değil. Türkiye üretim konusunda çok iyi ve Güney Afrika çok fazla doğal kaynağa sahip. İki ülke bu konu üzerinde çalışabilir. Mesela Türk yetkililer mücevher konusunda bizimle ortak çalışabilirler. Aynı zamanda tarımsal alanda birçok üretim noktasında çalışabilirler. Bu sayede her iki ülkede krizi yok etmek mümkün olacaktır” dedi.



Türk şirketlerinin Güney Afrika’da ticarete başlamalarının çok zaman almayacağını kaydeden Khumalo, “Bürokrasimizi geliştirdik. Türk şirketlerinin Güney Afrika’da ticarete başlayıp fabrika kurması çok zaman almaz. Biz ülkemizde kim şirket kurmak ister ve ticaret yapmak isterse bu konuda dikkatli davranıyor ve çalışıyoruz. Ticaret ve Sanayi Bakanlığımız Türkiye’de temsilciliğe sahip. Güvenlik noktasında da bu durumu daha iyi bir noktaya taşımak için çalışıyoruz ve bu, öncekinden daha iyi bir noktada. Biz kendimize olan güvenimizle adımlarımızı ileriye doğru atıyoruz. İnsanlar Güney Afrika’da rahat bir şekilde yaşayabilir. O yüzden bunun Güney Afrika’da iş sektörünü etkileyeceğini düşünmüyoruz. Türkiye’deki tüm iş adamlarını Güney Afrika’ya çalışmaya davet ediyoruz” şeklinde konuştu.



MEHMET ALTUNIŞIK

İSTANBUL



Güney Afrika’dan Türkiye’ye yatırım çağrısı

MYK & MASS Sportboats yarışları yapıldı


Caddebostan parkurunda düzenlenen organizasyon, toplam dört yarıştan oluşan MYK 2014 Sportboats Trofesi’nin ilk yarışı olma özelliğini taşıyor. Geçen yıl ilki düzenlenen MYK & MASS Sportboats yarışlarına bu yıl 15 adet yelkenli tekne katıldı. Söz konusu yarışın tekne kayıt ücretleri geçen sene olduğu gibi bu yıl da MYK Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında Çocuk Böbrek Vakfı’na bağışlanacağı belirtildi.



Art arda 3 yarış esasına göre yapılan yarışların ilk startı saat 13.00’de verildi. MYK & MASS Sportboats Yarışları’nda dereceye giren yarışmacıların ödülleri bu akşam Marmara Yelken Kulübü lokalinde düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak.

Marmara Yelken Kulübü yöneticilerinden Alpay Türker, Marmara Yelken Kulübü çatısı altında MASS Pompa sponsorluğunda gerçekleştirilen sportboat yarışlarını düzenlediklerini belirterek, “Bugünkü yarışımıza 15 tekne katılacak. Yarıştan sağlanan gelirin tamamı Çocuk Böbrek Vakfına bağışlanacak” dedi.



TÜRKER: “YELKEN SPORUNDA HEDEFİMİZ MİLLİ SPORCULAR YETİŞTİRMEK”

Öncelikli hedeflerinin, öz güveni yüksek bireyler yetiştirmek olduğunu söyleyen Türker, “Bu öz güveni yüksek bireylerin doğa ile barışık olmasını istiyoruz. Doğa ile mücadelede yelken sporunu kullanarak çevreye özen gösteren bireyler olmasını istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda performans olarak milli sporcular yetiştirmek hedefimiz var. Milli sporcularımız dünya çapında başarıların altına imza atmış durumdalar ve atmaya devam edeceklerini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.



“TÜRKİYE’DE YELKEN SPORUNUN GELİŞTİRİLMESİNİ İSTİYORUZ”

Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığı takdirde Türkiye’deki yelken sporunun daha da geliştirilmesi gerektiğine değinen Türker, “Türkiye’de bin kişi başına düşen yelkenli sayısı oldukça az. Ülkemizin her tarafının denizlerle çevirili olmasından dolayı yelken sporunun ve denizcilikle ilgili tüm sporların daha da geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.



BERKER: “GENÇLERİN YELKEN SPORUNA İLGİSİ GAYET GÜZEL”

Marmara Yelken Kulübü Müdürü Begüm Berker de, kulübün 1958 yılında kurulduğunu hatırlatarak, “56 yıllık geçmişi olan bir kulübümüz. İstanbul’da kurulan 2. yelken kulübüyüz. Amacımız çocuklara yelken sporunu öğretmek. Optimist ve laser takımlarımız var. Kulüp olarak 55 takım sporcumuz var. Optimist sporu 7 yaşında başlıyor. 7-13 yaş arası yapılıyor. Laser sporu 13 yaşında başlıyor ve 13-18 yaş arası yapılıyor. Gençlerin yelken sporuna ilgisi gayet güzel. Yelken sporuna başlayan daha sonra bırakamıyor. Kulüp olarak birçok uluslararası yarış düzenledik” dedi.



KORAY USTABAŞI – MEHMET ŞİRİN TOPALOĞLU

İSTANBUL



MYK & MASS Sportboats yarışları yapıldı

Gezi’ye şok benzetme


AK Parti Balıkesir Teşkilatının mayıs ayı danışma meclisi toplantısında konuşan AK Parti Balıkesir İl Başkanı Mahmut Poyrazlı, “Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında 301 vatandaşımızı kaybettik. Devletimiz, kazayı haber alır almaz bütün imkanlarını seferber etti. Soma’da Balıkesir olarak 104 şehit verdik. Balıkesir olarak bu acıyı milletimizle beraber yaşadık. Ailelerin acılarını paylaşmaya ve ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz. Soma’da meydana gelen olay sonrasında acıları paylaşmaya çalışırken, maalesef bu kazayı milletimize müstahak gören zihniyetin, en hafif tabiri ile vicdansızlıkta ve insafsızlıkta sınır tanınmadığını görmüş bulunmaktayız. Böyle acılardan ülkede kaos çıkarmaya çalışan bu zihniyeti milletimizi çok iyi bilmektedir. Bu çarpık ve vicdandan yoksun zihniyeti bu vesile ile bir kez daha kınarken, her zaman olduğu gibi yüce Rabb’imize ve milletimize havale ediyoruz” dedi.



AK Parti Balıkesir Milletvekili Ali Aydınlıoğlu ise, 30 Mart seçimlerinde AK Parti’yi yıkmak için uğraşan şer odaklarına gereken cevabı verdiklerini söyledi. Aydınlıoğlu, “Balıkesir olarak büyük bir destan yazdık. Türkiye’nin önünde kalkınmaya, ilerlemeye set çekmek isteyen, AK Parti’yi yıkmak için uğraşan şer odaklarına gereken cevabı verdik. Büyükşehir başta olmak üzere, 20 ilçeden 14’ünü kazandık. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ni de Başbakanımıza hediye ettik” şeklinde konuştu.



AK Parti Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan, “Bugün Türkiye’de geçmişte hepimizin üzerine oynanan ve bundan sonra da oynanacak olan Bizans oyunlarının yıl dönümü. 3 ağaç için memleketin ne hale geldiğini ve ne getirilmek istendiğini gördük. Oradan sonuç alamadılar. Ekonomimiz, insanımız zarar görse de başka bir oyun sahneye konuldu. 17 Aralık sürecinden sonra, 30 Mart seçimlerinde her türlü Bizans oyunlarını bertaraf ettik. 17 Aralık, Taksim oyunları bunlardan nemalanan, fayda gören kimdir? Bu olaylar ülkemize neler kaybettirdi? Faiz lobisi kazandı. Esnafımızın kullandığı kredi yüzde 10 arttı. Büyüme durdu. Merkez Bankası’ndaki döviz rezervi azaldı. Bu ülkeyi sevenler, sayanlar üzülürken sanki onlar bu iktidar gidecek diye ellerini ovuşturdular. AK Partili olma şerefine erişmiş, milletvekili olma şerefine erişmiş o insanlar çeşitli entrikalarla istifa etti ve ettirilmeye çalıştı. Onların düşüncesi neydi? Beklenen neydi? Kaos, kaos, kaos” dedi.



BAŞKAN UĞUR’DAN CUMHURBAŞKANLIĞI DEĞERLENDİRMESİ



AK Parti Bursa Milletvekili İsmet Su ise, koordinatör milletvekili olarak katıldığı toplantıda, Balıkesir teşkilatının 30 Mart’ta başarılı bir imtihan verdiğini söyledi.



Daha sonra söz alan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur, “Türkiye öyle bir seçim dönemine girdi ki, genel seçimleri ve arkasından cumhurbaşkanlığı seçimi ve arkasından milletvekilliği seçimi. Bu seçim takviminin birinci raundu belediye başkanlığı seçimiydi. Çok zorlu ve çetin bir seçim geçirdik. Karşımızda bir taraftan muhalefet partileri, bir taraftan da Türkiye’ye yeni bir vesayet getirmek isteyen paralelciler. Bu mücadeleden zaferle çıktık. Belediye başkanlığı sayımızı yüzde 55 arttırmışız. Bundan sonra AK belediyeciliği Balıkesir’e göstereceğiz” dedi.



Başkan Uğur da yaptığı konuşmada, “Biz Balıkesir’e hizmet etmek istiyoruz, biz Balıkesir’i ileri götürmek istiyoruz. Bizim ustamız Recep Tayyip Erdoğan. Türkiye’de örnek belediyeciliği gösteren insan. Bize örnek olacak belediyeler var. Bursa, Kocaeli, İstanbul Belediyesi var. Biz onlarla bir çok konuyu paylaşıyoruz. Biz şanslıyız. Türkiye 12 yıldır siyasi ve ekonomik istikrarın olduğu bir dönem geçirdi. AK Parti’nin girdiği bütün seçimleri kazanması, bir kaybedenler kulübü oluşturdu. Onlar hazımsız, onlar hala kabullenemiyorlar. Onun için ellerinden geleni ardına koymadan diktatör suçlaması yapıyorlar. Bu güruh bütün Türkiye’de var. Biz Balıkesir’de bu kaybedenler kulübü ile de mücadele ediyoruz. Allah’ın izni ile biz başarılı olacağız. Cumhurbaşkanlığı seçimi önümüzde. Millet ilk defa cumhurbaşkanını seçecek. Cumhurbaşkanı adayımız hayırlı olsun dedi. Ben diyorum ki, Recep Tayyip Erdoğan hayırlı olsun” dedi.



Toplantı, verilen yemekle sona erdi.



Gezi’ye şok benzetme

Yardım etmek isterken canından oldu


Kaza, Silivri Selimpaşa Kıyıkent’te meydana geldi. Kıyıkent önünde lastiği patlayan İbrahim K., aracını yol kenarına çekti. Bu sırada lastik değiştiren vatandaşa yardım etmek isteyen Kıyıkent’te bekçilik yapan 36 yaşındaki Vedat T, aracın yanına gitti. Araç bagajındaki stepne lastiğini çıkarmak isteyen Vedat T’a Fatih S. yönetimindeki lüks otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle bir süre araç altında sürüklenen Vedat T., kaza yerine çağırılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Evli ve iki çocuk babası Vedat T, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Vedat T’nin ölümüne sebep olan sürücü Fatih S. gözaltına alındı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.



Yardım etmek isterken canından oldu

Sırrı Süreyya Önder, Gezi Parkı’na çiçek bıraktı


Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Gezi Olaylarının yıl dönümünde Taksim’e geldi. Elinde bir buket papatyayla yürüyen Önder, polislerin arasından geçerek Gezi Parkı’na ulaştı. Önder, Gezi Olaylarında hayatını kaybedenler anısına yanında getirdiği papatyayı parka bıraktı. Basın mensuplarının sorularını yanıtsız bırakan Önder, daha sonra Gezi Parkı’ndan ayrıldı.



Sırrı Süreyya Önder, Gezi Parkı’na çiçek bıraktı

Güllüce: ‘Göçü önleyici tedbirler almak lazım’


Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (TİMFED) 5. Olağan Genel Kurulu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Konferans Salonu’nda düzenlendi. Genel Kurula, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yardımcısı Halil Etyemez, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TİMFED Başkanı Tahir Tellioğlu, Altındağ Belediye Başkanı Mesut Akgül, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak ve müteahhitler katıldı.



Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce, Türkiye’nin avantajlarından birinin bilgi ve birikimi olduğunu söyleyerek, 2020 yılında inşaat sektörünün 12 milyar trilyon hacme ulaşacağını ifade etti. Güllüce, hedeflerinin ormana bakarak yapılması gerektiğini belirterek, “12 trilyondan en fazla biz pay alırız ve nasıl alırız diye kendimize de soralım” ifadelerini kullandı.



Kentsel dönüşümden söz eden Güllüce, bir profesörün Türkiye’nin bütün illerinde kentsel dönüşümün bütün binalara uygulanması gerektiğini söylediğini ifade ederek “Hocam söylediğin harika bir temenni. Katılmamak mümkün değil. Ama dünyada matematik, sayı diye bir şey icat edilmiş. Kaç bina ve her bina kaç lira, sonunda ne çıkıyor. Bugün basında da var. ‘Bakan beyin itirafı. Bütçemizde bu kadar para yok’ Bu inanılmaz bir rakam. 7 milyonu yazacaksın, sona altı tane sıfır yazacaksın. Bu kadar para lazım. O nasıl okunur. Biraz zorlanırsın. ‘Dünyanın böyle bir gücü var mı’ diye sorarsın” Dünyada en zor paylaşılan şeyin gayrimenkul paylaşımı olduğunu söyleyen Güllüce, gayrimenkulün bir tane olduğunu belirtti.



Güllüce, kentsel dönüşümün siyasete alet edildiğini söyleyerek, ’sizi Maltepe’den alıp Gebze’ye sürecekler’ iddialarına da cevap verdi. Güllüce, “Biz hükümet olarak, milletin iş aş sahibi olmasını istiyoruz. Seni niye sürelim? Yok öyle bir şey. 1950’lerden önce olmuş. 1950’lerin Türkiye’si değil ki. Biz milletin ev, iş sahibi olmasını istiyoruz” dedi. Göçün durdurulmasının mümkün olmadığını söyleyen Güllüce, “Göçü önleyici tedbirler almak lazım. Bazı illerde öğrenci yok, okul var” diye konuştu.



Müşavirlik hizmetleri ile ilgili sıkıntılar olduğunu belirten Güllüce, uluslararası müşavirlik hizmetlerinde dünyada Türk şirketlerinin olmasının önemine değindi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yardımcısı Halil Etyemez, Türkiye’nin adeta çağ atlayarak güvenli bir büyümeyi gerçekleştirdiğini belirterek, Türkiye’nin her alanda büyümesinin inşaat sektörüne de yansıdığını söyledi. Etyemez, 2002’de inşaat sektörünün toplam istihdamdaki payı yüzde 4,5 olduğunu ifade ederek, 2013 ‘de yüzde 7’lere yükseldiğini aktardı. Bir yandan istihdamı artırırken diğer yandan istihdam şartlarını iyileştirme konusunda hassasiyet gösterdiklerini anlatan Etyemez, şöyle konuştu: “Bu bağlamda hassasiyet gösterdiğimiz konuların başında iş sağlığı ve güvenliği gelmektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak, ekonomik kalkınmamızın çalışanlarımızın sağlığını koruyarak ve güvenliğini sağlayarak gerçekleşmesi yönünde çaba sarf ediyoruz”



TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, inşaat sektörünün önemli bir sektör olduğunu hatırlatarak, inşaat sektörünün dünya ekonomisinin yüzde 13’ünü oluşturduğuna dikkat çekti. Hisarcıklıoğlu, 2020 yılında dünyada inşaat sektörü iş hacminin yüzde 70 büyüyerek, 12,7 trilyon dolara ulaşılacağının tahmin edildiğini kaydederek, “Bugün gelinen noktada Türkiye için de geçerli. İnşaat sektörü Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden biri. Halihazırda, milli gelirin yüzde 6’sını oluşturan ve 1,9 milyon kişiye iş sağlayan, yüzün üzerinde sanayi ve hizmet sektörünün ana müşterisi konumunda olan inşaat sektörü Türkiye ekonomisi için çok daha önemli rolü var. İnşaat sektörü Türkiye’de geleneksel sermaye birikim sürecinin en önemli halkasıdır.”



Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de büyük yatırımcı olmanın aşamalarını sıralayarak, önce köyden kente göçüldüğünü, birikimlerle esnaflığa geçildiğini kaydetti. Biraz para kazanınca işleri büyütürsün, orta ölçekli tacir olursun” diyen Hisarcıklıoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Sonra inşaat sektörüne geçersin, yap-sat derken sermaye biriktirirsin. En sonunda büyük yatırımcı olursun. İnşaat sektörü son on yılda büyük ivme kazandı. Sektörün yıllık gelir vergisi içerisindeki oranı 2004’e göre yaklaşık 6 kat arttı. Sadece 2013’te inşaat sektörü yüzde 7 büyüdü”



TİMFED Başkanı Tellioğlu da, inşaat sektörünün sorunlarından bahsederek, 1970 tarihinde yasal mevzuat oluşturulmasının adımı atıldığını söyledi. Tellioğlu, mesleki yeterlilik, müşavirlik hizmetlerinin yetersizliklerinden bahsederek, iş tedbirlerinin alınması gerektiğinin altını çizdi.



Güllüce: ‘Göçü önleyici tedbirler almak lazım’

İncesu: ‘Muhteşem bir sezon oldu’


Galatasaray Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı Baş Antrenörü Sedat İncesu, üst üste kazanılan 8. şampiyonluktan sonra resmi internet sitemize açıklamalarda bulundu. Sedat İncesu muhteşem bir sezon yaşadıklarını belirterek, “Sporcularım başta olmak üzere bu başarıda emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederim. Taraftarımızla beraber buradayız. Antalya’ya oldukça uzak olmasına rağmen burada bizimleydiler. Hep söylüyorum yine söyleyeceğim. Biz bir aileyiz ve burada olmaktan Galatasaray’da olmaktan, Galatasaraylı olmaktan onur duyuyorum. Sezonu başarıyla tamamladık. Artık önümüzdeki sezona bakacağız ama önce biraz dinleneceğiz. Takımımızın kazandığı 8. şampiyonluk camiamıza hayırlı olsun” dedi.



GÜVEN: “SÜREKLİ ZİRVEDE KALMANIN VERDİĞİ MUTLULUĞU YAŞIYORUZ”

Takımın İdari Menajeri Abdurrahman Güven ise “Sezon başında verdiğimiz sözleri tutmanın gururu içerisindeyiz. Bu sene hem Avrupa’da hem Türkiye’de şampiyon olduk. Başarının ve sürekli zirvede kalmanın verdiği mutluluğu yaşıyoruz. Her sene şampiyon olan ve şampiyonluğa oynayan bir takımımız var. Umarım önümüzdeki sezon da böyle devam edecek. Camiamıza hayırlı olsun” diye konuştu.



İncesu: ‘Muhteşem bir sezon oldu’

Şahin: ‘Türkiye'ye başkanlık sistemini getireceğiz’


K Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, muhaliflerin Başbakan Erdoğan’ı siyasetten uzaklaştırmak için cumhurbaşkanı olmasını istemediklerini belirterek, “Türkiye’ye başkanlık sistemini getireceğiz. Erdoğan da ilk partili başkan olacak” dedi.

Şahin, 30 Mart’ta yapılan Mahalli İdareler Seçimlerinin ardından belediye başkanlığı seçimlerinin iptal edildiği Çankırı’nın Şabanözü ilçesinde miting yaptı. Belediye meydanında halka seslenen Şahin, seçimlerin iptal edilmesinin olumsuz bir durum olmadığını ifade ederek, “Önünüze sık sık sandığın konulmasından rahatsız olmayın. Sandık varsa, demokrasi ve millet iradesi var demektir. Sandık varsa bu ülkede rejim tıkır tıkır işliyor demektir. Bu milletin önünden sandığı almak, sandık dışı yollarla iktidarları uzaklaştırmak istediler çoğu kez. Darbeleri bunun için yaptılar. Darbe teşebbüslerinde bunun için bulundular” dedi.



1 Haziran’da yenilenecek seçimlerden kısa bir süre sonra cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağını ifade eden Şahin, bu süreç için yurt içi ve yurt dışında Recep Tayyip Erdoğan’ı karalamak için bir kampanya başlatıldığını söyledi.



“TAYYİP ERDOĞAN ÇOK İYİ ŞEYLER YAPTI”

Bazı kesimlerin Başbakanın cumhurbaşkanı olmasını istemediğini söyleyen Şahin, “Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olmasın istiyorlar. Peki olursa ne olur?, niye karşı çıkıyorsunuz? Halkımız seçerse cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasından neden rahatsızsınız? Çünkü Tayyip Erdoğan iyi şeyler yaptı. Bu ülkenin çehresini değiştirdi. Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki AK Parti, Türkiye’ye adeta çağ atlattı. Sağlıkta, ulaşımda, eğitimde. Her alanda Türkiye geçmişle kıyasladığımızda, bugün çok daha önde bir ülkedir. Kişi başına düşen milli gelir önceden 2 bin 500 – 3 bin dolarlardaydı, şu anda 11 bin dolarlarda. Bizim AK Parti olarak hedefimiz var. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümü olan 2023′e Türkiye’yi taşımak ve dünyanın en kalkınmış 10 ülkesi arasına sokmak hedefimiz var” diye konuştu.



“BU MİLLET DİKTATÖRE OY VERMEZ”

AK Parti kadrolarının Recep Tayyip Erdoğan’ı cumhurbaşkanı olarak görmek istediğini dile getiren Şahin, “Ben adayım derse, AK Parti olarak kaya gibi arkasındayız. Onu Çankaya’ya çıkartmak ve halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı olarak onu Çankaya’ya oturtmakta kararlıyız. Diyorlar ki, ‘Tayyip Erdoğan aday olmasın’. Çünkü diktatörce davranıyor, gerginliklere yol açıyor diyorlar. Bunu söyleyenlere buradan sesleniyorum. Bu sözde samimiyseniz, onun adaylığını desteklemeniz lazım. Çünkü bu millet bir diktatöre asla oy vermez. Bu millet Tayyip Erdoğan’ın ne olduğunu, bu ülkeye ne yaptığını çok iyi biliyor. Demokrat olduğunu, insan haklarına ne kadar değer verdiğini bu millet yakinen biliyor” dedi.



“TÜRKİYE’YE BAŞKANLIK SİSTEMİNİ GETİRECEĞİZ”

AK Parti tüzüğünü hatırlatan Şahin, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmaması durumunda 2015′te yeniden milletvekili olamayacağını ve Başbakan seçilemeyeceğini vurguladı. Şahin şunları kaydetti:



“Yok öyle yağma Tayyip Erdoğan bu millete hizmete devam edecek. hem de cumhurbaşkanı olarak devam edecek. 2015 seçimlerinde AK Parti’yi parlamentoya daha güçlü şekilde sokarak, anayasayı değiştirip, Türkiye’ye başkanlık sistemini getireceğiz. Böylece cumhurbaşkanı seçilen Başbakanımız Erdoğan, aynı zamanda partili bir kişi olarak, başkan olarak, milletimize 2023 yılına kadar hizmet edecektir.”



Şahin, konuşmasının ardından 1 Haziran seçimlerinde partisinin adayı Ali Çapçı’ya destek istedi.



MEHMET TÜRK

ÇANKIRI



Şahin: ‘Türkiye'ye başkanlık sistemini getireceğiz’

Adana’da trafik kazası: 1 yaralı


Edinilen bilgiye göre, göç yolu üzeri meydana gelen kazada İsa Yılmaz yönetimindeki 80 LA 079 plakalı otomobil annesi ve kardeşi ile birlikte yolun karşısına geçmek isteyen ve ismi öğrenilemeyen kız çocuğuna çarptı. Kaza sonrası olay yerine akın eden vatandaşlar 112 acil müdahale ve polis ekiplerine haber verdiler. Kaza sonrası polis ekipleri kaza yerinde güvenlik önlemi alırken küçük kıza ilk müdahale olay yerinde gerçekleşti. Yaralı çocuk sağlık görevlileri tarafından Kozan Devlet Hastanesine kaldırıldı. Kaza sonrası küçük çocuğun kardeşi ve annesi ise olay yerinde sinir krizi geçirdi.

Polis ekipleri araç sürücüsü Yılmaz’ı gözaltına alarak kaza ile ilgili soruşturmayı başlattı.



Adana’da trafik kazası: 1 yaralı

31 Mayıs sigarasız dünya günü


Malatya Park Alış Veriş Merkezi’nde, sigaranın zararları ile ilgili fotoğraf sergisi açan Tıp Fakültesi öğrencileri, sigara içen vatandaşlarla bire bir görüşüp, anket çalışması da yaptı.

Etkinlikle ilgili bilgi veren Türk Tıp Öğrencileri Uluslararası Birliği (TurkMSIC) Malatya Başkanı Zafer Ekinci, “31 Mayıs Sigarasız Dünya Günü nedeniyle Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri olarak bir etkinlik düzenleyerek, bağımlılar konusunda anket ve afiş gösterimi yapıyoruz. Bugün ve hiç bir zaman kimsenin sigara kullanmamasını istiyoruz. 50 kişilik ekibimiz, bir kişinin sigara bırakması için elinden geleni yapıyor” ifadelerini kullandı.

Bu arada, 31 Mayıs Sigarasız Dünya Günü nedeniyle düzenlenen afiş sergisinde ise, sigaranın zararlarını içeren yazı ve görsellere yer verildi.



NİHAT ABACI

MALATYA



31 Mayıs sigarasız dünya günü

Arıcılara ‘Polen ve Propolis’ eğitimleri


Doğu Karadeniz Kalkınma Projesi Bölge Kalkınma İdaresi (DOKAP) ile Türkiye Kalkınma Vakfı (TKV) işbirliği ile Doğu karadeniz Bölgesi’ndeki arıcılara yönelik düzenlenecek eğitim çalışmalarının ilk toplantısı Ordu’da gerçekleştirildi.



DOKAP ve TKV’nin AB destekli hibe projelerinden yararlanarak başlattığı çalışma kapsamında bölge arıcılarının polen ve propolis toplama konusundaki eğitim çalışmaları için Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği’nde (ORAYBİR) bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıya Türkiye Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, TKV Mütevelli Heyeti temsilcisi, TKV proje ekibinin yanısıra Artvin, Bayburt, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize, Samsun ve Trabzon Birlik başkanları katıldı.



Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği’nde (ORAYBİR) Başkanı Necati Aydın, DOKAP ve TKV’nin projesinin kaliteli polen ve propolis toplama konusunda arıcıların eğitim çalışmalarına yönelik bir proje olduğunu belirtti. Arıcıların büyük çoğunluğunun gezgin arıcı olması sebebiyle henüz yaylalarda olduğunu belirten Aydın, “Bu toplantıda eğitim çalışmalarının hangi il de ve hangi tarihlerde yapılacağı kararlaştırılacak. Eğitim çalışmaları her il de gezgin arıcıların dönmesiyle birlikte Eylül ayında başlayacak” dedi.



METİN AKYÜREK



Arıcılara ‘Polen ve Propolis’ eğitimleri

Beşiktaş'ta gündem Demba Ba


Beşiktaş’ta transfer çalışmaları devam ediyor. Başkan Fikret Orman Chelsea’li Demba Ba için İngiltere’ye giderken, futbol direktörü Önder Özen ise Brezilya’da genç oyuncular keşfinde. Siyah-beyazlı kulübün başkanı Fikret Orman, Senegalli yıldız golcü Demba Ba’yı takıma kazandırmak için Chelsea Kulübü yetkilileriyle temaslarını sürdürüyor. Demba Ba transferinde bütün yetkileri üstlenen Başkan Orman, özellikle Diego Ribas transferinde Brezilyalı futbolcuyu Fenerbahçe’ye kaptırdığı için, bir hüsran daha yaşamamak adına bütün imkanlarını seferber ediyor.



CHELSEA KARARSIZ



İngiliz Kulübü Chelsea ise Demba Ba konusunda kararsız. Mavilerin teknik direktörü Jose Mourinho’nun, özellikle forvet hattına istediği Diego Costa ya da Lavezzi gibi isimlerin transferlerinin gerçekleşmemesi durumunda ise Demba Ba’yı göndermeyi düşünmüyor. Beşiktaş için sürecin uzayacak olması ise Başkan Fikret Orman’ın başka seçeneklere yönelmesine yol açabilir. İngiliz basınında çıkan söylentilere göre de, eğer Chelsea kısa bir zaman içinde forvet hattına transfer yaparsa Demba Ba’nın Beşiktaş’a transferinin gerçekleşeceği bildiriliyor.



Öte yandan Başkan Orman’ın pazartesi gününe kadar Londra’da temaslarını sürdüreceği ve transferde önemli bir aşama kaydederek İstanbul’a döneceği de gelen haberler arasında.



DOĞAN GÜNDOĞDU



İSTANBUL



Beşiktaş'ta gündem Demba Ba

Bakan iddialı konuştu: 'Tıpış tıpış...'


Sabah saat 09.00 sıralarından Uşak’a gelen Bakan Zeybekci, ilk olarak kentteki yerel yöneticilerle kahvaltıda buluştu. Burada açıklamalar yapan Bakan Nihat Zeybekçi, ” Seçimlerden sonra Uşak’a söz verdim ve geleceğimi belirtmiştim. 30 Mart seçimlerinde göreve gelenler, insanlarımızın istekleri ve taleplerini yerine getirmek için sorumluluk hisseder. Her şeyin en iyisini, en hızlı şekilde yapmak için sorumluluk hissedersiniz. Bizler bu konuda her türlü katkıyı vereceğiz” diye konuştu.



“TÜRKİYE’NİN 1 GÜNDE YAŞADIĞI GÜNDEMİ, AVRUPA’DAKİ SAKİN BİR ÜLKE 1 YILDA YAŞAYAMAZ”



Hızlı gelişmesi ve kalkınması itibariyle Türkiye’nin çok yoğun gündemlere tabi olduğunu belirten Bakan Zeybekci, “Türkiye’nin 1 günde yaşadığı gündemi, Avrupa’daki sakin bir ülke 1 yılda yaşayamaz. Türkiye’de yaşanan olayların Avrupa’da yaşanması halinde, 2’inci ve 3’üncü hükümetleri görürsünüz. 2023 hedefi olan, dünyanın 10 ekonomisine girme ve Avrupa’da 3’üncü olma hedefiniz varsa, gündemler çok hızlı değişir. 2 hafta önce, Türkiye’nin satın alma paritesinde 1.4 trilyonluk geliriyle dünyada 15’inci ülke olarak açıklandı. Türkiye dünyanın 15’inci ülkesi. Türkiye modern teknolojiye sahip ilk 10 ülkeden biri oldu. Türkiye 40 yıldır borçlu olduğu IMF’ye olan borcunu bitirdi. Türk Hava Yolları, dünyada en çok uçak uçuran ve yolcu taşıyan havayoludur. Avrupa’da yolcu kapasitesiyle 1’inci oldu. Bütün bunlar birilerinin dikkatini çekti ve birileri düğmeye bastı. 17 Aralık sürecini başlattılar ve Türkiye 30 Mart’ta bir demokrasi dersi verdi. 30 Mart’ta herkesin anlayacağı kadar bir mesajı sade bir şekilde mektup gibi bildirdi. Türkiye’nin hastalığı milletten kaynaklanmıyor. Türkiye büyüdükçe bu problemlerin daha az olduğunu göreceğiz. Nedir problem? Türkiye’de muhalefetin iktidar olamama korkusu ve endişesi var. Türkiye şu anda iktidara çok yakın güçlü muhalefete sahip mi? Türkiye, CHP’yi ya da MHP’yi iktidara alternatif olarak düşünüyor mu? Tek başına iktidardan bahsediyorum. Onun için muhalefetin tek başına iktidara gelebilmek gibi bir planı olmadığı için bilinç altında gayri ihtiyari olarak antidemokratik bir girişim vardır. Bu bizim en büyük hastalığımızdır. Türkiye yeni bir Anayasa getirmelidir. Sistem değişmelidir“ ifadelerini kullandı.



“TIPIŞ TIPIŞ PARAMETRELERİMİZİ YÜKSELTECEKLER”



Ak Parti Uşak İl Danışma Kurulu toplantısında basına kapalı bölüme geçilmeden son olarak kürsüye çıkan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, kredi derecelendirme kuruluşlarının, Türkiye’nin büyüme ile ilgili beklentilerini aşağı yönde gösterdiğini ifade ederek, “Tıpış tıpış parametrelerimizi yukarı çekecekler” dedi. Türkiye’nin büyüme hızının bir önceki döneme göre daha iyi olduğunun altını çizen Bakan Zeybekçi, “Önümüzdeki günlerde büyüme oranlarını açıklayacağız. Ben şunu ifade edeyim 2013 yılının son çeyreğindeki büyüme hızından daha yüksek bir büyüme hızına ulaştık. Türkiye şu anda dış ticaret açığını yüzde 30’ oranında azaldı. İhracat artışı yüzde 10 oldu ve ithalatımız da Durağan seviyeye geldi. Dış ticaret açığının daralması sebebiyle, bu sene sonunda cari açık beklentimizin daha altında bir rakama ulaşacağız. Kredi derecelendirme kuruluşları temmuz ve ağustos itibariyle tıpış tıpış kredi notumuzu yukarıya çekecekler. Yüzde 10 ihracat demek ekonomide büyüme ve yüzde 10 istihdam iyileşmesi demek. İstihdamın yüzde 10 iyileşmesi refah seviyesinin artması ve ticaretin gelişmesi demektir. Türkiye, 2014’te ekonomiyi ve faizi milletin beklentileri seviyesine çekecektir” dedi.



Bakan Zeybekci ve beraberindeki heyet, kahvaltı sonrası AK Parti Uşak İl Danışma Kurulu toplantısına katılmak üzere Uşak Atatürk Kültür Merkezine hareket etti. Uşak programını tamamlayan Bakan Zeybekci, daha sonra karayolu ile Aydın’a gitti.



Bakan iddialı konuştu: 'Tıpış tıpış...'

Taksim Gezi Parkı'nda kitap okuma gerginliği


Polisle eylemciler arasında zaman zaman gerginlik yaşandı.

Gezi Parkı merdivenleri önünde toplanan bir grup eylemci, kitap okuma etkinliği gerçekleştirmek istedi. Merdivenleri önüne oturarak kitap okumak isteyen eylemciler, polis engeline takıldı. Gezi Parkı çevresinde toplanmanın yasak olduğunu belirten polis, eylemcilerin dağılmasını istedi. Bu sırada polisle eylemciler arasında gerginlik yaşandı. Bazı eylemcilerin polise bağırarak tepki gösterdiği görüldü.



ERHAN YILMAZ – DOĞAN CAN CESUR – VOLKAN KAYALAR



Taksim Gezi Parkı'nda kitap okuma gerginliği

Numan Kurtulmuş, Başkan Yılmaz'ı ziyaret etti


AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz‘ı makamında ziyaret ederek, 30 Mart seçimlerinde gösterdiği başarıdan dolayı tebrik etti.



Numan Kurtulmuş, beraberindeki parti kurmayları ve il yönetimi ile Samsun Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Burada bir konuşma yapan Başkan Yılmaz, seçim kampanyası döneminde ekip çalışması ruhuyla büyük çaba sarf ettiklerini ve önemli bir başarı öyküsü yazdıklarını ifade ederek, seçim sonrasında da vatandaşlara verilen hizmetleri aynı tempoyla sürdürdüklerini anlattı. Köylerdeki sorunların çözülmesi konusunda çalışmalara başladıklarını dile getiren Başkan Yılmaz, köylerde çözülmesi en acil sorunun su olduğunun altını çizdi. Köylerin su sorununa ilişkin SASKİ Genel Müdürü Coşkun Öncel ile data verisi hazırlamaya başladıklarını anlatan Başkan Yılmaz, operasyonel su sorununu eylem planı içerisinde en kısa zamanda çözebilmek için yoğun çalışma temposuna girdiklerini vurguladı.



Samsun’da alt yapıya ilişkin önemli projelerin büyük oranda bittiğine de değinen Başkan Yılmaz, “Bir şehir içinde olmazsa olmaz özellikteki katı atık yönetimi, ulaşım ve turizm alt yapısı gibi projeler büyük oranda toparlandı. Artık şehir üst yapıya ilişkin sürecin içine girdi. Müzeler, sağlık tesisleri, spor tesisleri, oteller, rekreasyon alanları, turizm potansiyelini yükselten aktiviteler, yeni katılan ilçelerdeki doğal güzelliklerin turizm öğesi haline getirilmesine dönük aktiviteler, ticaretin önündeki engellerin kaldırılmasına dönük gümrük hizmetleriyle ilgili yapılabilecek işler ile Lojistik OSB’nin biran önce tamamlanarak ihracatın önümdeki engellerin kaldırılmasına yönelik aktiviteleri üst yapı faaliyetleri olarak görüyoruz” dedi.



Kentsel dönüşümü de çok önemsediklerinin altını çizen Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, “Eskiden kalmış kent dokularını iyileştirmeye yönelik bir projeksiyonumuz, yeni dönemde önemli işlerimizden birisi olacak. Ama bu konu biraz ihtisas gerektiriyor. Kentsel dönüşüm halkımızın da çok sıcak bakmadığı bir konu. Halkımızın da mağdur olmaması için biraz TOKİ ile birlikte yürütmemiz vatandaş üzerinde de farklı bir güven oluşturuyor diye düşünüyoruz. Bunun dışında büyük bir sorunumuz yok. Spor alt yapımız gelişiyor. 2017′de İşitme Engelliler Olimpiyatı’na ev sahipliği yapacağız. Bu süreçte spor alt yapısı eksikliklerini gidermiş bir kent olacağız. Spor da turizmin bir parçasıdır. Bunu önemsiyoruz. Bunun dışında kuzey şehirlerimizle ilişki kurmaya gayret ediyoruz. Sağlık hizmetleri vererek bu potansiyeli şehrimize çekebiliriz düşüncesiyle çalışıyoruz” şeklinde konuştu.



ÖNEMLİ BİR SEÇİM ZAFERİ



AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise Samsun’da önemli bir seçim zaferi kazanıldığına değindi. 30 Mart Seçimleri’nde Samsun’un ortaya koyduğu irade ile örnek gösterilecek şehirlerden biri olduğunu söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, “Herkesi tebrik ediyorum. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte tecrübeli bir belediye başkanımız olarak Samsun’u daha güzel bir yere getireceksiniz. Biz de Ankara’dan gerekli desteği vererek, projelerinizin tamamlanmasına yardımcısı olacağız. Türkiye’de son 50 yılın en önemli değişimi göçtür. Göç sadece kırsal ve kentsel nüfusun yapısını değiştirmekle kalmamış, siyaset kültürü gibi birçok unsuru da değiştirmiştir.



Türkiye, bu göçün getirdiği etkilerle mücadele etmek zorunda olan bir ülkedir. Bu konuda önemli mesafeler almamıza rağmen yapılacak çok işimiz var. Nüfusun yüzde 75′i şehirlerde yüzde 25′i köylerde yaşayan bir duruma geldik. Şehirlerde yaşayan nüfusun çok büyük bölümü de 30 tane büyük şehirde yaşıyor. Samsun da bunlardan birisi ve maddi kültürel anlamda göç baskısı altında. Bunun en önemli ihtiyaç örneği de konut edinmedir. Büyükşehirlerimizin en önemli çalışması da kentsel dönüşüm olacak. Bu soruna odaklanmamız lazım. Yeni şehirlerin ruhunu çok geciktirmeden oluşturmamız lazım. Buradaki zengin kültürü dünya’da tanıtmamız lazım. Allah kolaylık versin. Biz de gereken desteği vereceğiz” ifadelerini kullandı.



Ziyarette Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’a tablo hediye etti. Büyükşehir Belediyesi şeref defterini de imzalayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, belediyeden ayrıldı.



Numan Kurtulmuş, Başkan Yılmaz'ı ziyaret etti

Erkeklerde büyük meme hastalık belirtisi olabilir!


Erkeklerinin korkulu rüyası haline gelen büyük meme probleminin bazı hastalıklardan kaynaklı olarak da gelişebildiğini söyleyen Estetik Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Evren Tevfik İşçi, “Jinekomasti erkekte meme dokusunun büyümesi ve belirginleşmesidir.Memelerin hafif belirginleşmesinden, cildinde genişleyip memenin, kadın memesi görünümü alması ve hatta sarkmasına kadar uzanan geniş bir deformasyon yelpazesi vardır.Jinekomasti hayatın her döneminde görülebilir.Çoğunlukla hastalarda jinekomastiye sebep olacak bir hastalık ya da hormonal bozukluk bulunamaz. Ancak hastanın gerekli hormon tetkiklerinin yapılmasında fayda vardır. Bunun yanı sıra bazı ilaçlar, karaciğer böbrek hastalıkları, çeşitli tümörler de jinekomastiye neden olabilir.” dedi.



Ergenlikte, özellikle kilolu olan erkeklerde meme dokusunun da büyüyebildiğinin gözlendiğini anlatan Op.Dr.Evren Tevfik İşçi, “Erkeğe özgü hormonlar yağ dokusu içerisinde kısmi dönüşüme uğrayarak memeyi büyüten hormonlara dönüşmekte ve yağ dokusu fazla olan erkeklerde bu hızlanmaktadır. Meme dokusu hücrelerinin hormonlara daha hassas olduğu bireylerde meme dokusu büyüyebilmektedir. Ergenlik dönemi bedenin çok yoğun fiziksel ve ruhsal değişim geçirdiği bir dönemdir. Erkekte böyle bir dönemde feminen görünüşlü memelere sahip olmak kaygı verici utandırıcı olmaktadır. Herhangi bir hastalık belirtisi olmasa da ergenin hayatını derinden etkileyebilmektedir.Bu durumda bir plastik cerrrahi uzmanına başvurmak gerekir. Doktorunuz gerek görürse kan tetkikleri yapabilir ve görüntüleme tetkikleri isteyebilir. İleri yaşlarda da aşırı kilo alımı jinekomastiye sebep olabilir. Durum böyle olsa da hastalık riski ileri yaşla arttığından jinekomastiye sebep olabilecek diğer hastalıklar atlanmamalıdır.



Meme dokusu artmasa bile memelerde yağ birikimi erkeklerde meme büyüklüğüne sebep olabilir. Bu durum lipomasti olarak adlandırılır. Jinekomastide ve lipomastide ana tedavi seçeneği cerrahidir. Genellikle kilo verilse spor yapılsa bile meme büyümesi gerilememektedir. Günümüzde jinekomasti tedavisinde denenen ve kısmi başarı elde edilen ilaçlar vardır ancak bu ilaçların çeşitli yan etkilerinin bulunması kullanımlarını sınırlandırmaktadır. Memedeki yağ oranı yüksek ve meme dokusu büyük değilse sadece yağ emme (liposuction) ameliyatı ile tedavi yapılabilir. Ancak gerçek jinekomastide meme dokusunun da cerrahi yöntemle alınması gerekir. Özellikle ergenlerde ve genç erişkinlerde hem meme dokusunda hem de bunun etrafındaki yağ dokusunda artış olmaktadır. Günümüzde çok ufak kesilerden girilerek hem liposuction yapılabilmekte hem de aynı ufak kesiden uygun teknikle meme dokusu da alınabilmektedir.” diye konuştu.



Erkeklerde büyük meme hastalık belirtisi olabilir!

Almanya’da 5 aylık bebeği Türk ailesinden kopardılar


Almanya’da ailesinden koparılan Türk çocuklar listesine bir yenisi daha eklendi. Bir süre önce rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 5 aylık Muhammed Oral götürüldüğü hastanede doktorların şiddet gördüğünü iddia etmesi üzerine ailesinden alınıp, koruyucu aileye verildi.



Aile büyük bir şaşkınlık yaşarken Umut Yıldızı Derneği tarafından Muhammed’in geri alınabilmesi için Almanya çapında protesto çağrısı yapıldı. Solunum sıkıntısı sebebiyle annesi tarafından masaj yapılan Muhammed’e gençlik dairesi şiddet uygulandığı iddiasında bulundu. 5 aylık Muhammed bebek 5 polis tarafından ailesinden koparıldı. Baba İsmail Oral olayı protesto etmek amacıyla 31 Mayıs’da Velbert’te yürüyüş düzenleyeceklerini söyledi ve Başbakan Erdoğan’dan kendisine yardımcı olmaları çağrısında bulundu.



Almanya’da 5 aylık bebeği Türk ailesinden kopardılar

TİB’e 'casusluk' baskını


Ankara Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından, Ankara Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığının ’casusluk’ iddiasıyla başlattığı soruşturma kapsamında, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) baskın düzenlendi. TİB’de bulunan serverlara el koyuldu.



TİB’e 'casusluk' baskını

Balıkesir'in hocası değişmedi


Balıkesirspor’un internet sitesinden yapılan açıklamada, “İki yıldır beraber çalıştığımız süper lige çıkmaya hak kazandığımız kadromuzdaki teknik heyetimizde, İsmail Ertekin ve ekibiyle 1 yıl daha anlaşma sağlanmıştır. Süper ligde başarılarımız devam edecektir” denildi.



Balıkesir'in hocası değişmedi

Siirt Valisi Ahmet Aydın’dan PKK'ya çağrı


Küçük yaştaki çocukların kaçırılmasının ne Kur’an’da ne de uluslararası hukukta yerinin olduğunu belirten Vali Aydın, Eruh’a bağlı Bilgili köyünde geçen sene dağa kaçırılan biri kız biri erkek 11 ile 12 yaşlarındaki iki çocuğu geçtiğimiz ay teslim aldıklarını hatırlattı. Vali Aydın, “Geçen sene zoraki örgüte katılmışlar. Hepatit-C hastalığına bulaşan çocukları bir üst hastane olan Van’a gönderdik. Tedavileri süren çocuklara maddi ve manevi desteklerimizi esirgemiyoruz. Aileleriyle görüşmelerimiz sürüyor. İnşallah evlatlarımız sağlığa kavuşurlar. Bizim geçen sene de bir çağrımız vardır, ne olur küçük yaştaki çocuklara bunlar yapılmasın. Şu anda elde ettiğimiz bilgilere göre dağda hala çocuklarımız var. Yürekleri yanan anneler feryat ediyor. Bu feryada herkes ses versin. Hasta çocuklar ve 15 yaş altı çocukların bırakılması için Siirt Valisi olarak bir vatandaş olarak PKK’dan şu talebim var; çocukları bırakın, anne ve babaların feryadını görün. Çözüm sürecine, barışa sürecine gerçekten inanıyorsak çocukları niye kaçırıyorsunuz? Barış sürecinden bahsedip çocukları götürmenin ne mantığı var? Küçük çocuklar istismar ediliyor. Bunun kitabımızda da yeri yok, uluslararası hukukta da yeri yoktur. Buna sessiz durmamamız lazım. Diyarbakır’da anneler feryat ediyor; çocuklarımızı geri verin. Buna sessiz kalmamamız lazım. Geri dönen çocuklarımızı, anne ve babalarını yürekten kutluyor ve devlet olarak üzerimize düşeni yapacağımız bildiriyorum” dedi.



MEHMET NİYAZİ DENİZ

SİİRT



Siirt Valisi Ahmet Aydın’dan PKK'ya çağrı

Elif Çermik son yolculuğuna uğurlandı


Kadıköy’de geçen yıl 22 Aralık’ta yapılan Kent Mitingi’nde sıkılan biber gazı nedeniyle kalp krizi geçiren ve komaya giren 64 yaşındaki Elif Çermik dün hayatını kaybetmişti. Dr. Siyami Ersek Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 159 gün süren yaşam mücadelesini kaybeden Elif Çermik için Kağıthane Cemevi’nde tören düzenlendi. Cenazede taziyeleri kabul eden Elif Çermik’in eşi Mustafa Çermik gözyaşlarını tutamadı. Cenazeye sivil toplum kuruluşu temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, Çermik’in yakınları ve sanatçı Ferhat Tunç katıldı.



Elif Çermik’in cenazesi, kılınan cenaze namazının ardından Kilyos Mezarlığında toprağa verildi.



Elif Çermik son yolculuğuna uğurlandı

Yaz aylarında bebek bakımı nasıl yapılmalı?


Memorial Kayseri Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzman Doktoru Aslı Mutlugün Alpay, yaz aylarında bebek bakımında dikkat edilmesi gereken konular hakkında bilgi verdi. Alpay, “Öncelikle yaz mevsimi okulların tatil olduğu bir dönem olduğundan kaynaklanan çocukların bol güneş ve açık havada daha fazla vakit geçirdikleri, oyun parklarında daha fazla zaman geçirdikleri bir dönemi kapsamaktadır. Bu nedenle yaz döneminde daha fazla güneş yanıkları, güneş çarpmaları besin zehirlenmeleri, yaz ishalleri, böcek sokmaları ya da küçük bebeklerde isilik veya pişik gibi problemler daha sık görülmektedir.



Bu nedenle ailelere birtakım önerilerde bulunmak gerekiyor. Yaz dönemiyle beraber öncelikle yaz ishali ve besin zehirlenmeleri çocuklarda daha sık görülmektedir. Buna istinaden çocuklarımızın dışarıdan ya da açıkta satılan yiyeceklerden almasını engellemek, sebze veya meyvelerin yıkamadan yemesini engellemek, onlara hijyen kurallarına uygun şekilde besinleri tüketme alışkanlığını kazandırmak oldukça önemlidir. Ayrıca kolay ve çabuk bozulan yiyecekleri kısa sürede tüketmek ve fazla bekletmemek yaz dönemi için oldukça önemli. Yaz döneminde kızartma türündeki yiyeceklerden kaçınmak, çocuklarımızın sıvı kaybının daha fazla olduğu yaz döneminde bol su tüketmesini sağlamak, sağlıkları açısından oldukça önemlidir” ifadelerini kullandı.



“GÜNEŞ IŞIĞININ DİK GELDİĞİ VAKİTLERDE BEBEKLERİ DIŞARI ÇIKARMAYIN”

Güneş çarpmasının bebeklerde olumsuz etki yapacağının altını çizen Alpay, “Aynı dönemde yaz gelmesiyle beraber güneş ışınlarını daha fazla aldığımız sürede güneş çarpmaları ve güneş yanıkları daha fazla görülüyor. Bu süreçte çocuklarımızın 10.00 ile 16.00 saatleri arasında güneşin daha dik olduğu dönemde dışarı çıkarmamak ya da dışarı çıktığı dönemde güneş kremleri ya da spreyleri kullanmak en az faktörlü, tercihen 50 faktörlü parafen içermeyen antialerjik özellikleri olan bir güneş kremi kullanmak oldukça önemlidir. Dışarı çıktığı dönemde çocukları, küçük bebekleri koruyucu bir şapka kullanmak, onları güneş çarpmalarından korumamıza yol açacaktır. Yaz dönemiyle beraber bebeklerde sık görülen isilik veya pişiklerden korumak için onlara ince ve pamuklu kıyafetler giydirip her gün banyo yaptırmak çok önemlidir.”



Bebeklere gün içerisinde sık sık banyo yaptırılması gerektiğini vurgulayan uzman doktor Aslı Mutlugün Alpay, “Çocuklarda isilik ya da pişik dediğimiz sıkıntılar sık görülüyor. Her gün banyo yaptırmak, çocukları ferahlatıp terlemelerini önleyerek onları isilikten koruyacaktır. Çocuklara her gün mümkün değilse en azından gün aşırı banyo yaptırılmasını tavsiye ediyoruz” diye konuştu.



ALİ GÖÇ

KAYSERİ



Yaz aylarında bebek bakımı nasıl yapılmalı?

Castro’dan samimi açıklamalar


Kasımpaşa Kulübü’nün resmi internet sitesinde yayınlanan ‘Bire Bir’ programına konuk olan Portekizli yıldız futbolcu Andre Castro, ilk olarak futbola nasıl başladığını şöyle anlattı:



“Futbol topu ile tanıştıktan sonra tek başıma, arkadaşlarımla her yerde futbol oynuyordum. Hayatım boyunca futbol topu hep benimle birlikteydi. 7 yaşımdayken babam beni yaşadığımız şehirdeki bir kulübe götürdü. Ve her şey orada başladı.”



“TAKIMIN DEĞİŞİMİNE KATKIDA BULUNMAK İSTEDİM”



Kasımpaşa’yla 2017 yılına kadar sözleşmesi bulunduğunu belirten Castro, “Zor bir karardı ama bu konu hakkında çok düşündüm. Porto’da 15 yıl forma giydim. Şimdi başka hedeflerim var. Çünkü Porto’da tüm kupaları kazandım. Ama çok fazla forma şansı bulamadım. Bazen 10 bazen 15 dakika forma şansı bulabildim. Bu projeyi, buradaki imkanları ve yönetimin hedeflerini görünce bu takımın değişimine katkıda bulunmak istedim. Kalmamın nedeni bu” diye konuştu.



“İNSANLAR ÇOK NAZİK DAVRANIYORLAR”



Portekiz ile Türkiye arasındaki benzerliklere de değinen tecrübeli futbolcu, “Yemek. Buradaki ve Portekiz’deki yemekler çok güzel. İnsanlar beni çok iyi karşıladılar. Sadece takım arkadaşlarım değil alışverişe ya da restauranta gittiğimde herkes çok nazik. Aynı Portekiz’deki gibi gittiğiniz yerlerde insanlar çok nazik davranıyorlar. Kendinizi rahat hissediyorsunuz. Bende burada kendimi rahat hissediyorum” şeklinde konuştu.



“ALIŞVERİŞE GİTMEYİ ÇOK SEVERİM”



Portekizli futbolcu, boş zamanlarında genelde evde vakit geçirmeyi sevdiğini vurgulayarak “Eşim e köpeğim hep benimle beraberler. Genelde evde vakit geçirmeyi severim. Akşamları yürüyüşe çıkarım. Eşimle akşam yemeği yeriz. Köpeğimiz de bize katılır. Playstation oynamayı çok seviyorum. Biraz bağımlıyım. Genelde FIFA, Call Of Duty. Dizi ve film izlemeyi severim. Alışverişe gitmeyi de çok severim. Seviyorum çünkü eşim çok seviyor. Onun burada mutlu olmasını istiyorum. Çünkü onun açısından burada yaşamak biraz zor. Çünkü ben antrenmana geliyorum ve burada arkadaşlarım var. Eşim yalnız kalıyor. Onunla iyi vakit geçirmeye çalışıyorum. Eşim de Türkiye’yi çok seviyor” dedi.



“EN İYİSİNİ YAPMAK İÇİN UĞRAŞIYORUM”



İyi bir insan olmaya çalıştığını söyleyen Kasımpaşalı Castro, “İyi bir insan olmaya çalışıyorum. Adil olmaya çalışıyorum. İşimde elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Bu benim için çok önemli. Eve gittiğimde kazanmak için elimden gelenin en iyisini yaptığıma ve daha fazlasını yapamayacağıma emin olmalıyım. Ailem için de aynısı geçerli. Kendim ve ailem için en iyisini yapmak için uğraşıyorum. Benim için en önemli şey dürüst olmak ve insanların mutluluğu için bir şeyler yapmak” ifadelerini kullandı.



Futbolu bıraktıktan sonra sahil kenarında ev almak istediğini belirten Castro tek hayalinin plajda futbol oynayıp, ailesiyle vakit geçirmek olduğunu sözlerine ekledi.



Castro’dan samimi açıklamalar

AK Parti cumhurbaşkanı adayını belirledi


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanlığı konusunda kendi içlerindeki süreci bitirdiklerini belirterek, “İsim açıklama noktasında değiliz. Allah’ın izniyle AK Parti adayı seçimi kazanacak durumdadır” dedi.



Bursa’da 30 Mart seçimlerini kazanan ilçe belediye başkanlarına ziyaretlerini sürdüren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kestel Belediye Başkanı Yener Acar’ı makamında ziyaret ederek tebriklerini iletti. Arınç, burada gazetecilerin gündeme dair sorularını cevaplandırdı.



Arınç, Gezi olaylarının yıl dönümüyle alakalı soru üzerine, “Gezi’de yaşanan olayların üzerinden bir yıl geçti. Bu anılacak, övünülecek bir şey değil. Acı, üzücü olaylar yaşandı. Başlangıcından itibaren sürecin içinde olan birisi olarak Gezi Parkı veya o çevrede başlatılan, ama sonunda insanların ölümüne, bir kısmının ölümcül yaralar almasına, kamu mallarının tahrip edilmesine yol açan ve bize acılar getiren o olayların anılacak bir tarafı yok. Üzüntüyle hatırlayabiliriz. Uluslar arası basın kuruluşları, önceden bazı şeyleri haber almış gibi, Taksim’i gören yerde konuşlandılar. Hayatlarında on dakikadan fazla canlı yayın yapmayan kuruluşlar, saatler boyunca, savaş muhabirlerinin eşliğinde, Türkiye’de olağanüstülük yaşandığını ispata gayret etti. Her yönüyle tahlil ettik. Elbette çıkardığımız dersler var. Herkesin görebileceği noktalar var. O gün 31 Mayıs, 1, 2, 3, 4 ve 5 Haziran olayları Türkiye’ye çok şey kaybettirebilecek. Ama hükümetimizin kararlı ve olayları yatıştıran tedbirleri sayesinde amacına ulaşamadı. 3-5 ağaçla başladı, ama sonunda acı olayları gündeme getirdi. Türkiye’nin her yerine sirayet etti. Sosyal medyanın nasıl kötüye kullanılabileceği, insanları suç işlemeye nasıl tahrik edeceği noktasında önemli örnekler yaşadık. Tekrar bu tür olayların yaşanmasını arzu etmem. Bu ve buna benzer olaylar Türkiye’nin huzur ve esenliği, barışı, ilerlemesi, güçlenmesine hizmet etmez. Türkiye demokratik hukuk devletidir. Herkesin toplantı, gösteri yapma hakkı vardır. İzne gerek yoktur. Elbetti, hukuk çerçevesinde, kırıp dökmeden, yasadışı örgütlerin silahlı eylem haline getirmeden, insanların mal can güvenliğine tehdit oluşturmadan yapılması gerekir. Bu olayı hatırlayacaklar varsa, herkesin aldığı derslerden yola çıkarak, bugün cana, mala zarar verecek noktaya getirmeden, sadece o günün hatırasını, barışçı yöntemlerle ortaya koymak gerekir. Kılıçdaroğlu’nun sözünü önemsiyorum. Bir yıl önce öyle demiyordu, bugün çok güzel diyor. Hiç kimse yasadışı faaliyetlere izin vermesin, yüzünü gizleyen varsa teşhir etsin, birlikte olmasın. Yine oralarda yasadışı eylem yapmak, zarar vermek, Türkiye’nin imajını zedelemek isteyenler olabilir. Güvenlik güçleri elbet gereğini yapar. Hiçbir masum vatandaşın, hukuk dışına çıkmadan hareketlerini bitirmesi gerekir” dedi.



“CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ FİİLEN YARI BAŞKANLIĞI GETİRECEK”



Arınç, “Çatı aday belirleme komisyonu” ile alakalı soru üzerine şunları söyledi:



“Ben doğrusu çatı belirleme aday komisyonu bilmiyorum. Çatı aday biliyorum, çatı aday için komisyon kurulmasını duymamıştım. Hafazanallah. Daha neler duyacağız. Çatı aday konusunda ilginç karikatürler görüyorum. Damda kedi var. Birisi gösteriyor, bizim adayımız bu diye. Buna benzer karikatürler var. Ortamı yumuşatmak lazım. Cumhurbaşkanlığı seçimi önemli seçimdir. Her zaman cumhurbaşkanlığı seçimleri, özellikle şimdi halk tarafından yapılacağı için, fiilen yarı başkanlık sistemini getiriyor olması sebebiyle önemli. AK Parti adayı olacak, Allah’ın izniyle kazanacaktır. Buna karşılık gönül isterdi ki, biz geçmişimizde böyle yaptık. 93, 2000, 2007de de adayımızı parti olarak gösterdik. Bir parti benim cumhurbaşkanı adayım olmalı diye bir aday etrafında mutlaka birleşmeli. Aslalon, doğru olan, bugün CHP’nin de, MHP’nin de, eğer varsa HDP’nin adaylarını göstererek, birinci turlara iştirak etmesi gerekir. Seçilemeyeceğini bile bile, 2000 yılında Lütfü Doğan, Nevzat Yalçıntaş’ı aday göstermiştik. Ben bir partiyim, adayım var, halkın önüne o adayla çıkacağım. Yok, bunu yapmayacaklarsa, o zaman müşterek aday bulmaya çalışabilir, farklı insanlar üzerinde çalışabilirler. Kılıçdaroğlu’nun da, Bahçeli’nin de kapı kapı dolaşıp fikir almasını, adaylar tespit etmeye çalışmasını, kendileri aday göstermeyecekse olağan karşılıyorum. Bu iş biraz sanki çok ileri gidip sulanıyor”.



“BUNLAR KAPI KAPI DOLAŞIRKEN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ YAPILMIŞ OLUR”



Muhalefete zaman kaybetmemelerini tavsiye eden Arınç, “Dikkatlerini çekmek için söylüyorum. Siz bunu yaparsanız, kapı kapı dolaşmaya devam ederseniz, farkında olmazsınız, cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmış olur. Demirel Gül ve Cemil Çiçek’ten bahsetmiş, başkası başka isim söylemiş. Kimden görüş istiyorsunuz, kimden hangi konularda ön ayak olmasını istiyorsunuz? Halkımızın beklentilerine uygun çalışma yapın. Gülünç olmayalım. Boşa zaman kaybetmeyelim. Çıkarın adayınızı. Biz de önümüzdeki süreçte adayımızı belirler, ilan ederiz. O adayın özellikleri, CHP’nin beğendiği adaylar üzerinde. MHP evet der mi veya tersi olur mu? 2000’de Fazilet Partisi grup başkanvekili idim. Ecevit ve Hüsamettin Özkan, Recai Beyi ziyarete geldi. Recai Bey beni de davet etti. Onlar bize geldiler, fikrimizi aldılar. Biz de dedik ki, Anavatan Partisi bu işin içerisinde yok. Çünkü bize geldiklerinde, DSP ve MHP olarak bize teklifte bulunuyorlardı. Anavatan bu işin içerisinde yok. Mesut Yılmaz’ın kendine ait hesapları var. Ben onlara Recai Kutan Beyden izin alarak bir şey dedim. Katkı istiyorsunuz dedim. Katkı konusunda formül önerdim. Biz size üç isim verelim. Siz üç isimden birisini cumhurbaşkanı adayı yapın veya siz bize üç isim verin, biz bir tanesini söyleyip destekleyelim. Hoşlarına gitti. İkinci defa geldiler. MHP yok, DSP onlar adına çalışıyor. Parlamento içinden iki, dışından iki aday önerdiler. Bunların üzerinde konuşurken, iki gün sonra aniden haber geldi. Kutan’la beraberdik. Bunlar üzerinde çalışmayı bıraktık dediler. AYM başkanı adaylığına ne dersiniz? Grubu topladık. Grupta bu konu üzerinde sıcak hava oluştu. Ahmet Necdet Sezer hukuk insanıdır, AYM başkanıdır. İçimizde yaradır. Refah Partisi’nin kapatılmasında imza sahibi. O günlerde yaptığı konuşmalar, hukukun üstünlüğüne inanan insan görüntüsü içindeydi. Olabilir dedik. Kutan kararımızı iletti. Demek ki diğerleri üzerinde mutabık kalmışlar. Bütün isimler çizildi. Ahmet Necdet Sezer adaylığı gerçekleşti. Bu çalışmaların böyle yönü vardır” diye konuştu.



“BİZ ADAYLIK KONUSUNDA RAHATIZ”



Zamanı geldiklerinde kendi adaylarığını açıklayacaklarını anlatan Arınç, “Biz adaylık konusunda rahatız. Önümüzde süreç var. Süreç içinde zamanı geldiğinde adayımızı açıklayacağız. Doğru olan muhalefetin müşterek veya kendi adaylarını halka açıklamasıdır. CHP içinde ismi geçen o kadar insan var ki, kulaklarıma inanamıyorum. MHP için ismi uygun görülen isimler var ki, inanın halkta on kişi karşılığı yoktur. Birileri çok güçlü gösterir, medyanın böyle bir alışkanlığı vardır. Sokağa çıktığında selamını alacak on kişi bulamazlar. Bu isimler üzerinde dururken, halk bunları seçecek. Halk bunlara yüz oy verir mi, elini uzatır mı, cumhurbaşkanı olarak ister mi diye ayrıca düşünmeleri lazım. İnşallah güzel düşünürler” şeklinde konuştu.



“AK PARTİ MUHALEFETİN ADAYLARINI BELİRLEMESİNİ BEKLİYOR”



Arınç, cumhurbaşkanı adayı konusundaki soruya, “31 Mayıs. Baş harflerini söylesem olur mu? 31 Mayıs; ama cumhurbaşkanı adayımızı açıklayacak durumda değiliz. Sizden özür diliyorum. Az çok biliyoruz, ama henüz izin çıkmadı ismin açıklanması konusunda. Biraz daha sabırlı olalım. Başbakanımız 15 Haziranı ifade etmeye başladı. Bekleyelim. AK Parti muhalefetin adayının belirlenmesini bekliyor. Kendi içindeki süreci bitirmiş durumda. İsim açıklama noktasında değiliz. Partilerin mutlaka içinde yaptıkları çalışmalardır. Bugün gazetelerde okudum. Bazı il başkanları istifa etmişler. Nezaketen istifa etmeleri istenmiştir. 30 Mart seçimlerine yönelik çalışma olarak değerlendirmek lazım. Partinin MKYK’sında konuşulup çalışılan konular. Olağanüstü durum yok. elbette büyük bir partide değerlendirme sonucu farklı işlemler yapılabilir” cevabını verdi.



“SADECE CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİ DEĞİL, PARTİNİN GELECEĞİNİ DE DÜŞÜNÜYORUZ”



Başbakan Yardımcısı Arınç bir soru üzerine sadece Cumhurbaşkanlığı seçimlerini değil, partinin geleceği ve 2015’te yeniden seçimi kazanmayı da düşündüklerini kaydederek, “Bu cumhurbaşkanlığı seçimlerinin bizim için iki önemli yönü var. Cumhurbaşkanımız kim olacak. Bu çok önemli. Adayımızı tespit edeceğiz. Birinci turda en yüksek oyla Cumhurbaşkanı seçilmesi için elimizden geleni yapacağız. Ak Parti’nin geleceği ve hangi kadrolarla yürüyeceğiz. Onu da düşünüyoruz. Ak Parti’nin daha çok iktidar olmasının ve iktidarını sürdürmesine ülkemiz ve halkımızın büyük ihtiyacı var. Bir yıl sonra 2015 seçimleri var. Bir 4 yıllık iktidarı ak parti 4.dönem olarak kazanmak mecburiyetinde. Başbakanlığa kim gelecektir. Genel başkan kim olacak. Kongre ne zaman olacaktır? Bunlar da düşünülüyor. Sadece Cumhurbaşkanlığı değil, bu Cumhurbaşkanımızı o noktaya getiren partimiz de ne olacaktır? Onunda çalışmasını yapmamız lazım. Bunların hepsi parti içinde, kanaat önderleri ve STK’larla görüşülüyor. Bir yol haritası, adayımızın açıklanmasından sonra kendiliğinden gündeme gelecektir” diye konuştu.



AK Parti cumhurbaşkanı adayını belirledi

Selami Altınok'tan Gezi’ye yağmur göndermesi


Altınok, gazetecilerin soruları üzerine, “Yağmur yağacak. Her şey güzel, bir sıkıntı yok” dedi.



İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, Gezi Parkı Olaylarının yıl dönümünde alınan tedbirleri yerinde denetlemek üzere Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğüne geldi. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkileri tarafından karşılanan Altınok, gazetecilerin sorularına esprili yanıtlar verdi. Altınok, alınan güvenlik önlemlerinin sorulması üzerine, “Yağmur yağacak. Her şey gayet güzel, bir sıkıntı yok” dedi.



ERHAN YILMAZ – DOĞAN CAN CESUR

İSTANBUL



Selami Altınok'tan Gezi’ye yağmur göndermesi

Boynuzlu engerek yılanı yabancıların tehdidi altında


Boynuzlu engerek yılanının zehrinin ilaç sanayinde oldukça kıymetli olduğunu ifade eden Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Temel Göktürk, ülkemizde sadece Artvin-Hopa, Borçka ve Arhavi ilçelerinde yaşamını sürdüren bu endemik sürüngen üzerinde Avrupa ülkelerinde ilaç ve serum şişelerinde kullanılmak üzere ciddi bir çalışma yapıldığını ve bu nedenle bu yılanları kaçırmaya çalışan yabancılara rastladıklarını söyledi. Sırtında koyu kahverengi, baklava deseni benzeri zikzak desenleri bulunan yılanla ilgili bilgiler veren Göktürk “Beneklerinin ortası kenarlara göre daha açık olur. Kuyruğun uç kısımları genç bireylerde sarımsı pembe renkli olur. Başın üst kısmında küçük ve belirgin benekler bulunur. Karın bölgesi sarımsı beyaz ve küçük benekli olur. Hareketleri oldukça yavaştır. Eylül-Ekim’den Mart-Nisan’a kadar kış uykusuna yatarlar. Boyları genel olarak 50-60 cm (erkekler en fazla 90 cm) kadar olur. Zehirleri insan için tehlikeli olabilir. Ancak üzerine basılmadıkça veya rahatsız edilmedikçe insanı ısırmazlar. Eğer sıkıştırılırlarsa başlarını havaya kaldırarak tıslarlar ve kendilerini çok tehlikede hissederlerse saldırabilirler” dedi.

İlaç sanayinde kullanılan zehri ile ilgili olarak Göktürk “Genel olarak yılan zehri sarımsı veya beyazımsı bir sıvı olup içinde az-çok katı cisimler bulunan (ölü hücre parçaları), yapışkan, sudan biraz daha yoğun bir sıvıdır. Açık havada kolayca bozulur. Kurutulursa veya kristalize edilirse karanlık ve serin yerde tutmak şartıyla uzun yıllar tesirini kaybetmez. Kuru zehir saf suda veya tuzlu suda tekrar eritilebilir. Zehrin kimyasal bileşimi henüz tam aydınlanmış değildir. Fakat proteinli maddeler ve çeşitli fermentler ihtiva ettiği öteden beri bilinmektedir. Yılan zahirinin şifasal özelliği çok eski tarihlerden beri bilinmektedir. Yılan zehrindeki toksik unsurları fizyolojik etkileri bakımından iki grup altında toplamak mümkündür. Birinci grup, sinir sistemi ve duyu organları üzerinde etkili olan nörotoksik zehirlerdir. Bunlar soluk alıp vermede görev alan kaslar, özellikle diyafram üzerinde de etkilidir. İkinci grup ise hemolytik (Hematatogen) yani kan parçalayıcı toksinlerdir. Bunlar dolaşım sisteminde bozukluklar meydana getirir ve çeşitleri fazladır. Mesela; kanın pıhtılaşmasına mani olan antifibrinler, veya kırmızı kan hücrelerini tahrip eden hemolysinler gibi. Zehirden yapılan ilaç damar daraltıcı ve kan durdurucu etki yapmaktadır. Kobra yılanlarından elde edilen zehir, sancıları dindirmede faydalı görülmektedir. Bilim adamları yaptıkları araştırmalarla alışkanlık yapmayan bir ağrı kesici üreteceklerini düşünüyorlar. ‘Kistin’ adlı bir bileşiğin kanın pıhtılaşmasını önlediğini ortaya çıkardılar. Araştırıcıların yapmış olduğu bu keşif kalp hastalıklarının tedavisinde yeni nesil ilaçlara önderlik edebilir. Bunlardan başka bu sahada çalışan bilim adamları sara hastalığı, mafsal iltihabı, nefes darlığı, bronş açıcı, ağrı kesici gibi bazı önemli rahatsızlıklara karşı yılan zehri yolu ile tedavi şekilleri aramaktadırlar. Son yıllarda kobra zehiri kansere karşı kullanılmaktadır. Brezilya başta olmak üzere Hindistan, Almanya ve Azerbaycan’da kurulmuş tesislerde yıllardır ilaç ham maddesi olarak yılan zehiri üretimi yapılmaktadır.Sağılan sıvı zehir ‘Liofilize’ cihazı ile kristal hale getirilerek ilaç sanayinin kullanımına sunulmaktadır” diye konuştu.

Doç. Dr. Temel Göktürk, çay toplama döneminde bulunulduğunu ve çaylık alanlarda sıkça rastlanabilen yılan türü konusunda vatandaşların dikkatli olması konusunda uyardı.



Boynuzlu engerek yılanı yabancıların tehdidi altında

'Einstein'dan Öğrencilere Ders


Sosyal medyanın altın çağını yaşadığını belirten Einstein, selfie çektirmeyi de ihmal etmedi.



Türkiye’de ilk kez Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) tarafından düzenlenen Eğitim Teknolojileri Zirvesi, Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Zirveye; İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, eğitimciler, teknoloji şirketleri, girişimciler, yöneticiler ve öğrenciler katıldı. Zirvede ünlü fizikçi Albert Einstein, hologram sistemi ile sahne aldı. Teknolojinin eğitimdeki katkısından söz eden Einstein, yeni çağda hayal gücünün yaratıcılığa dönüştürülmesi gerektiğine vurgu yaptı.



Öğrencilere seslenen ünlü fizikçi Einstein, “Hayal etmek çok önemli. Hatta günümüzde hayal gücümüzü yaratıcılığımıza dönüştürmek daha da önemli. Zekanın göstergesi sadece bilgi değil, Teknoloji sizin en büyük yardımcınız. Ölçme, değerlendirme ve teknolojiyi birleştiren eğitim çözümleri önem kazanacak. Sizler de geleceğinizi oluşturmaya bugünden başlayacaksınız. Teknolojiyi eğitimin kişiselleştirilmesi için kullanın” diye konuştu.



EİNSTEİN, SELFİE ÇEKTİRDİ

Öğrenmenin teknoloji sayesinde artık her yerde gerçekleştirildiğine dikkat çeken Einstein, gençlere; “Okuyun araştırın merak edin ve sorgulayın. Benim yaşadığım çağda bilgi önemliydi, şimdi bilgiye nerden ulaşacağımız çok önemli. Teknoloji amacınız değil, aracınız olmasın” dedi.

Sosyal medyanın altın çağını da yaşadığını belirten ünlü fizikçi, sunucuyla selfie çektirdi. Meşhur dil çıkarma pozunu veren Einstein, salonda bulunanların fotoğrafı tivit atmalarını istedi.



“EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNDE ÖNEMLİ UNSUR İNSAN FAKTÖRÜ”

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, teknolojinin eğitim sistemini dönüştürdüğünü ifade ederek, eğitimi teknolojiyle bütünleştirerek, öğrencilere aktaracak öğretmenlerin sayısının az olduğunu söyledi. Muammer Yıldız, eğitim teknolojilerinde en önemli faktörün insan unsuru olduğunu belirtti.



Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek de yaptığı konuşmada , “Türkiye’deki eğitim sistemi dünyada 19’uncu yüzyıl eğitim sistemi anlayışı öğrenmeden geçiyor. 21’inci yüzyıl eğitim sisteminde sonuç odaklı bir eğitim sistemi var. Türkiye 19’uncu yüzyıl eğitim sistemiyle yıllarca oyalanıp durdu. 20 yüzyılın eğitim sisteminin hiç yaşamadık. 21’inci yüzyıl eğitim sistemine çok hızlı girdik” dedi.



“ALTYAPIMIZ ÇOK CİDDİ SIKINTILAR İÇERİSİNDE”

Rektör Yüksek, teknolojiyi doğru bir şekilde kullanıp, aktaran yetişmiş insan sayısının az olduğuna dikkat çekerek, “ Fatih projesi, sayın başbakanın belki de ileriyi görmek açısından çok önemli bir proje. Ama bunun altyapısının oluşturulması ve faaliyete geçilmesi bir o kadar da güç. Bizim altyapımız, eğitim ve öğretim kadromuz, yetişmiş insan kaynağımız bu işi sağlama açısından çok ciddi sıkıntılar içerisinde” diye konuştu.



SOSYAL MEDYA UZMANLARI DA ZİRVEDE

Gün boyu devam edecek olan zirvenin sosyal medya oturumunda, “Takipçin Kadar Konuş!” İsimli panelde twitter fenomeni Odun Herif; “Nasıl kişisel marka olunur? Kitle nasıl harekete geçirilir? İtibar, kriz ve algı yönetimi nasıl yapılır?” gibi konulara değinirken, Yıldız Teknik Üniversitesi Basın Danışmanı ve Sosyal Medya savaşları kitabının yazarı Ümit Sanlav, sosyal medya bağımlılığına dikkat çekecek. Teyfur Erdoğdu ve Yalçın Arı gibi yayıncı ve Sosyal medya konusunda uzman isimlerin de tecrübe ve gözlemlerini aktaracakları etkinlik için, oluşturulan #ETZ14 hashtag’i ile gün boyu paylaşımlar yapılacak.



SOMALI AİLELERE YARDIM YAPILACAK

Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nde çalıştay ve panellerin yanında fuaye alanında sokak çocuklarının eğitimi ve sosyal alanda umudu olan “Umut Çocukları Derneği” kermesi yer alacak. Aynı zamanda Hayvan Hakları Fedarasyonu işbirliği ile açılacak stantta sokak hayvanları için yardım toplanacak, hayvan hakları konusunda bilgilendirme yapılacak. Sosyal sorumluluk açısından etkin olan zirve sonunda Soma’daki maden faciasında hayatını kaybeden 301 madencinin ailelerine yardım yapılacak.



HATİCE ÇEKER-SERDAL ALTINTEPE



'Einstein'dan Öğrencilere Ders

BİMEKS, 30’uncu mağazasını Mall Of İstanbul AVM’de açtı


İstanbul’daki mağaza açılışına vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Bimeks Genel Müdürü Arif Bayraktar, “İstanbul’daki 30’ncu mağazamız. Türkiye genelinde ise 135’inci mağazamızı açmış bulunuyoruz. Tüm İstanbullumuza ve Türkiye’ye hayırlı olsun” dedi.

Teknoloji perakendesinde gerçekleştirdiği satın almalarla öne çıkan Bimeks, geçtiğimiz yıl devraldığı Electro World mağazalarının sayısını arttırmaya devam ediyor. Bimeks, mağaza zincirinin 30’ncusu İstanbul’da Mall Of İstanbul AVM’de gerçekleştirdi. Açılış onuruna yapılan indirime vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Sabah erken saatlerden itibaren mağaza önünde kuyruk oluşturan vatandaşlar, açılışın ardından alışveriş yaptı.



Teknoport mağazasının açılışı, Bimeks Genel Müdürü Arif Bayraktar’ın katılımıyla gerçekleşti. Açılış için gelen vatandaşlarla birlikte kurdele kesen Bayraktar, “İstanbul’daki 30’ncu mağazamız. Türkiye genelinde ise 135’inci mağazamızı açmış bulunuyoruz. Tüm İstanbullumuza ve Türkiye’ye hayırlı olsun. Bimeks olarak 53 mağazada şuan faaliyette bulunuyoruz ama kontratını yaptığımız Iğdır, Bingöl, Sinop ve Bartın illerimizde mağazalarımız olacak. İnşallah Kocaeli’nin Gebze ilçesine bir mağazamız geliyor. Ve İzmir’e bir teknoport mağazamız geliyor. Yani önümüzdeki günlerde 6 mağazamızın daha açılışı var” dedi.



Mağaza sayısının arttırılacağını belirten Bayraktar, “Asıl hedefimiz sene sonun da Türkiye genelinde faaliyette bulunduğumuz il sayısını 65’e çıkartmak ve mağaza sayımızı da yaklaşık 160’lara çıkartmak istiyoruz. Bimeks olarak müşterisini güler yüzle hizmet eden bir şirketiz. Onlara en iyi ürünü, en iyi fiyatlarla hizmet vermeye çalışıyoruz. Türk tüketici İstanbullu tüketicilerimiz bizleri tanıyorlar. Açılış kampanyalarımız olduğu zaman sabahın erken saatlerinden itibaren teveccüh göstererek gelen tüm müşterilerimize teşekkür ediyoruz. Bimeks’in büyümesinde büyük katkıları var” diye konuştu.



Açılış için saatler öncesinde mağaza önünde kuyruk oluşturan vatandaşlar da açılışın gerçekleşmesiyle gönüllerince alışveriş yaptı. Özellikle televizyon, notebook, tablet ve fotoğraf makinesi gibi ürünlere ilgi gösteren vatandaşlar, yapılan indirimlerden memnun kaldıkları gözlendi.



ADNAN SULAR

İSTANBUL



BİMEKS, 30’uncu mağazasını Mall Of İstanbul AVM’de açtı

Alper Potuk milli takım kampından ayrıldı


Türkiye Futbol Federasyonu’nun internet sitesinden yapılan açıklamada, “A Milli Takım’ın Honduras ile önceki gün oynadığı özel maçta sol omzunda AC eklem çıkığı geçiren Alper Potuk, tedavisine İstanbul’da devam edilmek üzere aday kadrodan çıkarıldı. Fenerbahçe sağlık ekibiyle yapılan görüşmeler ve oyuncunun isteği de dikkate alınarak, sakatlığın tedavisinde zaman kaybedilmemesi için milli futbolcunun bir an önce yurda dönmesine karar verildi. Alper, gece saatlerinde kamptan ayrılarak Türkiye’ye hareket etti” denildi.



Alper Potuk milli takım kampından ayrıldı

Sabıkalı' kavşakta 2 yılda 12. kaza...


Ali Paşa Mahallesi Balıklı Caddesi üzerinde ters yönde ilerleyen 06 DP 7437 plakalı otomobil, 43 SS 509 plakalı otomobille çarpıştı.Kazada, Özge İ. ve Ahmet S. hafif şekilde yaralanırken, kaza anı işyerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi.



Bu arada, Balıklı Caddesi esnafları, aynı kavşakta son 2 yıl içerisinde bu kazanan 12. kaza olduğunu ifade ettiler. Esnaflar, söz konusu bölgede sık sık trafik kazaları meydana geldiğini belirterek, yetkili kurumlara ‘hız azaltıcı kasistler’ yapılması için defalarca yazılı müracaatta bulunmalarına rağmen hiç bir olumlu gelişme yaşanmadığını ifade etti.



Yaralılar, 112 Acil Servisi ekip tarafından Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastahanesi’ne götürülerek ayakta tedavi edildi.Kaza nedeniyle otomobillerde yaklaşık 10 bin TL’lik hasar meydana geldiği belirtildi.



HÜSEYİN EFE



Sabıkalı' kavşakta 2 yılda 12. kaza...

Taksim araç trafiğine kapatıldı


Taksim’in trafiğe kapatılmasına tepki gösteren bir kadın ise polislere, “Koyun olmayın” diye bağırdı.

Gezi Parkı Olaylarının yıl dönümü nedeniyle polis Taksim ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Önlemler çerçevesinde Taksim’e çıkan yollar, polis çekicileriyle kapatıldı. Otomobilleri ile Taksim istikametine gitmek isteyen vatandaşlar alternatif güzergahlara yönlendirildi. Bazı vatandaşların da duruma tepki gösterdiği görüldü.

Güvenlik önlemleri çerçevesinde metro seferlerinde de düzenlemeye gidildi. Polis metro istasyonu girişini de kapatırken, Hacıosman-Taksim metro seferleri Osmanbey’e kadar yapılabiliyor.

Taksim’de trafiğin kapatılmasına tepki gösteren bir kişi ise polisle tartıştı. Yaşlı kadın görevini yaptığını söyleyen polise, “Evladım koyun olmayın” diyerek tepki gösterdi.



ERHAN YILMAZ – DOĞAN CAN CESUR



Taksim araç trafiğine kapatıldı

En iyi tek kişilik prodüksiyon ödülü


Bu yıl 14’üncüsü düzenlenen Direklerarası Seyircileri Ödülleri’nde, Kepez Belediye Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Abdullah Sürekli, “Kendi Gök Kubbemiz” adlı oyunuyla en iyi tek kişilik prodüksiyon ödülüne layık görüldü.



Direklerarası Tiyatro Seyircileri Derneği’nin 14’üncü ödülleri sahiplerini buldu. Haşim İşcan Kültür Merkezi Devlet Tiyatrosu Sahnesi’nde gerçekleştirilen törende, Antalya’daki tiyatro seyircisinin değerlendirmeleri sonucu kazananlara ödüller, takdim edildi.



Törende, Kepez Belediye Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Abdullah Sürekli’nin “Kendi Gök Kubbemiz” adlı oyunu, en iyi tek kişilik prodüksiyon ödülüne layık görüldü. Sürekli, sanata ve sanatçıya desteklerinden dolayı Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’ye teşekkür etti. Sürekli, “Kepez’de sanata sahip çıkan Hakan Tütüncü gibi bir belediye başkanımız olduğu için çok şanslıyız” dedi.



Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü de Direklerarası Tiyatro Seyircileri Derneği’nde ödül kazanan Kepez Belediye Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Abdullah Sürekli’yi tebrik etti. Tütüncü, Kepez’i sanat ilçesi yapmak için çalışmalara devam edeceklerini belirtti.



En iyi tek kişilik prodüksiyon ödülü

Anne adayları dikkat!


Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Buket Saçkıran, anne adaylarına doğum öncesi önemli bilgiler verdi. Saçkıran, vücutta depolanmayan folik asitin hamile kalmadan iki ay önce ve doğumdan sonraki iki ay boyunca kullanılmasının bebek gelişimi için önemli olduğunun altını çizdi.



“KAN DEĞERLERİNİ ÖLÇTÜRMELİLER”



Kadınların her yıl yaptırması gereken ve rahim ağzı kanserini tarama testi olan Smear testinin de hamilelik öncesi uygulanması gerektiğine dikkat çeken Saçkıran, şöyle konuştu: “Anne adayları hamile kalmadan önce, kan değerlerini de ölçtürmelidir. Karaciğer, böbrek, şeker hastalığı, kansızlık veya tiroidle ilgili sistemik bir rahatsızlığı bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Eğer bayan aşırı kilolu veya zayıfsa ideal kilosuna dönmeye çalışmalıdır.”



“HAMİLELIK BİR RAHATSIZLIK DEĞİLDİR”



Hamileliğin bir rahatsızlık değil fizyolojik doğal bir süreç olduğu bilgisini veren Dr. Buket Saçkıran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bayanlar gebelik tespit edildiği zaman normal yaşantılarına ve yeme düzenlerine devam etmeli. Çünkü hamile bir bayan gebelik boyunca normal beslenmeye ek olarak fazladan 200 -300 kilo kaloriye daha ihtiyaç duyar. İdeal hamilelikte alınması gereken kilo 12-14 kilodur. Fazlası anne sağlığı için risklidir.”



Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Buket Saçkıran, son olarak sigara, alkol kullanımının kesilmesi ve kafein kullanımının azaltılmasının da anne ve bebek sağlığı için önem taşıdığını sözlerine ekledi.



Anne adayları dikkat!

Yunus Bülbül yeni hedefini açıkladı


22 Haziran günü Sarayiçi Er Meydanı’nda gerçekleşecek ağalık ihalesinde en fazla parayı vererek ağa olacağını açıklayan Bülbül, güreşlerin gerçekleşeceği Sarayiçi Er Meydanı’nda incelemelerde bulundu.



Güreşlerin yapıldığı alana ’Kırkpınar Ağa Kapısı’ndan giriş yapıp ağalığı alacağını belirten Bülbül, “İddia ediyorum olacağım o kadar” dedi. Geçen yıl işlerinin yoğunluğundan dolayı aday olamadığını ve ağalığı Antalya’ya kaptırdığını dile getiren Bülbül, bu sene kimseye kaptırmayacağını söyledi.



Geçen yılın ağası olan Antalyalı Süleyman Mecek’e de bir dörtlük yazarak gönderme yapan Bülbül, dörtlüğünde şu ifadelere yer verdi:



“Kırkpınar, Kırkpınar Ağası ben olacağım. Antalyalı Süleyman Mecek’in rakibi ben olacağım. Şarkımızla, türkümüzle Kırkpınar şenlenecek. Ağa Yunus Bülbül deyip medya ilan edecek.”



ERGİN YILDIZ



Yunus Bülbül yeni hedefini açıkladı

İstanbul’un göbeğinde soygun


Edinilen bilgilere göre, Üsküdar’da Ünalan ve Selimiye PTT şubeleri soyuldu. İlk şubeden 4 bin 681 lira, ikinci şubeden de 9 bin 100 TL gasp edildi. Olayı soruşturan Asayiş Şube ekipleri, M.K. (21) ve S.K.(23) isimli iki kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerden M.K (21) sevk edildiği adli mercilerce tutuklanarak cezaevine gönderildi.



Soygunlardan biri ise güvenlik kamerasına yansıdı.



İstanbul’un göbeğinde soygun

İzmir Ekonomi’den ‘Keşfedilen’ moda


İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi 4. Sınıf öğrencileri hayalden gerçeğe tasarladıkları kıyafetlerle yıl sonu defilesine hazırlanıyor. Öğrenciler, ilk dönem gerçekleştirdikleri “keşif” temalı defilerinin devamını bu kez hazır giyime adapte ederek, vatandaşların beğenisine sunacak.



Sergi, 16 Haziran’da İEÜ Açık Hava Gösteri Merkezi’nde gerçekleştirilecek. İEÜ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekan Yardımcısı, Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Arzu Vuruşkan, Mezuniyet Koleksiyonu dersini bu yıl farklı şekilde kurguladıklarını belirtti. Vuruşkan, öğrencilerin koleksiyonlarında ilk ve ikinci dönem için birbirini takip eden bir bütünlük oluşturduklarını ifade ederek,“İlk dönem öğrencilerimiz trendleri araştırdı ve her öğrenci kendi trendini seçti. Böylece öğrencilerimiz deneysel bir koleksiyon hazırladı. İkinci dönem ise aynı çizgide devam etmek koşuluyla tasarımlarını sadeleştirmeleri ve hazır giyim koleksiyonu haline getirmeleri gerekiyordu. Giyilebilir giysiler üretmelerini istiyoruz ama tasarım ögesi çok önemli. Kumaşın renkleri, baskısı, işlemeler ve giysi yapım tekniklerinde de yenilikler ortaya koymalarını istedik” dedi.



“ŞOVDAN GERÇEK HAYATA GEÇİŞ”



İEÜ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi JörnFröhlich, öğrencilerin deneysel çalışmadan hazır giyime yöneldiğine işaret ederek, “Öğrencilerimiz, birinci dönemdeki keşif adlı projelerinin devamını yapıyor. İlk dönem deneysel çalışan ve şova dönük bir çalışma yapan öğrencilerimiz bu dönem hazır giyime yöneldiler” diye konuştu.



“BÜYÜK ARAŞTIRMALAR, YENİLİKÇİ KONSEPTLER”



İEÜ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Selin Dartar da, öğrencilerin büyük araştırmalarla belirlediği konseptlerini tasarımlarına yansıttığını söyledi. Dartar, öğrencilerin dikim aşamasından baskı desenlerinin hazırlanmasına dek bütün aşamaları kendilerinin yaptığına değindi.



İzmir Ekonomi’den ‘Keşfedilen’ moda

Kars’ta tabyaların durumu içler acısı


Kars Merkez Atatürk Mahallesi’nin üst kısmında bulunun birçok tabyadan bir tanesi olan ve ‘Borazanlı Tabya’ olarak bilinen Karadağ Tabya, havaların ısınmasıyla birlikte araziye çıkarılan hayvanların sahipleri tarafından ahır olarak kullanılıyor. Kars Kalesi’nin tam karşında bulunan Karadağ Tabyası’nın durumu içler acısı, burayı ziyaret eden vatandaşlar, bu tabyanın biran evvel harabe olmaktan kurtarılması gerektiğini belirtiyor.

Kars’ta 1848-1853 tarihleri arasında Sultan Abdulmecit tarafından yaptırılan 250 kişilik Karadağ Tabyası’nın duvarları yıkılmış, demir kapıları ile pencereleri kesilmiş ve içerisi de hayvan barınağı haline getirilmiş.

1855 Osmanlı Rus Savaşı, 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı ve 1918-1920 Osmanlı – Ermeni Savaşı’nda Kars’ın savunulmasında önemli etken olan Karadağ Tabyası’nın eski halinden eser kalmazken, adete ‘kurtarın beni’ diye bağırıyor.

Bünyesinde yaklaşık 46 tane tabyayı barındıran Kars, tabyalar şehri olma özelliğiyle dikkat çekerken, bugüne kadar tabyaların birkaçının dışında büyük çoğunluğunun harabeye dönmüş olması buraları ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin de yüreklerini sızlatıyor.

“KARADAĞ TABYASI”

Kars’ta bulunan en büyük tabyalardan biridir. Arap ve İnönü Tabyaları ile birlikte bölgede çepeçevre savunma imkanı sağlamaktadır. Tabyada sığınak, Kışla binası, süvari hendeği, hendeği ateş altına alan mazgallar ve irtibat hendekleri mevcuttur. Tabyada Arap Baba olarak bilinen, Karadağ Muhafız ve Topçu Takım Komutanı M. Haşimi Kanevi’nin mezarı vardır. Tabya 20′nci Yüzyıl başlarında Ermeni hapishanesi olarak kullanılmıştır.

Karadağ Tabyası’nın en önemli özelliği ise düşmanın gece sızmasını önlemek için hiçbir tabyada olmayan bir sisteme sahip olmasıdır. Tabya’nın Kışla binasının tonoz kemerli çatısında dökümden yapılmış 100 cm çapında ve konik biçimli bir dinleme borusu bulunuyor.



IŞIK ÇAPANOĞLU



Kars’ta tabyaların durumu içler acısı

‘Özgüven eksikliği olan şiddet uyguluyor’


Toplumda uygulanan şiddet oranının yüksek olduğunu belirten Psikolog Enise Öziç, “Şiddet sadece fiziksel olarak uygulanmamaktadır. Psikolojik baskı, aşağılama, hor görme, azarlama gibi davranışlar da şiddete girmektedir ve psikolojik şiddet olarak adlandırılmaktadır. Psikolojik şiddetin zararları da fiziksel şiddet kadar yüksektir. Örneğin bir kadının kocasından aldığı fiziksel darbın kadında hissettirdiği duygu ile kocası tarafından aşağılandığında ya da azarlandığında hissettiği duygu benzer travmatik etkileri oluşturmaktadır” dedi.



Özgüven eksikliği olan kişilerin şiddete başvurduğunu ifade eden Öziç, “Kimler şiddet uygulamaktadır veya neden şiddete başvurulmaktadır? Bu sorunun cevabı değişken olsa da ortak noktada buluşulmaktadır. Başta gelen özgüven eksikliklerinin ve yetersizlik duygularının hissedilmesinin ardından kişinin bunları kabul edememesi ve bununla birlikte duygu durumunu ifade edebilecek iletişim becerisine sahip olmaması, kişiyi fiziksel ya da psikolojik şiddet uygulamaya itmektedir. Aynı zamanda yetişkinler açısından bakıldığında ekonomik sorunlar, iş ile ilgili problemler, sağlık sorunları ve kaldırılamayan sorumluluklar kişinin çaresizlik hissetmesine neden olmaktadır. Hissedilen bu çaresizlik ise öfkeye dönüşerek karşı tarafa yansımakta, bazen fiziksel bazen de psikolojik şiddet olarak ortaya çıkabilmektedir” diye konuştu.



Şiddete eğilimli olan kişilerin duygularını gözden geçirmeleri gerektiğinin altını çizen Öziç, “Şiddet uygulayan kişi aslında ‘ben kendimi aciz hissediyorum’ ya da ‘özgüven sorunu yaşıyorum’ demektedir. Uyguladığı beden dilinin ifadesi budur. Ancak gizlemek istediği duygularını bu şekilde daha çok açığa çıkarmaktadır ve bununla da kalmayarak bir başka kişinin de hayatını travmatik hale getirmektedir. Şiddet gören insanların birçoğunda sebebi belirlenemeyen fiziksel ağrılar, mide sorunları gibi fiziksel rahatsızlıkların yanı sıra depresyon, panikatak gibi psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkmaktadır.



Bir başka kişinin çocuğumuz ya da eşimiz olsa dahi hayatını travmatize etme hakkına asla sahip değiliz. Bu nedenle şiddete eğilimli olan kişilerin muhakkak duygularını gözden geçirmeleri, hissettikleri duyguları kabullenerek sağlıklı çözüm yolları aramaları ve duygularını sağlıklı şekilde ifade etme yollarını öğrenmeleri gerekmektedir. Hiçbir uygulanan şiddet hissedilen olumsuz duyguyu ortadan kaldırmamaktadır. Ancak o duygunun kabullenilmesi ve çözümlenmeye çalışılması kişinin hem kendisi hem de çevresi için sağlıklı yaşamı mümkün kılmaktadır” şeklinde konuştu.



GÖKHAN İÇKİLLİ



‘Özgüven eksikliği olan şiddet uyguluyor’

Potada finalin adı derbi


Sarı-lacivertliler yarı final serisinde Pınar Karşıyaka’yı 3-0’la geçerken, sarı kırmızılı ekip ise Banvit karşısında 3-1’lik üstünlük kurdu. 7 maç üzerinden oynanacak ve 4 maçı kazanan takımın şampiyon olacağı final serisinde ev sahibi avantajı Fenerbahçe Ülker’de. Serinin ilk maçı 3 Haziran Salı günü Fenerbahçe Ülker Sports Arena’da oynanacak.



Bu sezon sarı kırmızılı ekiple 3 kez karşılaşan Fenerbahçe Ülker, 2 maçtan galip ayrılırken, 1 maçı kaybetti. Sezon başında Cumhurbaşkanlığı Kupası’nda Galatasaray’ı 64-62 yenerek kupanın sahibi olan Kanarya, ligin ilk yarısında deplasmanda oynadığı maçı ise 72-62 kaybetti. Sezonun ikinci yarısında Fenerbahçe Ülker Sports Arena’da oynanan maçtan da ev sahibi takım 77-52 galip ayrıldı.



İŞTE FİNAL TAKVİMİ



Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Liv Hospital final serisi takvimi ise şöyle:



1. Maç: 3 Haziran Salı: Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Liv Hospital (Fenerbahçe Ülker Sports Arena)



2. Maç: 5 Haziran Perşembe: Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Liv Hospital (Fenerbahçe Ülker Sports Arena)



3. Maç: 8 Haziran Pazar: Galatasaray Liv Hospital-Fenerbahçe Ülker (Abdi İpekçi Spor Salonu)



4. Maç: 10 Haziran Salı: Galatasaray Liv Hospital-Fenerbahçe Ülker (Abdi İpekçi Spor Salonu)



5. Maç: (Gerekirse) 13 Haziran Cuma: Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Liv Hospital (Fenerbahçe Ülker Sports Arena)



6. Maç: (Gerekirse) 16 Haziran Pazartesi: Galatasaray Liv Hospital-Fenerbahçe Ülker (Abdi İpekçi Spor Salonu)



7. Maç: (Gerekirse) 19 Haziran Perşembe: Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Liv Hospital (Fenerbahçe Ülker Sports Arena)



Potada finalin adı derbi

AK Parti İzmir'de Akay dönemi kapandı


30 Mart yerel seçimlerinde, İzmir’de bir belediye kaybedip 6 belediye kazanabilen, Binali Yıldırım’la girdiği büyükşehir yarışında CHP’ye karşı üçüncü kez kaybeden AK Parti’de fatura il yönetimine kesildi. İki aylık sürenin ardından Ankara’ya çağırılan İl Başkanı Ömer Cihat Akay’dan istifası istenerek, üç gün süre verildi. Akay da yerine üç isim önererek İzmir’e döndü.



AK Parti’de yerel seçim sonuçlarına yönelik hesap sorma operasyonunda düğmeye basıldı. Başbakan Erdoğan’ın Efes Tatbikatı için geldiği İzmir’de teşkilatla Kaya Termal Otel’de yaptığı toplantıda değişim ihtiyacını dillendirdiği, gelişmelerin bu ziyaretin ardından gerçekleşmesinin dikkatlerden kaçmadığı belirtildi. İktidar partisinin Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu Ankara’ya davet edilen AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay ve yönetiminden istifalarını istedi ve dilekçelerini de en geç 3 gün içinde Genel Merkez’e göndermelerini talep etti. Bu sürpriz gelişme AK Parti İzmir’de şok etkisi yaptı.



Akay’ın teşkilattan kendisine ulaşanlara, il yönetimi olarak istifasının istendiğini doğrulayarak, ”İstifamızın istendiği doğru. Genel Merkezimizin kararı karşısında boynumuz kıldan ince. Bizden yeni yönetim için teklifimizi aldılar. Partimiz için hayırlısı olsun” dediği ifade edildi. 2011′de Ömür Kabak’ın istifasının ardından bu göreve atanan Akay, bir yıl sonra yapılan kongrede seçilerek gelmişti. Partisini 30 Mart yerel seçimlerine götüren Akay’ın yönetimindeki AK Parti, bu kez Binali Yıldırım’la çok iddialı olarak girdiği seçimlerde, büyükşehirde CHP karşısında üçüncü kez mağlup olurken, en az 10 belediye hedefini yakalayamadı. İzmir’de tek belediyesi Bayındır’ı kaybeden iktidar partisi, sadece 6 belediyeyi kazanabildi. Bunu başarı olarak niteleyen Ömer Cihat Akay da il yönetiminde istifa yerine sadece rotasyonla yetindi. Seçimde Binali Yıldırım ekibine yakın destek veren medya ve tanıtımdan sorumlu Aziz Demir’i siyasi ve hukuk işleri sorumluluğuna getiren Akay, Atilla Kaya’yı da teşkilattan sorumlu il başkan yardımcısı olarak bıraktı.



Yönetiminin istifasını isteyen Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, Akay sonrası için çalışma başlatırken, il başkanlığı koltuğu için Bekir Pakdemirli, Yıldırım Ulupınar’ın genel merkez tarafından düşünülen güçlü adaylar olduğu, Akay’ın yerine yardımcısı Atilla Kaya, Fevzi Bayram ve Rahmi Taştan’ı önerdiği ileri sürüldü.



AK Parti İzmir'de Akay dönemi kapandı

Yenibosna’da korkutan TIR yangını


Bahçelievler Yenibosna 29 Ekim Caddesi üzerinde bir TIR garajında bilinmeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı. TIR kısa süre içinde alevler içinde kalırken, yangın kısa süre içinde bitişikte bulunan iki dorseye de sıçradı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık yarım saatlik çalışmasının ardından yangın söndürülürken soğutma çalışması yapıldı.

Bir vatandaş, ”Patlamaları gördüm. Kamyon alev alev yanıyordu” ifadelerini kullandı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.



OĞUZCAN YAZAR



Yenibosna’da korkutan TIR yangını

Polis Taksim’de konuşlanmaya başladı


Gezi Olaylarının 1′inci yıl dönümü sebebiyle Taksim Dayanışması’nın sosyal medya üzerinden çağrı yapması üzerine Taksim ve çevresine sabahın erken saatlerinde çok sayıda polis ekibi takviye edildi. Gezi Parkı henüz kapatılmazken, Taksim ve civarına polis ekipleri gelmeye devam ediyor.



MURAT HOROZ

İSTANBUL



Polis Taksim’de konuşlanmaya başladı

Dersi daha zevkli hale getiriyor


Farabi Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni Gülden Kaşaltı 9/G sınıfı öğrencileriyle Türk Edebiyatı dersinde etkinliklere devam ediyor. Öğretmen Kaşaltı, “Modern Tiyatro” konusu işlenirken dersin daha zevkli ve öğrenciler tarafından daha anlaşılır olması için öğrencilerden skeçler hazırlamalarını istedi.



Öğrenciler daha sonra hazırladıkları skeçleri sınıfta oynadılar. Türk Edebiyatındaki bu tür etkinliklerin dersi anlamalarını kolaylaştırdığını ve dersi sevdirdiğini söyleyen öğrenciler, ders öğretmenleri Gülden Kaşaltına’da kendilerini teşvik ettiği için teşekkür ettiler.



Dersi daha zevkli hale getiriyor

30 Mayıs 2014 Cuma

Antik kentin büyülü atmosferinde muhteşem konser


Carl Orff’un “Carmina Burana” adlı eseri ile hem açılış, hem de kapanış yapan orkestra üyeleri, tüm katılımcılar tarafından ayakta alkışlandı.



Kısa bir süre önce Soma faciasında hayatını kaybeden işçiler adına bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan Konserin açılış konuşmasında İzmir Devlet Senfoni Orkestrasına destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür edildi. Konsere Selçuk Kaymakamı Ayhan Boyacı, Selçuk Belediye Başkanı Dr. Zeynel Bakıcı, Başkan Yardımcıları Dr. Bülent Cinel ve Atilla Aksoy, İlçe Emniyet Müdürü Uğur Er, Efes Müzesi Müdürü Cengiz Topal, Efes Konserine destek veren Ramada Plaza İzmir yetkilileri ile çok sayıda davetli katıldı.



Tarihi güzelliğiyle ünlü Efes Antik Kentinin büyülü ışıkları altında Şef Alessandro Cedrone yönetiminde Carl Orff’un “Carmina Burana” adlı eseri ile başlayan konser, birbirinden değerli eserler ile devam etti. Orkestraya soprano Evren Işık, tenor Erdem Erdoğan ve bariton Kevork Tavityan solist olarak eşlik etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Çoksesli Korosuna ayrıca; Mozart Akademi Çocuk Korosu Fatma Cinpir yönetiminde eşlik etti.



Konser sonunda tüm davetliler orkestra üyelerini ayakta alkışladılar.



NİLÜFER ÖZTÜRK SİLAY

İZMİR



Antik kentin büyülü atmosferinde muhteşem konser

Beyaz Saray Basın Odası’na Obama baskını


Beyaz Saray günlük basın brifinginin yapıldığı sırada Basın Odası’na sürpriz bir şekilde gelerek brifingi yarıda kesen ABD Başkanı Barack Obama, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jay Carney’in görevinden ayrılacağını duyurdu.



Kişisel bir açıklama yapacağını belirten Obama, Jay Carney’in 3 yıldan fazla süredir ifa ettiği Beyaz Saray Basın Sözcülüğü görevini bırakacağını söyledi. Washington’daki en iyi arkadaşlarından birisi olduğunu belirterek Carney’i öven Obama, “Onu çok özleyeceğim. Kendisine, bir arkadaş ve danışman olarak güvenmeye devam edeceğim” diye konuştu.



Carney’in görevini Basın Sözcüsü Başyardımcısı Josh Earnest’in alacağını aktaran Obama, “Josh azimli birisi ve Washington dışında bile ondan kibar birisini bulamazsınız” dedi.



Görevini gelecek ayın ortaları gibi bırakacağını açıklayan Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jay Carney ise, Beyaz Saray’dan ayrıldıktan sonra önüne çıkacak seçeneklerin kendisini heyecanlandırdığını belirtirken, hâlihazırda boş olan ABD’nin Moskova Büyükelçiliği koltuğuna oturabileceği söylentilerini reddetti. Carney, “Ailemin beni daha yeni geri kazanmışken bu sonuçtan hoşlanacağını düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.



Beyaz Saray Basın Odası’na Obama baskını

İbrahim Kutluay telefonunu tekmeledi


Ünlü eski milli basketbolcu İbrahim Kutluay Yeşilgiresun Belediyespor , Darüşşafaka Doğuş Türkiye Basketbol 2. ligi play-off yarı final üçüncü maçında sinirlerine hakim olamayarak telefonunu tekmeledi. protokol tribününde maçı takip eden Kutluay maç boyunca oldukça gergin ve sinirli göründü.



Giresun kapalı spor salonunda oynan maçta Darüşşafaka Doğuş takımının menajeri olan İbrahim Kutluay maçı protokol tribününden takip etti. Maç esnasında oldukça gergin görünen Kutluay takımı top ve basket kaybı yapınca sinirini telefonundan çıkardı. Top kaybına sinirlenen Kutluay telefonunu tekmeleyip , oyunculara uyarılarda bulundu. Maç boyunca elinde tesbih ile stres atmaya çalışan Kutluay takımı maçı kazanınca sevinerek salondan ayrıldı.



MAHİR BAKİ



İbrahim Kutluay telefonunu tekmeledi

Motosikletli çocuklar kamyonun altına girdi


Kaza, Kızılcalar Mahallesi 337 Sokak Muradiye Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, H.S.(14) ve M.B. (13) 42 ZE 363 plakalı motosikletle seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı yönden gelen M.A. idaresindeki 42 BEA 70 plakalı kamyonun altına girdi. Kazada 2 çocuk da ağır şekilde yaralandı. Yaralı çocuklara ilk müdahale olay yerine sevk edilen 112 acil sağlık ekipleri tarafından yapıldı. Ambulansla önce Seydişehir Devlet Hastanesine kaldırılan çocuklar daha sonra Konya’ya sevk edildi. Kazada, motosikletin kamyonun arka lastiklerinin altına sıkışması dikkat çekerken, kamyon sürücüsü M.A gözaltına alındı.

Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.



Motosikletli çocuklar kamyonun altına girdi

Türkiye’ye örnek olan proje


Yaşlı insanların tüm ihtiyaçlarını gideren öğrenciler, onlara kitap da okudu.



Kumru Kaymakamlığı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Çok Programlı Lisenin ortaklaşa yürüttüğü “İkiz Fındıklar” projesi, tüm Türkiye’ye örnek oldu. Kumru’nun değişik köy ve mahallelerinde yalnız yaşayan yaşlı kimselerle ilgilenmeyi, onların ihtiyaçlarını gidermeyi ve iki nesil arasında bir köprü oluşturmayı hedefleyen proje kapsamında, Kumru Çok Programlı Lisesi Hasta ve Yaşlı Hizmetleri Alanı öğrencileri, sorumlu öğretmenlerle birlikte ilçedeki yaşlıların evlerine ziyaretler düzenledi.



2014 yılının şubat ayında başlayan ve 4 ay süren projede gönüllü öğrenciler, yaşlıların yalnızlıklarını paylaştı, sıkıntılarını dinledi. Onların hayat hikayelerini ve yaşadıkları zorlukları not alıp kendilerine kitap okuyan gençler, ev temizliklerine el atmayı da ihmal etmedi. Yaptıkları çalışmayla farkındalık oluşturan öğrenciler, hem yaşlıların sevgilerini kazandı hem de mesleki stajlarını yapma imkanı elde etti.



RAİF ÇEVİRME

ORDU



Türkiye’ye örnek olan proje