Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada tutuksuz sanık Yarbay Kemal Alkan hazır bulunurken, duruşmaya diğer sanık emekli Albay Ali Osman Akın katılmadı. Mağdur taraf avukatı Hüseyin Boğatekin, olay yerine giderek topladıkları delilleri sundu.
Barış olacaksa faili meçhullerden hesap sorulması gerektiğini belirten Boğatekin, “Halk önünde bu yasal çerçevede değerlendirmediği sürece helalleşmeyecektir. Faili meçhul davalarda farklı uygulamalar var. Konu bu mahkemede biraz daha geriye düştü. Biz keşif sırasında bazı materyaller bulduk. Bunu dosyaya eklemek için yeni araştırmalar yapmak lazım. Keşif yaptık, aradan 20 yıl geçse de ciddi deliller bulduk. Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) envanterinde bulunan silahların kovanlarına rastladık. Kovanlar üzerinde numaralar var, belli açıları var. Kurşuna dizmeler ele geçirilen delillerle aynı” dedi.
Boğatekin ayrıca, keşifte buldukları materyallerin Adli Tıp Kurumu’nca (ATK) araştırılmasını talep etti. Çelişkili bir yargılama yapıldığını öne süren Boğatekin, “O tarihe ait silahların listesini istedim. Her noktası kayıt altına alınana, zimmetin kaydedildiği askeriyede bir askere verilen silah neden kaydedilmez? TSK’ya bu soruların sorulmadığı sürece yargılama yapmanın manası yoktur” diye konuştu. Boğatekin, TSK’nın davadan haberdar edilmesini talep ettiğini söyledi.
Mağdur avukatlarından Ramazan Demir ise, evrensel insan hakları hukuku gereğince dava prosedürünün Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 77’nci maddesine göre devam ettirilmesini talep ettiklerini kaydetti. Somut delillerin bulunduğunu ileri süren Demir, bu aşamada sanıkların tutuklanmasını ve davanın kendi mahkemesinde devam etmesini istedi.
Öte yandan sanık avukatları, mahkeme heyetinden tutuklanma taleplerinin reddedilmesini talep etti.
İDDİANAME GENELKURMAY BAŞKANLIĞINA GÖNDERİLECEK
Savunmalar sonrasında mahkeme heyeti, TSK’nın davadan haberdar edilmesi talebinin yerinde görülmesi ve iddianamenin bilgi amaçlı olarak Genelkurmay Başkanlığına gönderilmesi, sanıkların yurt dışına çıkış yasakları bulunduğu için tutuklanma taleplerinin reddine, kanlı gömlek, kemik parçaları, kısmen toprak ve kan bulunan kumaş parçalarının incelenmek üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar vererek, çoban Nezir Tekçe’nin babası Halit Tekçe’den alınacak kan örneği ile bez parçalarının incelenerek irtibat bulunup bulunmadığı konusunda rapor tanzim edilmesi için duruşmayı 17 Ekim 2014 gününe erteledi.
GÜLÇİN ÖZDEN
Eskişehir’de görülen ‘Hakkari davası’na devam edildi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder